Jason: Rose?
Gözlerimi Dmitriden ayırıp Jasona baktım. Yanımıza gelmeye başladı.
Dmitri: bir bu eksikti.
Rose: efendim?
Jason tam yanımızda durdu.
Dmitri: hiç bir şey. Senin ne işin var burada partide olman gerekmiyor mu?
Dmitri burnundan soluyordu. Gözleri alev alevdi sinirden. Neye sinirlendin sen bay çokbilmiş aylar öncesinde beni reddediyordun şimdi ne oldu.
Jason: Rose'unda şu anda partide benim yanımda olması gerekirdi ama burada neden acaba?
Dmitri: konuşmamız gereken önemli şeyler var o yüzden buraya çağırdım. 5 dakika bizi yalnız burakır mısın?
Jason: hayır. Rose şimdi benimle salona gidecek ve partiye devam edeceğiz.
Dmitri: buna sen karar veremezsin.
Dmitri Jasonun üzerine yürüyünce Jason da ona taraf yürüdü. Tam dipdipeydiler.
Ne yapacaklarını merak ettiğim için bir az daha kenara gidip beklemeye başladım.
Jason: Rose bu gece benimle ve buna ben karar veririm.
Dmitri: Rose çocuk değil tamam mı sen de onun sadece arkadaşısın.
Jason: sen öyle san :)
Sen öyle san mı. O ne demek Jason.
Dmitri: ne demeye çalışıyorsun sen?
Jason: duydun işte.
Böyle olmaz ya kavgayı daha da büyütmemiz lazım.
Rose: evet sahiden Jason ne demek istedin sen?
İkisi de bana baktı. Jason duraksadı.
Dmitri: cevap versene!
Jason: benimle bu tonda konuşamazsın!
Rose: çocuk doğru söylüyor. Ben olsam dalardım :)
Çok eğlenceli ya. Hadi Dmitri bir daha bağır şu kurta :)
Dmitri: istedğim gibi konuşurum ben senden üst düzeydeyim.
Rose: bu da doğru. Dmitri senelerce gardiyanlık yapmış kaç tane strogie öldürmüş bir birey sense basit bir öğrencisin hakkını yemiyelim şimdi :)
Yine ikisi de bana baktı ama sonra bir birlerine ölümcül bakışlar atmaya devam ettiler.
Jason: ama bu bana bağıracağın anlamına gelmez. Akademide yaşayan her kezin özgürlük hakkı var.
Rose: gerçekten de öyle. Her kez özgür burada. Haklısın Jason. Arkandayım :)
Bu sefer ikisi de bir birlerine bakmayı kesip bana baktılar. Beni öldürecek gibi bakmaları bende bir korku hissi oluşturdu.
Rose: neyse ya ben partiye döneyim en iyisi siz devam edin. Rahat olun kimse yok ortalıklarda :)
Topuklu ayakkabılarımla yavaş adımlar atarak partiye geri döndüm.
Slow müzik çalıyordu.
İçki bardaklarından birini alıp içmeye başladım.
Max: Rose?
Hah bi sen eksiktin.
Rose: aa Max. Yaşıyorsun demek. Hiç sevinmedim :)
Max: evet. Vampirlerin öldüğü nerde görülmüş :)

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampir Akademisi Savaş
FanfictionVampir Akademisi filminden uyarlanmıştır.fan hikayesidir İyi Okumalar.