Bölüm 52

418 43 4
                                    

Özge'yi izlerken ne ara uykuya dalmışım bilmiyorum gözümü açtığımda kızlar sohbet ediyorlardı ve şezlongda uyumak hiç de rahat bir şey değildi... elimi sızıyla boynuma attığımda Özge beni farketti "ben demiştim boynun tutuldu değil mi ne ara uyudun Çağrı uyandırmaya da kıyamadık" benim canım yandı diye endişe ediyordu karşımda sevdiğim ne büyük mutluluk ne kusursuz bir huzur...

"günaydınlar bende anlamadım dalmışım iste öyle kötü değil boynum merak etme bir şeyim yok ne kadar uyudum çok bekletmedim umarım sizi?" Telefonuma bakındım saate bakmak için "yok yok çok uyumadın 20 dakika en fazla biz de sohbet ediyorduk öyle" konuşan Merve idi öyle deyince rahatladım "sohbetinize devam mı etmek istersiniz yoksa ben uyandığıma göre pansiyona mı dönmek istersiniz?" odaya gider duşa girdikten sonra biraz dinlenir sonra da yemeğe çıkardık bu vakitten sonra. sevdiğim beyaz tenliydi güneşten kızarmış tenine takıldı bir an gözlerim, ne tatlı olmuştu her şey nasıl da yakışıyordu ona, bende beyaz tenliydim ve of ki burnum kesin kızarmıştı. şahdım şahbaz olmuştum yani.

Özge "Sen de istiyorsan kalkalım mı artık" dedi Allah'ım ne olacaktı benim sonum? her şeyine düşüyordum, her şeyine bitiyordum. "Ben size bağlıyım şuan ne derseniz?" Sen ne dersen... "hadi madem" deyip ayaklandılar anlaşılan pansiyona gidiyorduk sevdiğimle yalnız kalacaktım canıma minnetti, odaya gelince yine sırayla duşa girdik. Duştan çıkıp kıyafetlerimi astıktan sonra Televizyonu açıp uzandım Özge içerde telefonla konuşuyordu anladığım kadarıyla okuldan birileriydi.

Beş dakika kadar sonra içeri geldi ona baktım "her şey yolunda mı bitanem?" Sıkıntılı gibi bir hali vardı " dersle ilgili konuştuk da aklıma gelince canım sıkıldı biraz ne zaman bitecek bu çilem " sıkıntıyla ofladı, kollarımı açtım "gel biraz şöyle sarılayım sana" hemen bana sokuldu sımsıkı sardım saçlarını öptüm "canımın yongası sevdiğim, hepsi geçecek sabredeceksin sonuçta direkt insan hayatının söz konusu olduğu bir mesleği yapacaksın eğitimi de o sebepten elbette biraz daha zor olacak değil mi?" Kedi gibiydi kollarımda "Hı hı" deyip daha da sokuldu kalbimi açıp içine yerleştirmek istiyordum o an onu. Mümkünmüş gibi daha da sardım.

"Sen ne zaman yorulursan böyle bana geleceksin ve dinleneceksin tamam mı, anlaştık mı?" Saçlarıyla oynamaya başlamıştım "tamam sevgilim sende dinlenmek çok güzel" uyumak üzere gibi çıkıyordu sesi "uykun mu geldi?" Diye sordum "galiba aşkım" böyle demesiyle huzurla gözlerimi kapattım aklımdan o an kara bir bulut geçmişti, sonumuz... geleceğimiz... bir çocuğumuz bile olmayacaktı nereden çıkmıştı şimdi bu düşünceler? kalbim sızladı gözlerim doldu. bakışlarımı ona çevirdim, ben ne yapıyordum? Onu neye sürüklemiştim böyle, ben çıkmasam benden habersiz ve normal bir şekilde hayatına devam edecekti oysa

Ona zarar veriyor olduğumu düşünmek midemi etkilemişti zaten ne zaman üzülsem kötü hissetsem midem bulanırdı ve kahretsin kollarımda o varken midem bulanıyordu sabretmeye çalışıyordum uyumak üzereydi rahatsız etmek istemiyordum biraz rahatlamaya ihtiyacım vardı saçlarını kokladım peki ama bu düşüncelerin peşimi bırakma ihtimali var mıydı ki?

Eğer ki hayatımızı birleştirme kararı alırsak ömür boyu hep bir şeyler eksik yaşayacaktık mesela düğünümüz... eminim çok güzel hayalleri vardı sevdiği adamın kollarında bütün sevdikleri bir arada mutluluk içinde romantik bir dans müziği eşliğinde salona girmek, sonra gözlerine bakıp dans etmek.. ben ise bu hayalleri hep karşımda Özge varken hayal ettim fakat gerçek olmayacaktı Türkiye'de böyle bir düğün imkansızdı, hadi yurt dışında yaptık diyelim hiç kimse kabul edip gelmezdi daha kimse bilmiyordu bizi ailelerimiz öğrendiğinde neler olacak düşünmek bile istemiyordum

Nereden düşmüştüm bu çukura gittikçe batıyordum biraz rahatlamaya biraz olsun unutmaya ihtiyacım vardı.. Kollarımdaki sevdiğimin nefesi düzene girince uyumuş olduğunu farkettim kıpırdamadan duruyordum midem gittikçe kasılıyordu ama uyandırmak istemiyordum sabrettim gözlerimi kapattım ve başımı arkaya yasladım sakince nefes alıp vermeye çalışıyordum

AHRAR (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin