65-)"Uyku"

31 0 0
                                    

Yüzyüzeyken Konuşuruz- Boş Gemiler

"Vay be, Melih'e bak sen!" diye söylendi Sena

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"Vay be, Melih'e bak sen!" diye söylendi Sena. Başını aşağı yukarı dalgın bir şekilde sallarken düşünceli bir haldeydi.

Melih'in eski sevgilisini unutmak amacıyla beni kullanmak istediğini anlatmıştım ona.

"Ona güvendiğim söylenemezdi ama bunu bende beklemiyordum," dedim ve dudaklarımı büktüm. "Masum birine benziyordu."

Sena bir an duraksadı ve bana gözlerini büyüterek baktı. "Bunu sen mi söylüyorsun Nur? İnsanın tek bir bakışından röntgenini çekerdin, nasıl Melih'i gözden kaçırdın?" Omuzlarımı kaldırıp indirdim ve düz bir sesle konuştum. "Röntgenini çekecek kadar bile önemsememiştim onu." Öyleydi ama Melih'le tanışmamız daha sonra burada oturuyor oluşu falan filan aklımı karıştırmıştı. Çok haz etmiyor ve güvenmiyordum ama bu kadarını da beklemiyordum.

"Sen, onun dikkatini çekmişsin ama belli!" dedi imalı bir şekilde Sena. Sesi oldukça kin tutmaya ant içmiş biri gibi çıkmıştı. Bacaklarımın üstündeki yastığı aldım ve çalışma masama kalçasını yaslamış olan Sena'nın kafasına fırlattım. "Sal be kızım!" dedim ve gülmeye başladım. Ona attığım yastık karnına geldi ve yere düştü.

Sena önce gözlerini kısıp bana baktı ve hızla eğilip düşen yastığı alarak bana fırlattı. Elimi başıma siper ettiğimde yastık tamda ellerimin üstüne geldi. Aklıma bir şey gelmiş gibi hızla gözlerimi büyüttüm "Fırındaki böreği kapattın mı?" diye sordum.

Sena duraksadı ve başını olumsuz anlamda salladı. "Eyvah!" diyerek odadan çıktı.

Göz devirdim ve yataktan kalkarak odamın kapısını kapatıp ardından kilitledim ve Sena'ya doğru seslendim. "Fırında börek yoktu be gülüm! Az içeride kudur dedim."

Büyük bir kahkaha patlattığımda mutfağın ortasında durmuş fırına aval aval bakan Sena'yı hayal ediyordum. Dünyadaki en acınası ama aynı zamanda dünyadaki en şanslı kanka, benim kankamdı vallahi. Bunu kimse inkar edemezdi.

Yeri geliyor beklemediği bir yerde beklemediği bir güzellik yapıyordum ona ama bazen de beklemediği bir yerde beklemediği bir pislik yapıyordum.

Ben, kankayım. Bunun usulü budur.

Penceremi açıp Efe'nin odasına doğru bir bakış attım fakat ışığı kapalıydı. Saat akşam on bir civarıydı ve uyumuş olma ihtimali vardı. Annemler gideli üç gün olmuştu ve yarın döneceklerdi. Sena ise üç gündür benimle birlikte kalıyordu ve azda olsa Şükran Teyze'nin aklımdan çıktığı vakitler oluyordu onun sayesinde.

Aradan geçen yarım saat içinde Sena ara ara kapıma gelip birkaç küfür ve hakaret etmişti fakat ona cevap dahi vermemiştim. Kapım bu sefer birkaç kez tıklatıldı fakat karşı taraftan bir ses çıkmadı.

PENCEREYE DÜŞEN POSTAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin