Kendisi yetmezmiş gibi bir de kabusuyla uğraşıyordum. Kimden bahsettiğimi anlamadınız biliyorum. Tabi ki de Dmitriden başkası değildi. Dhampirlerinde insanlar gibi rüya gördüklerini söylemişmiydim ben hayır hatırlamıyorum. Vampirler de rüya görür ama bu genelde yaşadıklarıyla ilgili oluyor. Dhmapirlerin gördükleriyse bazen gerçek hayattan tamamen farklı ola biliyor. Gece gördüğüm kabusta öyleydi işte. Ben ve Jason nikah masasındaydık ve ben evet dediğim an Dmitri çıkıyor Jasonu tüfenkle vuruyor. Niye tüfenk olduğunu ben de bilmiyorum ama saçmalık işte adı üstünde rüya kabuslu rüya.
Rüyadan kan ter içinde uyanır uyanmaz banyoya girdim. Saat daha 7 diydi. Dersler 9 da başlıyordu. Bu o demek oluyor ki daha 2 saatim var. Yeniden uyuyamayacağıma göre spor yapıp kafa dağıtmak en iyisi.
Eşofman takımımı giyip kulaklığımı takıp dışarı çıktım. Hava yağmurlu gibiydi. Ama yağmur yağmıyordu. Nasıl bişey olduğunu ben de bilmiyorum.
Ormana doğru koşmaya başladım. Yine orman yine orman. Bugün salı günüydü. Tarih edebiyat ve kimya dersim vardı. Bir de dövüş sanatları. Dmitrinin yüzünü görecektim. Moralimi yerine getirmek yerine iyice kötü duruma sokuyorum kendimi bunun farkındayım.
Biraz daha koştuktan sonra uçurumun kenarına geldim. Hayır hayır intihar falan etmiyorum. Sadece böyle yükseklikten çevreyi izlemek hoşuma gidiyor.
Gözlerimi kapatıp temiz havayı içime çektim. İnsanı baya rahatlatıyor.
Beynindeki tüm kötülükler intikam hissi falan uçup gidiyor.
Yine kurt kokusu alıyorum. Gözlerimi açıp arkamı döndüm. Kulaklığımı çıkartıp konuşmaya başladım.
Rose: sen nasıl bir belasın? Kurtulamıyorum bir türlü senden. Sabah akşam karşımdasın. Ben seni görmekten bıktım sen karşıma çıkmaktan bıkmadın.
Jason: bak işte Rose mıhnatıs gibi beni kendine çekiyorsun. Senin çekiminden kurtulamıyorum. :)
Rose: aslında bundan kurtulmanın bir yolu var.
Jason: neymiş o
Rose: seni öldürmek. Kesinlikle öldürmek en doğru yol. Eğer seni öldürürsem hem benim için iyi olur hem de dünya büyük bir beladan kurtulmuş olur. Ölümünü nasıl istersin Jason? Mesela bu uçurumdan aşağı ata bilirim seni. Kemiklerin bile bulunmaz.
Ne dersin?
Jason: boş konuştuğunun farkındasın değil mi Rose? :)
Rose: evet. Sonunda kendine benzettin beni. Salak salak cümleler kuruyorum.
Jason: bana benzemek bence dünyanın en güzel şeyi :)
Rose: vay be bu özgüven bu kendinibeğenmişlik nerden acaba?
Jason: bana mı söyledin?
Rose: hayır aptalım ben ağaçlarla konuşacak duruma geldim.
Jason: aptalsın yani :)
Rose: defol iyice sinirlerimi bozdun sabah sabah.
Yanından geçip yürümeye başladım. Yanıma geldiğini hissedince arkamı döndüm.
Rose: yaklaşma bana yakarım seni.
Ellerini yukarı kaldırarak cevap verdi.
Jason: tamam Rose sakin ol.
Rose: sakin falan olmuyorum. Uzak dur. Kilometrelerce uzak hem de.
Yoluma devam etmeye başladım. Akademiye varınca ilk olarak yatakhaneye gittim. Üzerimi değiştirip çantamı aldım. Ayakkabılarımı da ayağıma geçirip çıktım.
![](https://img.wattpad.com/cover/26199813-288-k391361.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampir Akademisi Savaş
Fiksi PenggemarVampir Akademisi filminden uyarlanmıştır.fan hikayesidir İyi Okumalar.