"Sowon! Buraya gel, diğerleri arkaya geçsin." Menajerimizin beni çağırmasıyla arkadaşlarıma baktım ve sahneden indim. Ön kayıt için bu kadar zaman geçirmemiz benim hatamdan başka bir şey değildi. Büyük ihtimalle de ağzına geleni sayacaktı bana.
Ona doğru yürürken etrafı kontrol ediyordum. Tanrım, lütfen rezil olmak istemiyorum. En azından diğer idoller görmesin. Etrafta çok fazla insan yoktu ama yine de bir kamera kaydıyla bile benim işim biterdi. Dikkat etmem gereken çalışanlardı bu yüzden. Gerçi neden benimki bitsin ki böyle durumlarda insanlar menajere tepki verir değil mi? Bana kötü davranıyor gibi gözükecek.
"İyi misin? Solgun görünüyorsun." Ha? O az önce beni merak mı etti? Ya da ben sağır olmaya doğru gidiyorum. Yıllarca bu adamdan asla haz etmemiştim ve onun da benden pek hoşlandığını düşünmüyorum ama sanırım ilk defa bana bu kadar şefkatle bakıyor. Şefkat? Şefkat ve Min Seok mu? Bu gözler daha neler görecek?
"Şey, iyiyim. Bir sorun mu var?" Gözlerimi bilmem kaç kere kırpıştırarak sormuştum soruyu. Aslında korkak bir insan değilim hatta bazıları asi bir tip olduğumu söyler. Lise müdürüm falan söylerdi yani. Ama herkesin karşısında suspus olduğu birkaç kişi vardır. Benimkiler de şirket büyüklerimizdi işte.
"Hayır sadece seni merak ettim. Lider olmak zor, değil mi? Bu aralar çok yorgunsun gözümden kaçtı sanma." Omzuma elini koymasıyla kaşlarım havalandı. Kaçıncı şokumu geçiriyordum bilmiyorum ama bu Min Seok'u sevmiştim. Umarım beni böyle şaşırtmaya devam ederdi köpek. Ay köpek diyince de üzüldüm adam şuan bana çok iyi davranıyor. Lanet olsun içimdeki insan sevgisine.
Konuşmadan önce tatlı bir gülümseme taktım suratıma.
"Yani biraz zor olabiliyor. Yurt dışından gelir gelmez bu program biraz yoruyor ama yapacak bir şey yok." O da gülümseyip başını salladı.
"Haklısın bu aralar yorucu. Uykusuz görünüyorsun arabanın anahtarını sana verebilirim." Valla ayakta zor duruyordum ve şu teklifi duyduktan sonra da ağlamamak için zor tuttum kendimi. Ölecek miydim? Son sağlık kontrollerini yakın zamanda yaptırmıştık, acaba bana söylemedikleri bir hastalığım olabilir miydi?
Hay ağzıma ya kendi içime kurt düşürdüm resmen! Ölüyor olamazdım değil mi?
"Son sağlık kontrollerimde bir sıkıntı yok değil mi?" Ölüm korkusu insana neler neler yaptırıyor, neler neler söylettiriyor. Der demez biraz pişman olduğum doğrudur ama merak da ediyordum yani. Min Seok da bu endişeli halime şaşırmıştı.
"Hayır bir problem yok. Size ne verdiysek o kadar." Elini alnıma koyunca tekrar gülümsedim. Oh be sorun yokmuş.
"Sen iyisin değil mi?" Başımı sallayıp onaylasam da elime arabamızın anahtarını tutuşturmuştu.
"Git biraz uyu. Diğer grupların işlerini bitirmesine 2-3 saat daha var, ben sana haber veririm." Bak şimdi de bir şüphelenmedim değil. Kuyumu kazıyor olabilir mi? Öncelikle yüzüme gülüp sonra beklenmedik bir anda sırtımdan bıçaklayacak. Acaba beni zor duruma düşürüp başkana şikayet edecek olabilir mi? Yok canım bu kadarını da yapamaz. Ama ne olur olmaz ben kendime bir alarm kurardım.
"Teşekkürler ben gidiyorum o zaman." Gülümseyip arkasını dönünce mal gibi arkasında kaldım. Bu adama ne olmuştu böyle?
Arka tarafa gittiğimde kızlar üzerime doğru koşuyordu.
"Ne dedi çok bağırdı mı?" Jiyeon benim için üzülüyor gibiydi ama ben hala şaşkındım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lively - JJK
Hayran KurguYoon Sowon Kore'de son derece normal bir hayata sahip olan, küçük şirketlerine göre hatrı sayılır bir K-pop grubunun lideridir. Sowon'un normal ve durağan hayatı Bts ile yolları kesişmeye başlayınca hareketli bir hal almaya başlamıştır. • 06.12.20