6

3.1K 480 204
                                    


   Öğle arasının bitiş zilinin çalmasıyla Jisung ve Felix kuklacılar hakkında bilgi aramayı bırakıp sınıflarına gitmişlerdi.

  Jisung ne olur ne olmaz diye "Kuklasına aşık olan kuklacı" kitabını yanına almıştı. Kitap dikkatini çekmişti.

  Geriye kalan derslerde heykel çocuğu çizmekle uğraşmış zil çalınca da evine gitmişti.

  Her an diken üstündeydi. Zihninde ona istediği her şeyi yaptırabilecek biri bir anda belirebilirdi.

  Tahmin ettiği gibi de oldu. Son resmini duvara asıp yatağına oturduğunda vücudunun hafiflediğini hissetmişti. Hemen aynanın karşısına geçti.

  "Selam çikolatam"

  Jisung duyduğu cümleyle gözlerini devirmişti. Minho Jisung'un beynine girse de etrafa onun gözünden değil kendi gözünden baktığı için bu hareketini sadece hissetmişti.

Bunun için güldü.

"Ne gülüyorsun be" Jisung'un atarlanmasıyla kesmeye çalıştığı salatalığı kenara koydu.

  "Çok tatlısın ona gülüyorum." Jisung duyduğu sözle gerilmişti. Bu kuklacı kendisine mi yürüyordu?

  "Evlenmeden olmaz." Aklına gelen ilk şeyi söylediğine pişman olmuş dudağını ısırmıştı.

Minho olayın eğlenceli olmaya başladığını fark ettiği için salona ilerleyip koltuğa oturmuş gözlerini kapatmıştı.

  Jisung'un gözünden çevreyi gördüğünde Jisung'un aynadaki yansımasını görmeyi aklına getirememişti. Çok tatlı görünüyordu.

Konuyu toparlamalıyım diye düşündü.

"Aynanın kenarlarındakiler altın rengine boyanmış gümüş mü yoksa direkt altın mı?" Sorduğu sorunun saçmalığını fark edip alnına vurmuştu. İyi bok yedin Minho diye düşünmeyi ihmal etmemişti.

  Jisung kuklacısının kendi gözlerinden dünyayı görebildiğini önceden bildiği için çok gerilmemişti. Hatta gerilmek yerine sorduğu soruya gülümsemişti.

  Minho'nun gözü bir süre o gülümsemeye takılı kalmıştı. Bu çocuğun her hareketi onu neden bu kadar etkiliyordu ki?

  "Merak ettiğim soruları cevaplayabilir misin?" Minho Jisung'un konuşmasıyla kendine geldi ve başını salladı. Jisung'un bunu görmediğini hatırlayıp ağzıyla tekrardan onay vermişti.

  "Öncelikle 'Kuklasına aşık olan kuklacı' kitabını hiç okudun mu?" Aklına gelen en mantıklı soru buydu.

"O kitabı okumayan kuklacı yok denecek kadar az ama o kitabı insanların okuyabileceği tek bir yer var sen nereden biliyorsun?"

  Jisung'un bahsettiği kitap kuklacıların ders kitabı gibi olduğu için Minho şaşırmıştı. Kuklacı ve kuklasının arasında geçen aşkı konu alıyordu o kitap ve her kuklacıya kukla okulunda 'bu kitapta olanlar tamamen yanlıştır' adı altında okutulurdu.

  "Okulun kütüphanesinde buldum ve seni araştırmak için okumaya başladım." dürüst bir cevap vermişti Jisung.

  Minho bunu demesiyle çok şaşırmıştı. O okulun kütüphanesinde o kitabın olmasının imkanı yoktu.

   Aslında iki ihtimal vardı. 1. ihtimal okullarında bilmedikleri bir kuklacı vardı ve kitabı orada unutmuştu, 2. ihtimal de okul, kitabı müzeden çalmıştı.

Puppeteer Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin