BTS REACTIONS

30

Bence bu bölüme bayılacaksınız
çoksel oldu 🌸
23+K teşekkür ederim

Jeon Jungkook;

Kitapları çok seviyorum kitap kokusunu çok seviyorum yazarları çok seviyorum kitap ile alakalı her şeyi çok seviyorum şu ana kadar binlerce kitap okumuşumdur ben küçükken babam okulda harcamam için para verdiğinde hemen gider kitap alırdım o paraya yanlış anlaşılmasın babamdan istesem de alırdı ama ben bütün paramı kitaba yatırırdım (benim babasmda kalem koleksiyonu var hangi yıldan arasan var bana miras bırakacak :d liseye geçtiğim zaman hepsii benim olacak yani seneye konudan saptım sorry)
Kitapları çok seviyorum kitabın içinedeki her şeyi her satırını ve her türden kitap sevdiğim de doğrudur her yaştan okuyabilirim şu anki yaşım nasıl 19 olsa bile babam benimle gurur duyuyor çünkü ciddi anlamda bilgim üst seviyede katıldığım bi bilgi programında en yüksek ödül 1 Milyon'du ve bende katılıp o 1 Milyon'u aldım yaklaşık 200 binini kitaplara harcadım kalanını ailem'e verdim sonuçta ben onlara göre daha küçüktüm ve bu kadar büyük bi parayla ne yapabilirdim ki telefonum bilgisayarım tabletim hep yazarların söyledikleri sözler ile doluydu "Notlar" uygulamasında ise yazarların en sevdiğim sözlerini yazardım her hafta galerim ise kitap ile alakalı screen shot (ss)ler ile doluydu bütün ise kütüphaneye gidecektim ve iki tane kitap alacaktım birinin adı (kitap ismi sözler benim uydurmacamdır bu adda Kitaplar var mı bilmiyorum) "Gül bahçesi" bu kitap ile alakalı şu sözü duymuştum kardeşi ölen bir kız yazar ve bunu kelimelere dökmek istemiş kardeşine ise sözü "mezardan en güzel çiçekler koparılır" yani dünyadan kardeşi koparılmış anlamı katmıştır diğer kitap ise "antikacı" bu kitaptan ise internetten duyduğum ve beğendim sözü "çiçeği soluncaya kadar seni ölünceye kadar seveceğim" bu iki kitabı almak için (yani alıp evine getirecek 1 hafta süresi var geri kütüphaneye götürecek"

"Annem ben çıktım"

"Tamam kızım çok geç kalma dikkatli ol yoldan geçerken Işık'lara dikkat et arabalara da bak bazı dengesizler uygunsuz zamanda geçiyorlar telefonuna dikkat et bak biri elinden kapar gider"

Annemin sözünü keserek

"Anne her dışarı çıktığımda aynı şeyleri söyleme ben çocuk değilim ve dikkatli olurum öptüm"

Annem hep böyleydi ne zaman dışarı çıkacak olsam bunları ve daha fazlasını söylerdi nasıl aklında tutuyor İnan'ın bende bilmiyorum bu da benim annemin tecrübesi herhalde kütüphaneye gidecek otobüse binip uygun olan yere oturdum ve elimde olan telefonumu cebime koyup fermuarını çektim galiba annemden fazla etkileniyorum kim telefonumu almak ister diye herkesin yüzünü inceliyordum saçmalamayı bırakıp önüme döndüm ve dışarıyı seyretmeye başladım

"Pardon yanınız boşsa oturabilir miyim"

"Tabi ki buyurun"

"Teşekkürler sizli bizli konuşmaya gerek yok"

Tavşan dişlerini çıkartıp konuşmuştu

"Pardon ? Önceden tanışıyor muyduk"

"Hayır tanışmıyoruz"

"E o zaman sizli konuşacağım tabi ki arkadaşım mısın abim misin sevgilim mi?"

"Ah pekala ama arkadaşın olabilirim"

"İstemez sağol"

Galiba çattık her dengesiz de beni mi bulur ya gidin başka birine aslında çocuk tatlış biri gibiydi siyah saçları güzel burnu burnu benden bile güzeldi yani pembeli dudakları ve tavşan dişleri olan boyu 1.78,79 olan biriydi inme vaktim gelince hemen çoçuğun önünden geçip kendimi dışarı attım zaten zayıftım bu yüzden çoçuğun önünde rahatlıkla geçmiştim kütüphaneye adımladım ve içeri girdim burası kocaman bi kütüphaneydi Seul (seoul) 🥰 başkent kütüphanesi sonuçta hemen bilgisayardan kitapların adlarını yazdım ve hangi numaralarda olduklarını öğrenip oraya doğru adımladım hayret ki ikisi de karşı karşıyaydı geldiğimi tekrar tekrar teyit edip anladıktan sonra kitabın ismini arıyordum elimi kitaplarda gezdirmeye başladım ve hah! Bulmuştum hemen elime aldım ve kitabı elime aldığım anda o çocuğu gördüm otobüsteki dengesiz çocuğu ! O da bana bakıyordu bende utanıp hemen arkamı dönüp diğer kitabımı bulmaya karşıya geçtim ve ikinci deneyişimde kitabı buldum ve onuda elime aldım ve yine o çocuk vardı bende amacın ne diye sessizce sordum o ise arkadaş olmak istediğini söyledi bende sinirlenip arkamı döndüm ve kitapları almak için gereken işlemlerin yapıldığı yere doğru gitmeye başladım ama bulunduğum yerden uzaktı bende daha hızlı yürümeye başladım ta ki biri kolumu tutana kadar ki yine o dengesiz

"Ya lütfen 5 dakika gel sadece arkadaş olmak istiyorum lütfen benim hiç arkadaşım yok çünkü çok kitap okuyorum ve başka zamanım olmuyor"

"Tamam o zaman şuraya gidip kahve içip konuşalım"

Bilemiyorum ama çocuk çok tatlı gelmişti tanışmaktan zarar gelmezdi herhalde üst kata çıkıp kahve sipariş ettik burası kütüphaneydi ve bizim daha iyi bir eğitim görmemiz için yiyecek ve içecekler öğrencilere serbestti ki bizde öğrenciydik
Çocuk yine konuşmaya başlamıştı

"O zaman baştan alalım merhaba ben Jeon Jungkook yakınlarım bana kookie der sende diyebilirsin 20 yaşındayım ve kitap okumayı her şeyden çok severim"

"Merhaba bende Min Soo 19 yaşındayım ve kitap konusunda sana katılıyorum"

Sohbet ilerlemişti ve biz cidden çok yakın olmuştuk konu konuyu açıyordu ve en son kütüphanenin kapanmasına 10 dakika kaldığını öğrendiğimizde elimizdeki kitapların hemen çıkış işlemlerini halletirsin ve dışarı çıktık jeon konuşmaya başladı

"Gel seni evine bırakayım o zaman"

"Senin araban mı var ki?"

"Aslında evet ama arabam Yanımda değil o yüzden seni otobüsle evine bırakacağım"

"Haha şapşik ya araban varsa neden otobüse biniyorsun"

"Seni görmek için"

Hayırlı sahurlar 💚