- Siz...evlenince...beni...aranıza...
alırsınız...değil...mi ?~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Her an gözünde biriken yaşları akıtacak gibi duruyordu. Ege Efe'nin elini tutarak ;
- Amcacım ben seni hiç bırakır mıyım ? Hem nereden geliyor böyle sorular aklına ?
- Hiççç.... öylesine sordum.
Yanağıma birden birinin sulu sulu öpücük bırakmasıyla irkildim.
- Oooo yengelerin en güzeli..... ve amcasının yakışıklılıkta gelecekteki varisi olacak biricik yiğenim nasılsınız ?
Evet evet o hâlâ bana yenge diyordu. O gün yanımda bulunup bana destek çıktığı için bir müddet yenge demesine izin veriyordum.
Ege yanına oturan Kerem'in ensesine sağlamından bir şaplak patlattı.
- Hayırdır burada Aşk-ı Memnu mu çeviriyoruz ? Ne bu yılışıklık ?
- Yok be ağabey ne Aşk-ı Memnu çevirmesi !
Biraz düşünüyormuş gibi yaptı .
- Sen Adnan Ziyagil olacak kadar çirkin ve yaşlı değilsin . Saye , Bihter Yöreoğlu olacak kadar güzel değil . Ee ben de Behlül kadar.....AHHH
Ensesine yine bir şaplak yemesiyle sustu. Biz de ciddi bir şey söyleyecek zannediyorduk. Gerçi hata bizde Kerem'den ciddi bir şey beklenmez ki .
- Bana bak seni.....
- Taman ağabey tamam. Bu lafın nereye gideciğini adım kadar iyi biliyorum. Hem korkma kız yengemize bakacak kadar kudurmadık daha. Hem sakın bir daha bana vurmaya kalkma valla çocuğa kötü örnek oluyorsun.
Ege sinirle dişlerini gıcırdattı. Bugün Kerem kesinlikle yürek yemişti. Ege'ye kız demek de nedir yahu. İstemsizce güldüm. Resmen Ege'nin karizmasını yerle bir etmişti.
- Kerem ağabeycim sen Efe'ye dua et . Sen ona dua et ki şimdilik bir şey yapmıyorum. Bak şimdilik diyorum altını çiz. Ben sana ne yapacağımı biliyorum.
Burada Efe hariç hepimiz biliyorduk ki Ege'nin tehditi boşa değildi. Karşımda içtiği suyu zorla yutmaya çalışan Kerem'e otuz iki diş sırıtarak baktım.
- Amca beni ne zaman yanınıza alacaksınız ?
- Az kaldı paşam biraz daha sabret sonra hiç ayrılmayacağız olur mu ?
Hem kahvaltısını yapmaya çalışıp hem de Ege'ye cevap vermeye çalışan Efe'ye güldüm. Hatta dayanamayıp saçlarını karıştırdım.
Kahvaltının geri kalanı Kerem'in Ege'ye miyavlamasıyla ve bizim de Efe'yle amcasının düştüğü duruma kahkahalarla gülmekle geçti. Şimdi de sahil kenarındaki boş bir banka oturmuş hem pamuk şeker yiyorduk hem de çekirdek kola yapıyorduk. Tabi her grupta olduğu gibi bizde de bir tane oyun bozan vardı. Neymiş efendim kendileri milyonluk adammışta , kendisinin bir karizması havası varmışta varmış.... Kimden bahsettiğimi az buçuk anlamışsınızdır.
- Ya ağabey sende de ne ego varmış be. Ah ah yengem Saye bu küçükken de böyleydi . Babam bizi...Ah ağabey yeter ya bizimkisi de bacak yani !!
- Sen o çeneni artık bir kapatsan mı diyorum !??
- Ne o biricik yengeme cool olacağım diye yaptığın ergence hareketleri anlatırım diye mi korkuyorsun ?
- Bana bak fazla kaşınma istersen!
Kerem oturduğu bankta biraz daha yayıldı.
- Sen bana yapacağın cezayı unut ben de aklıma gelen anıyı unutayım hı ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Veyl
ChickLitDaha fazla dayanamadım . Hıçkırarak ağlamaya başladım . Zaten çok bile dayanmıştım . Ama konuşacaktım . On beş senedir susuyordum . Dile kolay on beş sene . Orada yatanlar annem ve annemin canının diğer yarısıydı . Diğer bir deyişle hayalimdeki baba...