Minho evde dinlendiği bir haftanın ardından okula gelmişti. Jisung'u göreceği için içinde bir mutluluk vardı.Sadece kuklasını göreceği için mutlu olduğuna kendini ikna ederken sınıfa girdi. Jisung'un kendi sırasında oturup telefonuyla ilgilendiğini görünce mutlu olmuştu.
Yüzünde istemsizce bir gülümseme oluşurken sincap kafasını kaldırmış Minho'yla göz göze gelmişti.
Hafif bir şekilde gülümseyip telefonuna geri döndüğünde Minho bu tavrı soğuk yapmış gibi algılamıştı.
Altı üstü 1 hafta yoktu ve yeni arkadaşı ondan sıkılmış mıydı? Bu nedenle yüzü düşerken sırasına gitti.
Sınıftan birkaç çocuk yanına gelip ona geçmiş olsun deseler de o gözünü Jisung'tan çekemiyordu.
"Kendine gel" dedi içinden. Jisung'a bu kadar bakması normal değildi. Gözünü ondan alıp önündeki cama çevirdi.
Okulun bahçesinde endişeyle bir şeyler arayan çocuk dikkatini çekmişti. Ondan küçük görünüyordu.
Gerçi bu okulda herkes ondan küçüktü ama bu çocuğun alt sınıftan olduğu belliydi.
Çocuğun hareketleri dikkatini çektiği için izlemeye başlamıştı. Olduğu yerde anormal bir şekilde durduğunu fark etti.
Normal bir insan bunu fark etmeyebilirdi ama Minho kuklacıydı. Duyuları ve hisleri insanlardan daha kuvvetliydi.
Ve Minho o çocukta bir şeyler olduğunu fark etmişti. Gözleri bir anlığına kırmızıya dönmüş gibi gelmişti. Belki mesafeden dolayı yanlış görmüş olabilirdi.
Çocuğu camdan izlemeye devam ediyordu. Bir banka oturup gözlerini kapattığını görünce hislerinden emin olmuştu.
O bir kuklacıydı ve ilk defa görüyordu. Kuklacılar genelde kuklacıları tanırdı. Birbirlerini görünce anlarlardı. Ama bu çocuğu ilk defa görüyordu.
Jisung'un bahsettiği "Kuklasına aşık olan kuklacı" kitabının kütüphaneye nasıl gittiği böylece çözülmüş olmuştu. Belki de hala çözülmemişti.
Bunu bahçedeki çocuğa sormadan öğrenemezdi. Bu yüzden zil çalmadan ve çocuk bahçeden gitmeden onu yakalayabilmek için aniden ayağa kalktı.Tüm bunları yaparken onu izleyen Jisung'u fark etmemişti. Jisung Minho'yu uzun süredir çizmediği için onu çizme kararı almıştı ama bir anda kalkıp gittiği için çizimi yarım kalmıştı.
Minho hızla merdivenlerden inip bahçeye ulaştığında bankların olduğu tarafa ilerledi. Gözleri kapalı bir şekilde oturan çocuğun yanına oturmuştu çok ses çıkarmadan.
Çocuk yanında birinin varlığını hissedince kuklasının beyninden çıktı ve gözlerini açtı. İnsanlarla uğraşmayı sevmediğinden ayağa kalkıp kaçmayı planlıyordu.
Minho çocuğa karşı "İnsanların ortasında böyle şeyleri yapmamalısın." dediğinde planları suya düşmüştü.
Sorgulayan bakışlarla Minho'ya dönmüştü "Neyleri?" diyebilmişti sadece. Minho gülüp elini uzattı.
"Minho ben Lee Minho. Kuklacılar Lee know da der." Çocuk Minho'nun kuklacı mı yoksa kuklacıları taklit eden bir insan mı olduğunu bilmiyordu.
Bu yüzden salağa yatma taktiğini kullanacaktı "Kuklacı ne?". Minho ona nasıl kanıtlayacağını düşünürken direkt göstermenin kolay olacağını düşünmüştü.
Bu yüzden bir süreliğine Jisung'un beynine girmeyi düşünmüştü. Havada kalan elini indirirken Jisung'un beynine girmişti.
Kırmızıya dönen gözleri karşısındaki çocuğu ikna etmişti.
![](https://img.wattpad.com/cover/245677593-288-k782560.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Puppeteer
Fanfic» İnsanların haberi olmadan insanlarla beraber Dünya'yı paylaşan kuklacılar yaşamak için kuklaya ihtiyaç duyarlar. Kuklacı Minho, tek arkadaşı dışında kimseyle konuşmayan ve anksiyetesi olan Jisung'u kuklası seçer. Peki bundan sonra ne olacaktır? ...