74.GİTMEME İZİN VERME

604 19 0
                                    

Nedense gideceğimiz gün bir türlü gelmedi,zaman o kadar yavaş akıyordu ki...Herşeyin son bulduğuna o kadar seviniyordum ki artık bitmişti,Kwang Ho ile evin içinde eylenip duruyorduk.Sonra birbirimizi tanımak için sorular sorduk,ben ona tüm hayatımın özetini anlattım.Ona annesi nasıl onu kurtarırken öldüğünü sordum.İlk geçiştirdi söyleyemem dedi,sonra ne olduysa geri anlatmaya karar verdi.Annem babamı çok seviyordu.Ama babam neredeyse hiç gelmiyordu,dışarıya istediğimiz gibi çıkamıyorduk.Kendimi bildim bileli bu adamlar dışarı çıkarken bize eşlik ediyordu.Evimizdede duruyorlardı,ama annem ben rahatsız oluyorum diye istemedi onları.Benim annem,babam,arkadaşım hatta gözlerim oldu.Herşeyi bana o öğretti,yanında hiç ayırmadı beni.Babamın yüzünden kimseye güvenemedik,yanlız yaşamak zorun da kaldık.Babamı hiç ama hiç sevmedim,o benimle hiç ilgilenmedi,gözlerim görmüyor diye benden hep nefret etti.Eğer gözlerim görseydi,beni çok büyük bir dövüşçü yapacakmış dedi.O öyle deyince senin baban kim diye sordum.O da bilmene gerek yok,bilinecek kadar değerli biri değil dedi ve devam etti...Birgün annem ve ben okuldan geliyorduk,evimize birileri girmiş.Beni dışarıda bırakıp kendisi içeriye bakmaya gitti.Bekledim bekledim ama gelmedi,bende geri içeri girmeye karar verdim.Girdiğimde anneme seslendim ama ses gelmedi,sonra odadan ses geldi.O daya gittiğimde ona dokunma,o görmüyor,o daha küçük diye annemin sesi geldi.Sonra birin bana doğru geldiğini hissettim,annemin sesini son kez:Kwang Ho kaç diye bağırıca duydum,öyle derdemez birden cam sesi geldi.Sonrasını bende bilmiyorum,anneme ne kadar seslensemde bir daha sesini duymadım.Polisler geldi,bana neler olduğunu sordu.Ama ben hiçbirşey bilmiyordum.Sonra annemin öldüğünü öğrendim,babam beni bir eve koydu.Hiç kimsenin olmadığı bir yere,tüm alabileceğim eğitimleri aldım,ama hep yanlızdım.Sonra amaliyat olmayı hiç düşünmedim,istemedimde...Onu duyunca gerçekten üzüldüm,ben kendi hayatıma kötü derken benden daha kötüleri olduğunu gördüm.Babasının ise Bon Hwa olduğunu öğrendim,adam tam kendine yakışanı yapmış,ondan da ne beklenirdi ki zaten...Neyseki ben sapa sağlam Ma Roo'ya kavuşa biliyorum....

