Aşᴋ Vᴀʀ Lᴀɴ!!! (Zᴏʀʟᴜ'ɴᴜɴ Zᴏʀᴀᴋɪsɪ) TAMAMLANDI√

4. Bölüm👉Evlilik

Medyada ki şarkıyı açın canikolarım😍☺

Genç adamı Devrim'in üstünden zorla çektiler. Zorlu ise "Bırakın beni bu şerefsiz kıza vururken neden ayırmıyordunuz?" diye bağırıyordu ve Zorlu, bu dediğinde sonuna kadar haklıydı.

Bunu duyan Devrim ise "Sana da gününü göstereceğim. Hem bunlar senin yüzünden oluyor. Buraya gelmeseydin bu olanların hiçbiri yaşanmayacaktı. Ayrıca sanane benim kardeşim değil mi? İster vururum ister severim ne hakla karışırsın" diye bağırdı.

Devrim'in bunu söylemesi ile kendini tutamayan Zorlu "Senin kardeşin ise benim de Müstakbel Karım" diyerek bağırdı.

Bunu duyan Erdem Bey, Aydan Hanım, Devrim,  Dalga ve Zorlu da dahil şok olmuş bir vaziyette sessizliğe gömüldüler.

Zorlu, neden böyle bir şey dediğini bilmiyordu. Evet, genç kızla evlenecekti ama istemeyerek ve birkaç ay sonra da boşanacaklardı.

Ayrıca kızla sırf teyzesi istedi diye evlenmeyi kabul etmişti ve kıza bir şey olmasından korkmuştu ama bunu kendine itiraf etmesi zaman alacaktı.

Nasıl olduysa bir an kızı sahiplenmek istemişti.  Ve Müstakbel Karım demişti.

Ardahan'a geldiğinden beri tuhaf davranışlar sergiliyordu. Dalga ile alakalı konularda.

 Dalga ise ilk önce şok olmuş ama sonra dün adamın üstüne düştüğünden beri Zorlu'nun gözü'nün önünden gitmediği, çok hayal ettiği için beyninin ona bir oyunu olduğunu sandı.

Ancak Metin Bey'in "Evet, Erdem kızını Zorlu'ya istiyoruz. Burada olacak olan dedikodulardan kurtulmanız için ve...Devrim'e bakıp konuştu "...oğlunun kızına  iyi davranmayacağını bildiğimizden ve de kızını üniversiteye de bu olanlardan dolayı göndermeyeceğinizi biliyoruz. Bundan dolayı kızını Zorlu'ya istiyoruz buraya da bunun için gelmiştik. Köylü'nün ağzını ancak bu şekilde kapatabiliriz"deyip Erdem Bey'in cevabını bekledi.

 Öte yandan Dalga, bu olanlara inanamıyordu.  Kalbi öyle hızlı atıyordu ki sesi'nin dışarıdan duyulmasından korkuyordu.

 Zorlu Karakaya ile evlenmek diye düşündü. Rüyası'nda bile bunu görmezdi. Yani o kadar sıra dışı bir şeydi.

 Zorlu'nun sesi ile düşüncelerinden sıyrıldı. Genç adamın dedikleri ile kendini ağlamamak için zor tuttu.

 O kimse'nin yanında ağlamazdı. Hep köşelerde kimse'nin görmeyeceği yerlerde ağlardı. Belkide bunun için duygusuz sanırlardı genç kızı.  Birisi'nin yanında ağlarsa utanırdı. İşte Dalga, böyle değişik bir kızdı.

 Zorlu "Bunu yapmamın nedeni teyzemin ısrarı. Yoksa sizin bu çirkin, erkek gibi giyinen, iticilikte derece yapmış kızınızla gerçekten de kendi isteğimle evleneceğimi düşünmemişsinizdir. Umarım! Sonuçta ben kim o kim. Zaten birkaç ay sonra da boşanırız. Merak etmeyin sokağa  atmam bir ev tutup biraz da para veririm sonra da herkes kendi yoluna" dedi.

Bunları söylerken Dalga'ya bakıp söylemişti ama Dalga, dolmuş gözlerini saklamak için yere bakmıştı. 

Zorlu, bilseydi bu sözleri söylediği için ilerde çok pişman olacağını asla söylemezdi.  Eğer, bilseydi Dalga'nın kırılmış kalbi'nin onarılmasının zor olduğunu asla kırmazdı.

  Ama işte olan olmuştu.

# 2 Saat Sonra#

2 saat sonra Zorlu ve Dalga'nın nikahları kıyılmış, Zorlu'nun eniştesi Metin tarafından Kars'a getirilmiş ve şu anda uçakta yan yana oturuyorlardı.