/36/ Mai Prenses

6.8K 437 114
                                    

Multi; Meleğin o geceki haline benzer resimlerini bir araya getirdim.

Canlarım❤

Öncelikle Bu bölümü canım tatlı okuyucularımdan @@Selmayildiz2 'ye ithaf ediyorum😚💋

356.000 olduk ! Aslında 368.000 'i gördük ama ben aradaki duyuruları ve yeni bölüm kesitlerini düzenleme esnasında sildiğim için sayımız birazcık azaldı.. En kısa zamanda bu küçük kaybımızı Telafi edeceğimizi umuyorumm..

Canlarım okunma oranına rağmen oylar ve yorumlar gerçekten çok düşük.. Bu yüzden bu bölümden itibaren oy ve yorum sınırına başlayacağım. Yeni bölümü yazdım bile, düzenlemesini bile tamamladım, sınırı bugün  geçseniz hemen eklerim yanii 😍 daha önce geçtiniz eminim yeniden sınırı misliyle geçeceksinizdir ❤

Oy sınırı; 750
Yorum sınırı; 500

Tuğçe🖤

Çok değil, sadece birkaç ay öncesinde birisi karşıma geçip "Sen bir anda aşık olacaksın hem de ölesiye nefret ettiğin bir adama ve bir anda evlenecek, bir anda anne olacaksın. Üstelik evlendiğin kişi multimilyoner bir iş adamı olacak!" deseydi yapacağım tek şey ona gülerek 'git başkalarıyla dalga geç' demek olurdu. Polat, bana hissettirdikleri ve vaat ettikleriyle gerçek olamayacak kadar güzel bir rüya gibiydi.

Ne güzel bir tesadüftü ki Hayal ile doğum günlerimiz aynı gündü!

Arabada aramızda geçen yakınlaşma sonrasında toparlanarak arabadan inmiş ve sakin bir sessizlikte restorana girmiştik. İstanbul'da doğup büyümeme rağmen gezme niyetiyle pek bir yere gidememiştim. Hem parasızlık hem de ailemin kısıtlamaları yüzünden çoğu şeyden mahrum büyümüştüm.

Bu yüzden arabadan inince yüzüme çarpan soğuk hava daldığım hülyalı yolculuktan ve aşk kokulu düşüncelerden beni uyandırmış ve gerçekliği tokat gibi yüzüme çarpmıştı. Her bir eklemim stresle ağrımaya başlamıştı sanki. Ayaklarım geri geri gitse de Polat'ın yönlendirmesiyle Restorana ilerlemiştim.

Zenginlik, lüks, para, gösteriş, şatafat... Gerim gerim gerilmeme neden olan her şey birkaç adım ötemdeydi. Ancak korktuğum gibi olmadı...

Aniden gelişen olaylar her ne kadar dengemi şaşırtsa da bu gece kendimi hiç olmadığım kadar mutlu ve huzurlu hissediyordum. Lüks restorana girdiğimiz ilk andan itibaren çoğu kişinin bakışlarının hedefi olmuştuk. Buna sebep ne ünlü iş adamı Polat Demirhan'dı ne 'yanındaki gizemli genç kadın' diye hitap ettikleri bendim... Bunlarda olabilirdi aslında bilemiyorum. Buna benzer yerleri bugüne dek sadece film ve dizilerde görebildiğim şık restoranın en güzel köşesi bize ayrılmıştı.

Ormanın tepesinde, denize nazır şatafatlı mekandan içeri girer girmez karşımıza Polat'ın organizasyon firmasına hazırlattığı pembeli gümüşlü balonlarla süslenmiş fotoğraf çekme bölümü ve hemen yanında büyük yemek masası çıkmıştı.

Hayal büyük bir neşeyle yanımıza koşarak geldi, kısacık boyuyla babasının bacaklarına sarılmış, ela-yeşil karışımı mutluluk pırıltılarıyla dolu gözlerini bana kaldırmıştı.

"Babam bize sürpriz yapmış Melek ablaaaa! Senle ikimize doğum günü hazırlamış! Her yer pespembe! Bizim resimlerimiz de var senle! Senin içinde lila renkli balonlar almış! Pastamızı gördün mü? O da pembeli morlu!"

Arka arkaya kurduğu cümleleri ve sorduğu soruları dakikalardır yüzüme yapışıp kalmış gülücükle dinlerken Esra yanımıza geldi. Herkes masaya yerleşmiş, neşeyle sohbete başlamıştı bile. Gözlerim algıladığı fazlalıkla yeniden neşeyle sohbete devam eden masadaki misafirlere kaydı. Fark ettiğim sürpriz kişilerle yüzümdeki tebessüm daha da büyümüş aptal bir sırıtışa dönmüştü. Munise Hanım ve Asya masanın diğer ucunda oturuyordu, onların hemen karşısında ise Yaseminle annesi Kibriye teyze vardı. Ve Ayşen... annemin evindeki kısa süreliğine arkadaşım olmuş, en zor günlerimde ağlayacak omuz olmuş yardımcımız. Onları da bu gece burada görmek keyfimi ikiye katlamış, geceyi benim için daha da anlamlı kılmıştı. Polat'ın ve Cafer ağanın Munise Hanımı hizmetliden çok aileden biri gibi gördükleri apaçık belliydi zaten ama asıl mühim olan bu gece sırf benim için özel olan insanları da çağırmasıydı.

Kızım İçin (Aşk Kırmızı Serisi #1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin