41.GİTMEME İZİN VERME

638 20 0
                                    

Peki ya o benim göremediklerim.Herşey kaderimin bir parçası mı?...Yemekten sonra yurda geri döndük,günlerim düşünmekle geçti.Tabi Dong Joo'ya o günkü sözlerini sordum sebebini söylemedi.Gözünün önündeki perdeyi kaldır,kendine engel oluyorsun dedi.Belki o gözünün önündeki perdenin kalkması başka bir insanın hayatının kurtulması olabilir dedi.Sanki herkes benim beynime saavş açmış gibi konuşuyorlardı,aklımı karıştırıp duruyorlardı.Böyle bir hafta bitti.Bu hafta sonu Bayan Alice yanımıza gelip,erken tatile girdiğini söyledi.Annesi ameliyat olacakmış onun için yaz tatiline erken giriyormuş.Çok önemli bir hastalık değilmiş ama bu sene hiç tatil yapmadığı için erken gide biliyormuş.Onun yerine başka bir öğretmen bakacakmış,ama yatılı kalmayacakmış.Bugün sabah kahvaltı da on ikide gödeceğini söyledi.O da gidiyor,keşke bende gidebilsem ama daha çok var gitmemize,bunu duyan Che Soo akşam hepimizi bir yine yemeğe davet etti.Ben yok dedim ama süprizim var,mutlaka gelmelisin dedi.Hem kendi arkadaşları da orada olacakmış.Çoktan beri ayarlıyormuş ama gece geç saate kadar kalamayacağımız için söyleyememiş.Ben kararımdan dönmedim,ama kendisi,Diyana ile konuştu ve bana ne konuştuklarını söylemediler.Malum Bayan Alice olmadığı için istedikleri saatte yurda döne bilirlerdi.

Diyana ne yapıp ne edip beni ikna etti.Kızlara da gizli gizli birşeyler söyledi,burnuma kötü kokular yayılmaya başlamıştı.Rian da onların bu tavrına ortak olmuştu,bana birşeycik söylemiyordu.O günkü olaydan sonra Ma Roo'yu hiç görmemiştim,onu öyle merak ediyordum ki;hergün onun yolunu bekliyordum.Ama hiç gelmedi!Diyana'nınbu tavrı beni çok korkutuyor,çünkü nerede ne yapacağı belli olmuyor,ama Rian onun ne çevirdiğini biliyordu bunun için bir sıkıntı yoktu.Sanki ceza evi bahçesinde yürür edasıyla,bahçede ordan ora yürüyüp duruyorduk.Sonra Bayan Alice yanımıza geldi.Veda etmeye gelmiş,ama ben onun gitmesini istemiyordum.Bize:kendinize dikkat edin,ben yokum diyede saptırmayın.Size güveniyorum,sizi baya çok zaman sonra göreceğim ne olur ne olmaz;yaz tatilinizi iyi değerlendirin.Beni de unutmayın ve ailelerinize benim yerime saygılarımı sunun dedi.Biz bu yurtta çok farklı duygular beslediği öğrencileriymişiz.Hava atmak gibi olmasın en çok bizi seviyormuş :) saati geldiğinde kapıya kadar yollayacağımızı söyledik o da memnun olurum dedi.

Onun saati gelene kadar bizde bahçede dolaşmaya devam ettik.Sonun da gitme vakti gelmişti onu kapıya kadar götürdük.Bize tek tek sarıldı,gerçekten annem gidiyormuş gibi hissettim ona sarılınca göz yaşlarımı tutmadım.Ben ağlayınca onun da gözleri doldu,giderken hakkınızı helal edin,benim hakkım varsa helal olsun dedi.Yolda ne olur ne olmaz dedi onun bu sözü beni daha çok üzdü ve sonun da gitti.Akşama kadar boş boş gezdik,akşam olmadan da hazırlanmaya koyulduk.Sanki beni düyüne yada kokteyile hazırlar gibi halleri vardı.Güzel ol güzel ol deyip durdular,hayırdır inaşallah dedim geçtim.Dong Joo gil Bayan Alice gidince gittiler.Biraz gezip akşama da yemeğe geçeceklermiş.Che Soo bizi gelip aldı,restorant'ın kapısına geldiğimizde yine beni şaşırtmadı,canlı müzikli güzel bir yerdi.İçeri girdiğimiz de sandaliyelerin hepsi boştu,galiba daha eylenmek için sessiz sakin biryer seçmişti,hemde canlı müzikli.Bizim oturacağımız masaya doğru ilerlerken herkesin orada olduğunu gördüm.Buna Taylor ve Ji Sung da dahildi.Peki onları kim çağırmıştı,yoksa süpriz korktuğum şeymiydi.

(hayatta hep birşeyler istersin zaten herşeye şartın herşeye koşulun vardır.neden insan hep ister ama daha sonra da,hayata isyan eder,aslında İSTEMEK-DİLEMEK,sadece istersin sadece dilersin,olacağını yada olamayacağını bilmezsin,keşke onu sevebilseydim,keşke o benim olsaydı ,keşke onu görebilsem keşke,o şimdi beni duyabilse'keşke kendime herşeyi itiraf edebilsem...)



GİTMEME İZİN VERMEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin