62.GİTMEME İZİN VERME

469 16 8
                                    

Şuan,tam şuan hayat dursa ve biz sonsuza kadar böyle birbirimize bakarak kalsak.Onun gözlerinin içinde kaybolmak istiyorum,sonsuza dek...Sonra ona gülümseyerek:bana biraz daha böyle bakarsan bana nazar deyireceksin ve aşık olacaksın dedim.O da bu sözümü duyunca gülümsedi ve:merak etme sana nazar deymez,ayrıca ben iradeli biriyim sana aşık olacağımı sanmıyorum dedi.Bana yine gülümsemişti,bu beni öyle mutlu etti ki,birden gülümseyerek ve zıplayarak ordan oraya gittim.Yerimde duramıyordum,ellerimi açtım dönmeye başladım,saçlarım üçuş uçuş oluyordu.Ma Roo ise arabasına yaslanmış beni izliyordu.Bana:biraz daha dönersen aşağı düşeceksin,sakın seni kurtarmamı falan bekleme dedi.Bende tam önünde durup:hiç böyle birşey beklemiyorum,aksine beni aşağı bile yitersin sen dedim.O da yine gülümseyerek:beni iyi izleyip,tanımışsın dedi.Bende ona cevap olarak gülümsedim.Bende yanına,arabaya yaslanıp gökyüzünü seyrettim.Sonra içimi birden hüzün sardı,çünkü birazdan eski haline dönecek diye korkuyordum.Ona:keşke hep böyle kalsan,içtenlikle gülmüyorsun ama en azından tebessüm ediyor ve bana iyi davranıyorsun dedim.O da bana dönerek:böyle davranmayı bırak artık,bizim aramızda birşey olamaz.Bunu yapamam anla lütfen,bir kişiye daha benim yüzümden birşey olmasını istemiyorum dedi.Bende:seni anlıyorum,ama başka kimseye birşey olmayacak,ben bir kerede olsa seninle mutlu olmak istiyorum,hem bana birşey olacaksa bile değer,kısa süre de olsa sana değer dedim.Bu sözümle yine onu kızdırmayı başarmıştım,ama ben onun kızacağını nereden bilebilirdim.Bana:anla artık benimle mutlu olamazsın,benimle bir tek sen değil kimse mutlu olamaz ve bir sinirle hadi gidiyoruz dedi,arabaya yöneldi.Onun arkasından öylece sarılmak ve burakmamak istedim,ama bu sinirle beni bir çırpıda aşağı fırlatırdı,hiç birşey yapamadan arabaya bindi.

Mecburen bende binmek zorunda kalmıştım,bu son şansımdı ama yine başaramamıştım.Artık buna bir son vermeliydim,olmuyorsa olmuyor yapacak birşey yok.Ona göz yaşlarıma engel olamayarak:sen kazandın,gerçekten de söylediğin gibi iradeliymişsin,ne yaptıysam söylediğin sözden dönmedin.Bravo,ben olsam şimdiye pes etmiştim dedim.O ise yine suskunluğunu korudu...Yol boyunca kendisine göstermemeye çalışarak ağladım.Tükenmiştim artık,bir adım daha atacak halim kalmamıştı.Belki onsuz olmak da benim kaderimdir diye düşünerekten göz yaşlarıma engel olmaya çalıştım,ama ne mümkün.Artık ayrılık vaktiydi,çünkü yurda gelmiştik.Biraz öylece arabanın içinde oturduktan sonra zorla tebessüm ederek:hiç normal bir şekilde tanışma fırsatımız olmadı,bari vedamız normal insanlar gibi olsun dedim.Ve elimi uzatarak:seninle tanıştığıma memnun oldum,pek iyi günlerimiz oldu diyemem ama yinede seni tanımak güzeldi dedim.Elim bir süre öylece havada kaldı,hiç birşey demeden bana baktı.Bende:hadi ama en azından bunu yapamaz mısın??son bir vedayı hak etmeyecek kadar değersiz miyim?dedim.Öyle deyince elini uzattı ve elimi sıkarak:seninle de tanışmak güzeldi,kısa süreliğine de olsa hayatımı renklendirdiğin için teşekkür ederim dedi.Ben gülüyordum ama göz yaşlarım akmaya devam ediyordu,elimi çektim ve kapıyı açmak için kapı kolunu tuttum.Sonra geri ona dönerek:Kang Ma Roo,mutlu ol lütfen,mıtlu ol ki bende senin mutluluğunla iyi olayım dedim ve arabadan indim.

O da öylece arabasını sürdü ve gitti.Kalbim öyle acıyor ki,ondan ayrılmak istemiyorum.Onu görmezsem ben yaşayamam.Ağlayarak parkurların oraya gittim,saatlerce oraya bakarak ağladım.Keşke burayı hiç görmeseydim,onu da tanımazdım.Onun son dalını kırdıkları gibi oda benim son dalımı kırdımıştı.Herşey burada başladı diye;buraya lanet okuyarak elime taş falan ne geçtiyse fırlattım.Sinirimi oradan çıkarmaya çalıştım,ama oraya taş fırşattıkça sinirlerim daha çok arttı.Yağmur yağmaya başlamıştı,ona rağmen orada öylece yere oturup,parkurlara bakıp ve hıçkıra hıçkıra ağlıyordum.Kendime engel olamıyordum.Kalbim parçalanıyordu,acısına dayanamıyordum.Sonra arkamdan bir ses:ASLI dedi.Hemen arkama döndüm baktım.Bana:burada böyle ölmek mi istiyorsun,sana birşey olursa ben ne yaparım dedi.Bu oydu,Ma Roo,kalktığım gibi koşup ona sarıldım.Tekrar bırakacak diye sımsıkı sarıldım.Hiç bir zaman alamayacağım sandığım kokusunu içime çektim.Sonun da başarmıştım,sonun da onu kazanmıştım.Artık beni sevdiğini kabul etmişti,beni seviyordu...Şimdi ise mutluluktan akıyordu göz yaşlarım,göz yaşlarımı elleri ile sildi alnımı öptü ve alnını alnıma dayayıp,göz göze baktık...Bana:seni bırakamam,bunu yapamam,ne olursa olsun senden ayrılamam dedi ve tekrar sımsıkı sarıldı...

(GözIerine bakınca yaşadığımı anIıyorum o anda, eIIerini tutunca bedenimi sarar aşkının sıcakIığı anında, sensiz hayat boş bir sokak hayatımın baharında, sakin bırakma eIIerimi oIamam sensiz asIa sevgiIim!...)(kareeana ;))

GİTMEME İZİN VERMEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin