Taşlar da ezilesin gönül kuruyasın yaprak gibi
Gurbette kalasin gönül ezilesin toprak gibi
Yarden uzak kalasin yanasin tutuşasin
Olmaz aşık olasında çöle düşesin mecnun gibi
Kelp olasın gönül yarin kapısında eskiyesin
Toz olasın gönül ayaklar altında çürüyesin
El olasın gönül kendi öp öz vatanına
Taş olasın gönül yarin mezar başında
Yanasın gönül onulmadık aşk ile
Mecz olasın gönül bulunmadık meşk ile
Lal olasın gönül anmasin seni en seven bile
Kör olasın gönül kör olasın
Leyla bekleyesinde elini boş bulasın
Devre el olasın hemhal olmayasin halk ile
Her karışmak istediğinde kovulasin yar yurdundan yine yine
Ah kıymet bilmez ah dangalak aşka layık varken senin aşkın kime
Aşkından kül olasın gönül
Mutluluğa kucak acasinda hüsran bulasın gönül
