"gece senden güzel mi?"
Medya: Yiğit Demirkan
Şarkı: Eskitilmiş Yaz ft. Canozan - Uyursam Geçer mi?•
"Sen bu kızdan niye bu kadar nefret ediyorsun Ezgi ya? Ne yaptı sana?" diyen Tuğçe'ye baktım. Sonra onu yok sayarak, geri izlediğim diziye döndüm ve elimdeki mısırdan ağzıma attım.
"Hayır ben de anlamadım. Lisede de böyle yapıyordun kıza." Gizem'in destek veren sesine bıkkınlıkla iç geçirdim.
"Sevmiyorum işte abi, zorla mı? Hem siz ne zamandır bu tayfayla kanka oldunuz ki? Burnumuzun dibine sokmaya ne gerek var!" diye yükseldiğimde ikisi de sustu.
"Tarık'ı severim ama geriye kalana tahammülüm yok. Siz de iyilik meleği olmaya mı karar verdiniz anlamadım ki?" diye söylendim ve televizyonu kapatıp ayaklandım.
"Nereye?" Tuğçe merakla bana bakarken omuz çektim. "Gezeceğim biraz," dedim ve bahçeden çıktım dışarı. Aradan üç saat geçmişti ve kızlar ısrarla Gülcan denen o bebeyi neden sevmediğimi kurcalıyorlardı.
Büyük bahçe kapısından çıktım ve ılık havanın eşliğinde, caddede yürümeye başladım. Telefonumu çıkarttım ve kulaklığımla bir şarkı açtım.
Akşam vakti daha gün aydınlıktı. Tatilcilerin dizili olduğu evler, sıra sıra olan sokakta yürüdükten sonra gördüğüm mavi sonsuzlukla o tarafa yöneldim.
İşte yine güzeller güzeli, masmavi denizin kıyısı.
Tam oturacakken telefonuma gelen mesaj sesine şaşırdım. Ablam olsa gerekti. Açtığım ekranda kayıtlı olmayan bir numara gözüksede, ben bu numaranın kime ait olduğunu biliyordum.
"Bir dahakine laflarına dikkat edeceksin. Bu kızı böyle üzmeye hakkın yok anladın mı?"
Hah! Oldu paşam.
"Kasma ya bu kadar. Çocuk bu; ağlar ama iki dakika sonra unutur ;)"
"Beni çıldırtma Ezgi."
"Boş yapma, işim var."
Telefonu cebime tıkıştırdım ve kayalığın üzerine oturdum. Martılar uzaktan gözüküyordu. Rüzgar saçlarımı savururken işte tüm huzur buradaydı.
••
"Ay vallahi ne tatildi ama, değil mi Giz?" Tuğçe hayıflanarak eşyalarını toparlarken ben, dünden hazırlandığım için çok rahattım. Hamakta güzel havaya eşlik, son anın tadını çıkartıyordum.
"Seneye yine geliriz, ne olmuş. E tabii baban bize izin verirse," diye gülen Gizem'e güldüm. Yüksel amca kızına sınırsız imkan veriyordu ama konu eğitimse akan sular dururdu.
"Valla ne yapıp edip, bu sene yüksek bir ortalamayla atlatmam lazım. Sonra yine buradayız," diye cıvıldadı Tuğçe. Hamaktan kalkıp yanlarına gittim.
"Ya diyorum ki geri döndüğümüzde bir gün akşam çıksak ya?" dedim hevesle. İkisi de şaşkınca döndü bana.
"Biz?" İkisi tek ağızdan konuşunca omuz çektim. "Evet canım ne olmuş? Akalım gecelere." Ben göz kırparken Gizem hemen itiraz etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
adı bende ya'saklı
Roman pour AdolescentsAdım Ezgi... Ezgi Akbulut. Uzunca Yalnızlığın Ezgisi. Kısaca Ezgi işte. Ben o herkesin nefret ettiği kızım. Kötü kalpli, sevenleri ayıran, duygusuz sanılan... Hani sizin şu çakma sarışın olan. Ben kendi hikayemin esas kızıyım. Sevdiğim beni sevmese...