BEDEL (TAMAMLANDI)

Bölüm 42

Sadece seni
Seni seviyorum.

Her zaman seni
Seni özlüyorum.

Hep seni
Yanlız seni istiyorum.

Ben bir tek senin
Senin için yaşıyorum!

                                     Zeynep Esinti.
*****

Hazal salına salına merdivenlerden inerken Serhat ona bakıp iç çekti.
Yerinden kalkıp karısını karşıladı.

"bu nasıl bir güzellik nasıl bir endamdır böyle. Her geçen gün daha çok aşık oluyorum"

Hazal utanarak baktı kocasına.
"Teşekkür ederim" diyip gülümsedi.

Serhat karısının alnına küçük bir buse kondurup elini tuttu. Konaktan çıktılar el ele. Herşey bambaşkaydı Serhat için. Kalbi bir kuş misali çırpınıyordu Hazalın elini tutarken.
Çok değil bir kaç ay öncesine kadar dokunamadığı sevdiği şimdi elini tutmasına izin veriyordu.

Serhat her sıfratta ona olan aşkını dile getirsede Hazal açılmaya utanıyordu.
Bekliyordu Serhat sabırla. Sözlerle anlatmasada biliyordu Hazalın kalbinin ona ait olduğunu.

Araba durunca Hazal Bedriyi gördü konağın kapısında. Arabadan inip hızla sarıldı. "japon işi"dedi gülerken. Bedri kuzenine sarılırken kaşlarını çattı. "lan sus kocan duyacak rezil mi edeceksin beni"

Hazal gülerek "tamam sustum"dedi

Serhat kaşlarını çatarak "ne konuşuyorsunuz öyle?"diye sordu.

"Hiç önemli birşey değil"dedi Hazal
Serhat onu kuzeninden bile kıskanmıştı.

Bedri güldü ve Hazala baktı.
"Kocan bizi kıskandı yürü yanına git"dedi ve Serhata baktı.

"Hoş geldin kardeşim"

Selamlaşıp içeri geçtiler. Hazal dedesine kırgın dı ama yaşanan herşeyi geride bırakmak istiyordu artık.

Bedri ve Serhat Bedirhan ile avlu da çay içerken Hazal da kadınların olduğu odaya gitmek için kalktı.
Büyük salonun kapısından geçerken Dedesinin sesini duydu.

Yusuf ağa oğlu Barana ağalığı gençlerden birine vermesini söylüyordu.

Baran ağa "Bedirhan ve Umut evin büyüğüdür Baba senin gönlünden hangi torunun geçer"dedi

Yusuf ağa durdu ve düşündü. Oğlu Bedirhan ağaya bakıp
"Sen zamanında ettin edeceğini oğul. Kopardın torunlarımı topraklarından götürdün gurbet ellere' böyle etmeseydin şimdi Umut bizim aşiretin ağası olacaktı. Allah biliyor ya benim gönlümde Umut var ama kabul edeceğini sanmıyorum. Yinede Sen konuş oğlunla. Hak önce oğlun Umut'undur kabul etmezse ozaman ağalık Bedirhana verilir"

Bedirhan ağa "Baba Umutun orda bir düzeni var. Hem şirketin başında Umut var Bedirhan burdaki işlerle ilgilenir Umut orda şirketin başında durur. Ben konuşsamda oğlum kabul etmez hem mesleğini bırakmaz hem çocuğu için buralara dönmez"

"Ağ oğul ağ sen getirdin bu çocukları bu hale"

Bedirhan ağa bıkkınlıkla Babasına bakıp "olan oldu Baba dediğim gibi Umut kabul etmez Bedirhana verilsin ağalık hakkıyla yapacağına inanıyorum ben"

Yusuf ağa "öyleyse haber verin ağalara akşama verilsin ağalık Bedirhana"

Hazal şaşkınca dinliyordu konuşmalarını demek Bedirhan aşiretin başına geçecekti. Acaba Bilge ne düşünürdü bu konuda.