~ON ÜÇ~

179 27 73
                                        


"Günaydın prenses..."

Zorlukla açmaya çalıştığım gözlerimi sıkıca kapatıp tekrar açmaya başladığımda gözlerimin yanmasını önemsemedim.

"Gözlerin şişmiş... Saçların... Saçların eskisi gibi..."

Kaşlarımı çatıp bakmayı sürdürdüm. Bana doğru yaklaştığında aynı odada olmaktan bile iğrenirken yakınımda olması vücudumun kasılmasına neden olmuştu. Yere çömelip gözlerimin içine bakmaya başladı. Bu hâlden rahatsız olup yüzümü çevirdim.

"Niye bakmıyorsun yüzüme!"

Kaşlarımı daha fazla çatıp konuşmaya başladım.

"Sana bakmayı ziyan sayıyorum!.."

Yüzümü kavradığında kendimi geriye doğru itmeye başladım.

"Bak bana!"

"Bırak beni! Defol!"

Yüzünü bana doğru yaklaştırdığında suratına tükürdüm. Edepsiz!

Pis kahkahası eşliğinde eliyle yüzünü silmeye başladı.

"Aynısın..."

Kaşlarımı çatıp yerimde dikleştim.

"Karın ağrını söyle! Seninle aynı ortamda bulunmak istemiyorum!"

"Seni sev-"

"Konuş!"

"Derdim sensin prenses..."

Bir hışım başımı kaldırdığımda onun midemi bulandıran yüz ifadesi ile karşı karşıya geldim. Yüzümü ondan çevirip etrafımı incelemeye başladım.

Duvarları belli belirsiz yazılarla dolu kirli bir odanın içerisindeyim. Gözlerimi duvarlardan çekip yere bakmaya başladım. Cam kırıkları...

"Koray Karahan..."

Yüzümü hızla yerden çekip ona baktım. Kaşlarını kaldırmış hâlde bana bakıyordu.

"Çok mu seviyorsun onu?"

Gözlerim yanmaya başladığında fark ettirmeden burnumu çekmeye başladım. Onun karşısında güçsüz gözükmek istemedim. K-koray...

Yanaklarımın kaşınmasıyla dişlerimi birbirine bastırıp gözlerimi kapattım. Göz yaşlarım süzülmeye başlamışlardı...

"Su!"

Gözlerimi açıp ona baktım.

"Uzak dur benden! Sevdiğimden..."

Hızla elini saçından geçirip bir hışım arkasına döndü.

"Çok akıllı kızsın Su Korkmaz..."

Kaşlarımı çatmış hâlde dudağımı aralayacağım vakit hızla kapıya ulaşıp dışarı çıktıktan sonra sertçe kapıyı kapattı. Ne işlerin içindesin sen!

KORAY'DAN

"Abi..."

Masaya yasladığım kollarımın üzerinden başımı uzaklaştırdım.

"Söyle Fuat..."

Sıkıntılı hâlde nefes verip konuşmaya başladı.

"Abi... Bu Egemen Soysal..."

Kaşlarımı çatıp dudağımı araladım.

"Devam et!"

Yerinde dikleşip boğazını temizledikten sonra konuşmaya başladı.

KOD: HUZURHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin