Hüngür şakır ağlarken odaya Anıl girdi.
"Niye ağlıyorsun lan?"
Peçeteme sümkürüp ona döndüm.
"Your Lie in April¹ izledim"
Bana 'akıl almaz bu' bakışı attı.
"Anıl artık piyanistlere zaafım var. Ama Kousei gibi olmasın"
Neden bahsettiğimi anlamıyordu. Anlamasına gerek de yoktu.
"Sana dram izlemeyi kesinlikle yasaklamalıyım."
Orta parmağımı göstererek peçeteme tekrar sümkürdüm.
"İğrençsin."
Onu umursamadan yeni bir peçete aldım.
"Anıl, bir isteğim var."
"Ağlamanı durduracaksa.."
"Klasik müzik dinlemeye gidiyoruz. Hemde şimdi."
"Ne?"
"Git en yakın tarihe bir bilet al. Klasik müzik dinleyelim"
"Neden?"
"Lütfen!"
Beni umursamadan çalışma sandalyeme oturdu. "Kendin git"
"Annem sensiz izin vermez!"
Bu arada, Anıl üvey ikizim. Nasıl üvey ikiz oldunuz derseniz.. Yaşıtız ve üvey kardeşiz. Yaşıt olduğumuz için birbirimizi ikiz ilan ettik. Çocukluğumuzdan beri beraber olduğumuz için iyi anlaşıyorduk
"Bana ne?"
İyi anlaşıyorduk.
"Ya Anıl! Senin gününde de bulaşıkları ben yıkarım"
"Tamam hazırlan çıkalım. Ben annemden izin almaya gidiyorum"
"Lan bilet bulucaz önce. Nereye gittiğini sanıyorsun? Klas bir yere gidiyoruz!"
"He, para mı vericez bir de? İki gün yıkarsın"
"Tamam tamam!"
Başlangıç tarihi;
1) Your Lie in April, mangadan uyarlanmış bir anime olup bir piyanistin hikayesini ele almaktadır. Dram, romantizm ve müzikal türündedir. Netflix'te var.