Sonra birden eğer Ma Roo ile evlenirsem,çocuğumuz olursa Ma Roo da bu adam gibi olurmu diye düşünmeden edemedim.Sonra kendi kendime kızıp,Ma Roo asla böyle birşey yapmaz diye düşündüm.Ma Roo'yu sanki senelerdir görmüyorum gibi geliyor.Sonun da o gün gelmişti gideceğim gün o kadar mutluydum ki,eşyalarımızı heyecanla hazırladım.Herşeyi hazırlayıp yola koyulduk,uçağa binerken heyecandan elim ayağım titriyordu.KORE'ye akşam saatlerinde varacatık.Ben uçağa binmeden Taylor'a haber verdim:Ma Roo'ya süpriz yapacağımı,ben kendisine mesaj atınca o birşeyi bahane edip Ma Roo'yu dışarı çıkaracaktı.Beni birden bire karşısında görünce ne yapacak acaba diye düşünmeden edemedim.Artık ayrılmak yoktu,sonsuza kadar beraber olacaktık,hemde birilerinden korkmadan.Uçakta yine hiç uyumadım,ama Kwang Ho'nun sanki canı sıkılıyor gibi hali vardı.Ona:neden böylesin,KORE'ye döndüğün için mutlu değil misin diye sordum.O da:tabi mutlu değilim ama senin adına seviniyorum dedi.Bende:bunun için mi üzülüyorsun,yine geliriz merak etme hem bu defa Ma Roo'da gelir.Senin gözlerinde açılmış olur dedim.O da gülümseyerek:gelir miyiz gerçekten,Ma Roo seni benden kıskanmasın sonra dedi.Bende:o öyle bir insan değil,kıskanmaz merak etme hem benim birsürü arkadaşım var,seni de tanıştırırım dedim.O da:iyi sevindim o zaman,arkadaşa ihtiyacım var doğrusu,artık hayatımı yanlız geçirmek istemiyorum dedi.Sonra bana:aslın da buradan ayrılıyorum diye değilde,içimde anlayamadığım birşey var dedi.Bende:ne gibi,dedim.Kwang Ho'da:bilmiyorum,bir korku var bir türlü anlayamadım dedi.Bende:rahat ol herşey yolunda,bundan sonra da daha çok yolun da olacak dedim.O da zorla da olsa gülümsemeye çalıştı,içindeki huzursuzluk beni de rahatsız etmedi değil doğrusu.Ama ben sadece Ma Roo'yu düşünmek istiyordum,sadece onu.

Artık uçağımız Kore'ye inmişti,heycandan ölmek üzereydim.KORE'ye ilk geldiğim günü hatırladım,tıpkı o günkü kadar heycanlıydım.Beni almaya Bay Dae'nin geleceğini düşünmüştüm.Ama etrafta Bay Dae'yi göremedim,valizlerimizi aldık,ben taksiyle gitmeye karark verdim.Adamlar Kwang Ho'nun valizlerini arabalarına koydu,benimkilerini de taksiye koydular.Artık ayrılma vaktiydi,ondan ayrılacağım için üzülüyordum.Veda zamanıydı,Kwang Ho'ya:artık gitme vakti,iyi haberlerini bekleyeceğim;bak gözlerin açılınca beni görmeye geleceksin dedim.O da:merak etme ilk seni görmeye geleceğim,hem bakarsın amaliyata girerken sana ihtiyacım olur dedi.Bende:tabiki neden olmasın,herzaman gelirim dedim.O da:seni biz bıraksaydık keşke,yalnız gitmeseydin dedi.Bende:birşey olmaz,hem burada binip evin önünde ineceğim beni merak etme dedim.O da:pekala,artık seni tutmayayım,Ma Roo'ya kavuş sen dedi.Bende:o kadar beklemişim,bu kadar beklesem ne olacak dedim.O da: neyse,görüşürüz,bende sizin iyi haberlerinizi duymak istiyorum.Kendine dikkat et,düyün davetiyenizi bekliyorum dedi.Bende:bende senin iyi haberlerini bekliyorum,sende kendine dikkat et,ölmek istemek yok dedim.Davetiye konusuna gelince mutlaka göndereceğim,hatta gidince Ma Roo'ya evlenme konusun da baskı yapacağım dedim.O da:peki yap dedi,sonra ben dönmüş arkamı giderken beni çağırdı.Ne olduğunu anlamadım bana:sağ sağlim eve git,Ma Roo'ya verdiğin sözünü tut dedi.Bende:tamam,merak etme sen dedim.İçindeki huzursuzluk halen devam ediyordu.Ben taksiye binip evin yolunu tuttum,eve yaklaşınca Taylor'a mesaj attım geldim diye.Ben arabadan indim valizlerimi alıp biraz ilerledim,Ma Roo halen görünmüyordu.Sonra karşıdan apartmandan çıktığını gördüm,onu görünce dünyalar benim oldu.Valizlerimi yere bırakıp olduğum yerden:KANG Ma Roo,Ma Roo diye bağırdım.O da dönüp bana baktı ve yüzünde tebessümmü gördüm.Onu çok özlemiştim hemen valizimi alıp ona doğru ilerlemeye başladım,o da bana doğru geliyordu....(Sen hayata ne verirsen hayat sana senin verdiğini geri verir. Ben hayata ne verdim bilmiyorum ama hayat bana ummadığım kadar değerli olan SENİ verdi. )

GİTMEME İZİN VERMEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin