Aşk kisvesi altında ne şekillere girdik
Bazen bizi seveni bazen nefret edeni sevdik
Kaybettik yolumuzu zakkum dikenine serpildik
Geldiğimiz nere bu gidiş nereye
Nankörlük ettik iyilik nedir bilmeden
Gül yetiştirdik çölde bir fidan dermeden
Sevmek nedir bilmezken taşı bile sevmeden
Sahi nedir halimiz bu gidiş nereye
Zina ettik tutku dedik
Aşk diyerek türlü haltlar yedik
Namahrem nedir haram nedir bilmedik
Yol cizdik yolcu olduk bu gidiş nereye
Türlü cirkef meşru oldu bu çağda
Nefis dediler kılıf uydurdular aşka
Ne olur olmasa göz gözü görmez
Ateşe koşuşturma bu gidiş nereye
Gün geçmeden yeni aşklar modası
Eskisinin adı geçmez alır yerini yenisi
Kalb kalb değil yol geçen hanı
Ölümlü dünyada bu gidiş nereye
Sadık olmak en büyük salaklık
Ihanet eden mağrur gerçekten sevmek yanlışlık
Kim terk ederse kazanan o
Göğsüne kadar çamura bu gidiş nereye
Söz söylemek erkek işi zor mu zor
Kalpleri aşk dolu kor mu kor
Gün geçmedi aman yenisini bul
Hayvandan aşağı bu gidiş nereye