⭐
Koklamaya bile cesaret edemediğim çiçeklerimi öldüreli yıllar olmuştu.
Zaman bir su gibi akıp giderken hayatımda birçok şey değişmişti. Yapmam dediğim ne varsa yapmış, vazgeçmem dediğim neyim varsa vazgeçmiştim. Zaman ilerledikçe ve başka seçeneğim kalmadığını anladıkça vazgeçmekten de vazgeçmiş, derin bir boşluğa kendimi bırakmıştım.
Her şeyden geçip de vazgeçemediğim tek şey vardı: Koşarak kaçtığım adama, yine koşarak sığınıyor olmam.
Bu, bir çocuğun annesinden azar yedikten sonra bile annesine sığınması gibi bir şeydi; beni mahvetmesine izin verdiğim adamın kollarına atlamaktan vazgeçemiyordum.
Arabayı yolun kenarına yanaştırarak park ettim. Karanlık ormanın korkunç gölgeleri üzerime dökülürken çantamdan telefonu çıkararak kontağı kapattım. Whatsappa girip gruptan gelen mesajlara tıkladım.
Ada
Neredesin aslan parçası?
Esin
Neden her şeyi bok edecekmişiz gibi hissediyorum? Hayır yani sonra olan bize olacak.
Ada
Öykü Atahan bunun üstesinden gelebilecek kadar yetenekli bir kız.
Umarım yani.
Öykü?
Umarım öylesindir kanka?
Esin
Kuzey ve Kutay evden çıkalı yarım saat oldu. Sitenin güvenliği dışında bahçede dört tane daha herif dolaşıyor.
Ada
Hayır anlamadım yani neyiz biz? Başbakanın kızı felan mı? Ne bu üst seviye güvenlik saçmalığı?
Üfff
Sizde sıkılmadınız mı bu durumdan?
Esin
Tek derdimiz bundan sıkılmak olsa keşke.
Üff ben çatlayacağım meraktan. Keşke bizimde gelebilme şansımız olsaydı.
Ada
Tıktılar bizi buraya
Çıldıracağım ya!
Mesajları hızlı bir şekilde okuduktan sonra parmaklarımı ekranda gezdirdim.
Geldim ben, birazdan içeri gireceğim.
Mesajı gönderdikten sonra Berkay'dan çaldığım siyah kapşonlunun şapkasını kafama geçirdim. Hızlıca arabadan inip arkamdan kapıyı kapatırken gözlerim yeminli bir ifadeyle etrafımı süzdü. Görünürde kimse yoktu, zaten böylesine tenha bir yerde de kimsenin olacağını sanmıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MASUM
Teen FictionDeniz gökyüzünün bir yansıması, deniz gökyüzünün hiç ulaşamayacağı aşkıydı. Ve patlayan nefret, kan kırmızı kanatlarda şekillenmişti. Kanatlar, büyük bir acıyı taşıyordu kıyıya, aynı zamanda muhtaçlığı. Biz birbimize muhtaçtık. Elleri ellerime, göz...