Ters dönmüş arabaya yaklaşmak Fikret için tam bir kabustu aklından geçen senaryoların olmaması için o kısacık zamanda edebileceği bütün duaları mırıldandı, gözlerini kötü bir şey görmekten kaçan insanlar gibi kıstı, arabaya yaklaştı tam önünde durdu Öykü'nün başı yana düşmüştü, kemer ve air bang onu korumuş gibi duruyordu, kafasından ince bir kan sızıyordu telaşla bağırmaya başladı
"lütfen yardım edin o hamile lütfen yardım edin"
Arabasına binen taksici ve çevreden gelen birkaç kişi zorlanarakta olsa onu arabadan çıkarmış asfaltın üzerine uzatmışlardı şimdi yerde boylu boyunca yatıyordu, Fikret korku endişe, üzüntüyü yine aynı anda yaşıyordu yine krizi gelecekti biliyordu çaresizce yanına oturdu
"öldü mü o öldü mü?"
kendi sesinden başka bir şey duymuyor, görmüyordu, bulanık gözleri yerde belli belirsiz uzanan öykü ve nefes alamıyordu, panikle boğazını tuttu
"nefes alamıyorum nefes alamıyorum"
Birkaç kişi onun başına geldi içlerinden biri bir şişe su uzattı
"iç bunu"
uzattığı suyu güçlükle dudaklarına götürdü birkaç yudum aldı, Aynı ses şimdi
"derin derin nefes al, sakin ol bak ikimiz beraber yapabiliriz bunu"
Fikret onunla beraber nefes alamaya başladı "bravo şimdi bir kere daha nefes alıyoruz"
Nefesi düzene girdiğinde ambulansın sireni duyuldu o anda nerede olduğunu hatırladı kafasını Öykü'ye çevirdi Öykü kendine geliyor gibiydi gözlerini araladı telaşla etrafına bakındı
"bebeğim bebeğim" o an karnına bir sancı saplandı, acıyla inledi Gözleri Fikret'i bulduğunda "bebeğim iyi mi Fikret bebeğim iyi mi?"
İyi diyebildi.Sağlık görevlilerine yer açabilmek için ayaklandı ama Öykü telaşla ellerine yapıştı "beni yalnız bırakma"
Güç vermek için Fikret'te Öykü'nün elini sıktı
"bak bana gözlerime bak iyi olacaksınız tamam mı sende bebekte iyi olacaksınız"
"gitme beni bırakma"
"buradayım bir yere gitmiyorum"
O arada bir polis Öykü'nün çantasını ona uzattı
"yakınınız değil mi?"
"evet arkadaşıyım"
"arayanlar oldu isterseniz bir bakın"
Çantayı aldı ama o an Öykü'nün dudaklarından bir inleme sesi daha duyuldu.
Sağlık personelinden biri yanına geldi
"sizde mi arabadaydınız?"
"hayır"
"hasta neyiniz oluyor"
Fikret anlamsızca kadının yüzüne baktı hasta neyi oluyordu sahi eskiden olsa arkadaşım kardeşim sırdaşım derdi şimdi ne diyebilirdi ki
"eski bir arkadaş" diye bildi
"peki hastanın herhangi bir rahatsızlığı var mı"
"kanser" diyebildi güçlükle kadın inanmaz gözlerle Fikret'e baktı Öykü'yü hemen sedyeye aldılar ve tekerleklerini kaldırıp ambulansa doğru götürürken Öykü'nün acı feryadı tekrar duyuldu
"lütfen Fikret sende benimle gel korkuyorum ne olursun Fikret ne olursun"
Fikret derin bir nefes aldı ve koşar adım Öykü'nün ardından ambulansa bindi, Öykü yeniden Fikret'in elini tuttu telaşla
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çirkin Ördek Yavrusu
Ficção GeralBen Fikret Zeynep Doğan adımı hayatını kaybetmiş iki küçük çocuktan aldım, bir adama aşık oldum, tamda kitaplarda, filmlerdeki gibi büyük aşklardan ama onu geçmişin laneti ve ön yargılar yüzünden kaybettim, yıllar sonra tekrar karşılaştığımızda ihan...