Yavaş yavaş aralanan gözlerimle ilk olarak beni kontrol eden bir doktoru daha sonra ise sırayla annem, babam ve sevgilimle birlikte merakla bana bakan kardeşlerimi gördüm. Yattığım yerden ağır hareketlerde doğrulup klişe o sözü kullandım, "Neredeyim ben?" Annem elimi sıkıca tutup, "Korkma tatlım her şey yoluna girecek şuan da hastanedeyiz.." dedi.
Ağlamaktan gözleri şişmiş ve etrafı kırmızıya bürünmüş olan Thomas hızla diğer yanıma oturup canımın yanmamasına özen göstererek sarıldı. Bir yandan ona sarılırken öte yandan da babam ve arkadaşlarıma "İyiyim.." dercesine bir tebessüm yolladım.
Babam hafifçe öksürerek, "Müdüre Maria'nın bizim kızımız olduğundan haberi varmış ve bunu öğrendiğimizi nasıl olduysa öğrenmiş. Geçen gün de annen sana gerçeği anlatınca deliye dönmüş. Asıl amacı seni kullanarak Loris'in başına geçmekmiş meğer. Eğer biraz daha geç kalsaydık belki de seni.." Annem hızla araya girerek, "Neyse şimdilik sadece Hera'nın sağlığına odaklanalım ve o yakıp yıkılan yerlerin tamiri ile ilgilenelim.. Daha sonra konuşuruz bunları." dedi.
*2 gün sonra..*
Sonunda hastaneden çıkabilmiştim ancak annem ve babamın yoğun ısrarı üzerine yurda değil de Saray'a gitmiştik. Sanırım artık bu duruma alışmam lazımdı. Ben Kral ve Kraliçe'nin tek çocuğu, Loris'in de prensesiydim..Annem ve babam az sonra geri dönmek üzere yanımızdan ayrılırken nihayet bizimkilerle yalnız kalmıştım. Aniden Chris'in özel gücünün de çıktığı aklıma gelince hafifçe güldüm ve "Ee Chris ölmemiz mi gerekiyordu gücünü çıkartman için?" diyerek dalga geçtim. Chris'de aynı şekilde gülerek, "Olur mu hiç öyle şey Majesteleri Yenge Hera Hanım?" dedi. Edward hırsla, "Çalma lan o benim lafım!" dedi ve Chris'in koluna hafifçe vurdu. Chris ise aynı şekilde karşılık verdi. Luna ile Jennifer da gülerek onları izliyordu.
Jane, "Ah geçin tabi dalganızı şimdi.. Ödüm koptu benim be o an." diye sitem etti. Daniel sevgilisine sıkıca sarılıp, "Olan oldu, artık yapacağımız tek şey asıl düşmanı ortadan kaldırmak ve rahat bir nefes almak.." dedi ve saçları arasına bir öpücük kondurdu. Thomas hâlâ daha üzgün bir şekilde öylece yere bakıyordu. Başımı omzuna koyup, "Lütfen artık üzülme, ben iyiyim.. Biz iyiyiz.." dedim ve yavaşça elini tuttum. Sıkıca sarılıp sadece kokumu içine çekti ve hiç bir şey demedi.
Luna hızlıca ellerini çırparak, "Chris'in de gücü ortaya çıktı hadi o zaman tekrar hep birlikte o sembolü ortaya çıkartalım.." diye bir fikir sundu. Onaylarak el ele verip güçlerimize seslendik. Teker teker ortaya çıkan ışık huzmeleri tam ortamızda birleşerek bir kılıç oluşturdu ve tam tepesinde de bir yıldız parladı. İşte başarmıştık!
O esnada kapı sesi duyuldu ve bir asker içeri girerek, "Prenses Hera yarın taç takma töreni olucak ve halka duyurulacaksınız. Bilginize.." dedi ve selam vererek odadan çıktı. Taç takma töreni mi!?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LORİS'İN KURTARICILARI | TAMAMLANDI
Fantasi"Onların kaderleri aslında başından beri ortak yazılmıştı.." "Geçmişten gelen aşkın nefrete, nefretin ise intikama dönmesine sebep olan bir takım olaylar sebebiyle oluşan savaş hem Loris'i, hem de Loris'lileri diken üstünde tutuyordu. Birbirinden öz...