Ertesi gün okulda gözlerim durmadan Cemil'i ya da bir ihtimal olarak dayak yemiş olan herhangi birini aradı. Yine de ne Cemil'i bulabilmiş ne de dayak yiyen herhangi birini görmüştüm. Galiba Cemil okula gelmemişti. Peki ya Portuga? O kimdi? Milletin adımı Cemil'e vurmamla duyması da işin ayrı bir cabası olmuştu. Birileri durmadan bana bakarak fısıldaşıyor, duyamadığım şeyler söylüyordu. Bu aşırı dozda dedikoduya maruz kaldığım ilk olay değildi, bir sene kadar önce de benzer bir olay yaşamıştım.
Teneffüs zili çalınca zaten dinlemediğim öğretmen çıkmamız için izin verdi.
"Bu kadın da susmadı." dedi Aslı yanımda kısık bir sesle. En önde oturduğumuz için bu cesaretini nereden aldığını anlayamasam da sesimi çıkarmadım. "Sen hâlâ Portuga'da mısın?"
"Alakası yok." dedim ve başımı sıraya koydum.
"Kızım sana daha önce de söyledim." diye söylenmeye başladı Aslı. "Ben öyle vücut görmedim, görseydim tanırdım." Gizli gizli Portuga'nın numarasını soruşturmuş, odanın bir diğer ucundan attığı fotoğrafı kısık bir parlaklıkla Aslı'ya göstermiştim ama hâlâ kim olduğunu bilmiyorduk. "Bu okuldanım demiş ama bilemezsin ki."
"Niye yalan söylesin?" dedim başımı kaldırmadan. Sınıftakilerin adım seslerini duydum. "Herkes Halil mi?"
"Değil tabi." Hızla başımı kaldırıp sesin sahibine baktım. Halil yanıbaşımda dikilmiş bana bakıyordu. Ne ara gelmişti be bu? "Portuga'dan mı bahsediyorsunuz?"
Ben bir şey diyemeden Aslı "Evet." diye cevapladı. "Bunu da gidip ona söylemek ister misin?"
"Aslı." diye dürttüm onu kızgın bir şekilde. Onun değil benim laf söylemeye hakkım vardı.
"Tamam, sustum."
"Sıkıntı yok, haklı." diye kabullendi Halil. Konuyu umursamadan direkt sormak istediğim şeyi sordum.
"Bugün Cemil geldi mi?" Kaşlarım merakla havalandı. "Ya da dayak yemiş herhangi biri?" Halil kaşlarını çattı ve yüzünü buruşturdu.
"Manyak yaptı lan bu Portuga seni." Söylediğine moralim bozulsa da belli etmedim. "Gelmedi bugün Cemil, ayrıca dayak yemiş kimseyi de görmedim."
"Peki sana bir fotoğraf göstersek kim olduğunu tanır mısın?" Susması için Aslı'ya dirsek attım. Bu gidişle Portuga'nın fotoğrafını okulun girişine asacaktı.
"Ne fotoğrafıymış o?" dedi Halil hemen. Aslı'ya uyarı dolu bakışlarımı yolladım, acilen susması gerekiyordu. Neyse ki bakışlarımdan söylemesini istemediğimi anladı ve sesini çıkarmadı. "Yani aptal Portuga yüzünden dışlandım mı?"
"Öyle deme." derken buldum kendimi. "Sonuçta o da bir insan."
"Hem de en çıtırından." diyen Aslı'ya diyecek bir şeyim kalmamıştı artık. Kız uzaktan görmesine rağmen böyle tepki veriyordu.
"Anlaşıldı." dedi Halil zil çaldığı sırada. "Yerime çoktan birisi konulmuş. Size iyi dersler kızlar." Bozulduğunu biliyordum ama arkasından onu durdurmak için seslenmedim. Hâlâ benden ne sakladığını bilmemek beni tedirgin ediyordu. Saati kontrol etmek için elime telefonu aldığım sırada gelen mesajı gördüm.
yourportuga:
Sakin ol güzelim
Evdeyim ve iyiyim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Portuga | texting | TAMAMLANDI
Short Storyyourportuga: Şu an arkadaşlarınla oturup sohbet ediyorsun ve seni gördüklerini zannediyorlar Esprilerine gülüyorlar Oysa sen onlara yalnızca kendi yansımalarını gösteriyorsun Kendi acınası hallerine gülüyorlar Bu arada ben de güzelliğine yanıyorum...