1. Bölüm 👉KARŞILAŞMA

2.7K 304 348
                                    

Başlangıç tarihinizi yazar mısınız? Lütfennnn😢😢😢👉

VE MEDYADA Kİ ŞARKI İLE GÜZEL GİDER😏

Genç adam yeni şarkısı'nın provası'nı yaparken yorulduğunu hissetti ve biraz mola vermeye karar verdi.

Kendisine kahve yapmak için mutfağa gidip kettle kaynaması için su koydu. Üst raftan bir tane kupa aldı ve bir tane de nescafe.

Su kaynadıktan sonra kupaya suyu doldurup nescafeyi döküp karıştırdı. Kupasını eline alıp salona gitti.

Telefonu'nun cebinde titremesiyle elini cebine koyup telefonu çıkardı ve arayan kişinin Doğan, olduğunu gördü. Telefonu açıp kulağına götürdü.

"Alo Zorlu nerdesin? Adın yine magazin haberlerine karışmış. Sana kaç defa dedim biraz dikkatli ol diye her seferinde başka biriyle görüntüleniyorsun. Senin yüzünden telefonlarım susmuyor"

Zorlu menajeri Doğan'ın sinirli ve nefes almadan konuşmasıyla
"Sakin ol dostum ne yapayım etraf paparazilerle kaynıyor. Hem sen benim menajerim değilmisin hallet işte" dedi.

Bunun üzerine Doğan daha da çok sinirlendi ve " Zorlu,beni sinirlendiriyorsun ben senin menajerinim uşağın değil" dedi.

Bunu demesiyle Zorlu, bir kahkaha patlattı ve" Doğan, bana pompalı tüfeği anımsatıyorsun"dedi. Doğan"Allah'ım sen bana sabır ver" deyip telefonu kapattı. Ama Zorlu,hala gülüyordu.

Doğan, onun menajeri almasına rağmen ilk okuldan beri çok yakın arkadaştılar. Ama yakın arkadaş olmalarına rağmen birbirlerinden çok zıt karakterlere sahiptiler.

Mesela Zorlu: çapkın, hayatı yaşamaya bakan, herşeyde gülecek birşey bulan, umursamaz tavırlı,tek veya çok gecelik ilişkiler adamı, Aşkı; tutku,şehvet ve güzel kadınlar sanan biriydi.

Ama Doğan ise çok fazla gülmeyen, işkolik, fazla umursayan ve aşka inanmayan bir adamdı.

Genç adam kahvesinden bir yudum almıştı ki telefonu bir daha çalmaya başladı. Bu sefer arayan teyzesiydi.

Zorlu'nun bu hayatta teyzesinden başka kimsesi kalmamıştı. 2 yıl önce annesi kanserden ölmüştü ve 1 yıl sonrada babası trafik kazası geçirmişti.

Babası zaten tek çocuk olduğundan amcası veya halası bulunmuyordu.

Annesinin de tek bir kardeşi vardı. O da teyzesi Serpil'di. Teyzesi'ni çok severdi. Ama teyzesi eniştesiyle beraber Ardahan'ın bir köyünde yaşıyorlardı. Annesi de Ardahanlı'ydı ama babasıyla evlendiğinde İstanbul da yaşamaya başlamıştı.

Zorlu, aramayı cevaplayarak telefonu kulağın götürdü.

"Alo teyze"

"Alo. Oğlum Zorlu nasılsın, iyi misin?"diye sordu.

Zorlu "iyiyim teyzeciğim. Sen nasılsın, neden aradın?" diye sordu.

Bunun üzerine teyzesi "kısa kes diyorsun yani" dedi.

Zorlu"hayır, teyze çok aramazdın onun için şaşırdım" dedi.

"Hele sen şu sıpaya bak ben senin büyüğünüm. Sen niye aramıyorsun? Şarkıcı oldun bir telefonu çok gördün" dedi sitemkar bir şekilde.

Genç adam"Özür dilerim teyze iş güç "dedi.

Ama işten çok eğleniyor, barlara gidiyor, geziyordu. Zaten konserler bile onun için eğlenceydi.

Teyzesi"tabi tabi neyse özrünü bir şekilde kabul ederim. Senden bir isteğim var" dedi. Zorlu "sen yeterki iste teyzelerin en tatlısı. Ben her istediğini yaparım" dedi. Bunun üzerine Serpil Hanım "ne istersem mi?"diye sordu.

Aşᴋ Vᴀʀ Lᴀɴ!!! (Zᴏʀʟᴜ'ɴᴜɴ Zᴏʀᴀᴋɪsɪ)  TAMAMLANDI√Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin