Vampir Akademisi Savaş

VA 5

Kendimi toparlamaya çalıştım ama hala kendime gelememiştim. Mal mal durup kavga eden çifti izliyordum. Diman beni öptü ve Jason şimdi karşımda onu dövüyor. Kendini toparla Rose. Kendine gel. Kendine gel. Kantincinin yanına koştum. Bir tost söyledim. Kendime gelmem için bu bana yeterdi. Etrafdakılar kavga edenlerin yanında onları ayırmaya çalışıyordular. Daha doğrusu bazıları gaz veriyor bazılarıysa sadece lafta ayırıyordu.

Lisa: napıyosun burada Rose? Deli misin sen?

Bense tostumu almış keyifle yiyordum. Lisaya cevap vermedim. Kendimi toparlıyordum sonuçta kimse beni izinsiz öpemez. Ve kimse benim yüzümden kavga edemez. Kavga etmek gerekirse kendim ederim. Tostu bitirip şu iki artist çocukların yanına geldim. Diman altta Jason üstteydi. Tüm gücümü yani vampir gücümü sonuçta ben de yarı vampirim toplayıp Jasonu kaldırdığım gibi masalardan birine fırlattım. Daha sonra Dimanın yakasından yapıştım.

Rose: sen kimsin de beni her kezin önünde rezil duruma düşürüyorsun?

Bir kafa attım Dimana. Sendeleyip yere yığıldı. Yine atladım üstüne. Elimden geldiği kadar yüzüne vurmaya başladım. Yüzü gözü kan içindeydi.

Rose: bir daha benim 5 metre kadar yakınıma dahi yaklaşırsan seni kendi ellerimle gebertirim.

Son darbeyi indirip kalktım.

Rose: her kez kendi işine baksın!

Bunu öyle bağırarak söyledim  ki Lisa da yanımda korkudan ne yapacağını  bilmedi.

Sinirden elim ayağım titriyordu. Sakinleşmem lazım ama nasıl. Derse girmek istemiyorum. Bu halde ders falan çekemem şimdi. Ya bu okul nasıl bi okul ya kayıt yaptırdığımızdan beri derse girmişliğim yok.

Çantamı alıp dışarı çıktım. Evet benim çantam da var. Siyah bir çanta tek kollu ama uzun.

İçinde kitap defter bu türlü gerekli şeyler ve en önemlisi gümüş kazık var. Öylece yürümeye başladım okul çıkışına doğru.

Lisa: Rose Rose bekle

Lisaya arkadaşından dolayı çok kızgındım. Cevap vermedim ne de beklemedim. Ani bir frenle durdum. Çünki Lisa gündüz vakti birinin görmesi riskiyle vampir hızıyla önüme geçmişti.

Eliyle beni durdurdu.

Lisa: Rose özür dilerim. Onun öyle bişey yapmasını tahmin etmedim. Yani öyle bişey beklemiyordum. Yoksa onun kafasını kendim koparırdım. Zaten öyle de yapıcam.

Rose: boş ver Lisa kendini büyücü belasına bulaştırma. Bu meseleyi ben halletim bir daha tekrarlanırsa yakarım onu. Hadi sen dersine git ben de arabada dinlenicem.

Lisa: ben senin yanında kalıcam bi yere gitmeyi düşünmüyorum

Rose: Lisa git. Şu anda sinirliyim sana patlamayım.

Lisa: tamam tamam ders çıkışında konuşuruz. Ben de şu Dimanın bi ifadesini alayım.

******************************************

Telefonun sesiyle gözlerimi açtım. Arabada uyuya kalmıştım. Ekrana baktım. Bilinmeyen numaraydı. Acaba açıyımmı açmıyımmı diye düşünmeye başladım ve açtım.

Rose: efendim?

Karşı taraftan ses gelmiyordu.

Beklemeye başladım. Ama yine ses yoktu. Telefona baktım belki kapatmıştır diye ama yok hala devam ediyordu arama.