61-)"Bayram"

28 2 0
                                    

Deeperise & Jabbar- Raf

Ah gelelim en sevdiğim mevzuya

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ah gelelim en sevdiğim mevzuya.

Ramazan bayramı!

Üzerimde dizlerimin bir karış üstünde biten koyu yeşil yazlık bir elbise vardı. Ucunda anahtar olan uzun, siyah kolyemi de takmıştım. Saçımı ise zaten düz olduğu için salık bırakmıştım sadece birkaç tutamı önüme düşmesin diye tel toka ile arkaya doğru tutturmuştum. Hafif bir makyaj yaptım ve tamamım!

Aynada son kez kendime baktığımda dudaklarım yukarı kıvrıldı.

"Maşallah sana Nur. Ananla baban ne güzel yapmışlar seni." Birkaç dakika daha kendimi aynada süzdüm ve odamdan çıkarak salona geçtim. Annemle babam bir şeyler konuşuyorlardı fakat ben gelince susmuşlardı. Bu beni bir nebze işkillendirse de umursamadım. Bugün bayramdı ayol!

"Nur da geldiğine göre bayramlaşabiliriz," diyerek oturduğu koltuktan kalktı babam. Annemde ona eşlik ettiğinde ilk önce ikisinin birbirleriyle bayramlaşmasını izledim ardından hızla ilk önce babama yöneldim.

"Babaların babası," dedim tatlı bir şekilde ve elini öpüp alnıma koydum. "Bayramın mübarek olsun babacığım."

Birbirimize sarıldık ardından babam yüzümü avuçlarının arasına aldı ve yanaklarımı öptü, bende onun yanaklarını öptüm. "Senin de bayramın mübarek olsun kızım." Gülümsedim ve annemin elini öpüp alnıma koydum ardından birbirimize sarılıp bayramlaştık.

İşte şimdi en sevdiğim mevzunun en sevdiğim anına gelmiştik.

Harçlık ayol!

"Evet," dedim ve hevesli bir şekilde babamın gözünün içine bakmaya başladım. Babam, ona dikkatli baktığımı fark ettikten sonra kaşlarını çattı ve başını sağa sola salladı. "Tamam, bayramlaştık işte. Bitti," diyen babam baygın bakışlarımı yolladım. Bana harçlık vermeden bu bayramı geçiremezdi ve o da bunu biliyordu.

Sevimli bir şekilde sırıttım ve avucumu açıp babama doğru uzattım. "Fikret Paşa," dedim kısık sesle ve gözlerimle boş olan avucumu işaret ettim. Babamın yüzünde mimik oynamazken dönüp anneme baktı. Bu durum karşısında kaşlarım çatıldı. "Amma uzattın baba ya, alt tarafı bir iki bir şey koyacaksın avucuma. Aşk olsun vallahi," diye sitem ettim.

Annem, babamın koluna dokundu ve gülümsedi. "Ee hadi Fikret. Kız haklı, ver harçlığını." Anneme bakışlarımla kocaman kalpler gönderdim ve tekrardan babam baktım. Yavaşça elini cebine götürdü ve cüzdanını çıkardı. Sanırsın ameliyat ediyordu, ince ince damarları birbirine bağlıyordu da ondan mütevellit bu derece yavaş ve dikkatliydi.

Yarım dakika sonra babam cüzdanından yirmi lira çıkardı ve avucuma bıraktı narin bir şekilde. Gülümsedim ve parmak uçlarımda yükselip önce babamı ardından annemi öptüm ve hızlı bir şekilde odama gittim.

PENCEREYE DÜŞEN POSTAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin