Medya- Gürkan
"Kaç yaşındasın?"
"23, sen?"
Aramızda çok yaş farkı da yok. Evlenmemize mani olmaz, aileler onaylar.
"21, ama daha küçük gösteriyorum"
Bunu belirteyim belki beni över."Evet" dedi kısaca. Güzelsin falan da de, artık birbirimizin helaliyiz.
Utanma benden."Ne zaman piyano çalmaya başladın?"
"8 yaşındaydım."
"Çok küçüksün" dedim şaşkınlıkla.
"Aslında geç bile kaldım. Çocukluğunu adamadan başarılı olamazsın, annem bunu söylerdi hep"
Kaşlarımı çattım. "Tüm çocukluğun piyano başında mı geçti? Yazık! "
"Tüm çocukluğum değil ya, ama annem çok çalıştırırdı. Bizde ana mesleği piyanistlik." Dedi son cümlesinde oturuşunu düzelterek.
"Ana mesleği mi? Annen de mi piyanist? Birgün duymak isterim"
Durdu. "Artık çalmıyor."
Kurcalarsam özele girer mi? Girer. Ama kurcalamadan nasıl duracağım?
Ağzımı açıyordum ki eliyle beni durdurdu. "Bu konu hakkında konuşmayalım."
Başımla onayladım. "İsminin anlamı ne?"
Sorduğum soruya bak. Vefa çocuğun ismi. Sanki bilmiyorum.Neyse kara cahil gibi davranayım bari.
"Vefa, sevgide bağlılık demek. Biliniyor genelde ama?" dedi.
Aynen ya, vur yüzüme cahilliğimi.
Bende biliyorum ama öyle çıktı bir anda ağzımdan işte!"Benim ismimi de sor. Benimkini sor diye söyledim"
Ayak üstü yalan söylemede ustayım. Ama bu yalan çok saçma oldu. Usta değilim, bunu yalancılara yapamam."Peki, seninki ne demek?"
"Çok tutkun, aşk çılgını demek."
Sana olan tutkumun bağlılığı buradan geliyor. İsmimde var bir kere!
Bir şey demedi. Demesini de beklemedim çünkü ne diyebilirdi?
"Kardeşin var mı?"
Yakında kimlik fotokopisi falan isterim işime kolaylık olsun. Nikah dairesine gitmek için."Yok, tek çocuğum. Senin?"
"Üvey ikizim var bir tane. Anıl, tanışmıştınız"
Kaşlarını çatıp bir süre idrak etmeye çalışıyordu. "O nasıl oluyor?"
"Üvey kardeşiz biz ve yaşıtız. O yüzden kendimizi ikiz ilan ettik."
Başını salladı yavaşça. Mantık arıyordu ama yoktu. Bulamazsın ki, bunu yaptığımızda 9 yaşındaydık.
"Kardeşinin olması güzel olmalı"
Onayladım. Ama ballandıra ballandıra anlatmadım. Şimdi belki o da ister üzülür falan. Hiç gerek yok.
Böyle de düşünceli biriyim.
"Neden keman çalmak istedin?" dedi. Hm, düşüneyim.
"Çünkü merakım vardı"
"Ama seninle ilk tanıştığımızda piyanoya daha ilgili görünüyordun"
"Evet ama piyanonun siyah tuşlarının çalındığını bu sene öğrendim ben. Siyah yerleri süs sanıyordum. Emin ol öğrenemezdim. Hem birgün bir piyanistle beraber çalmak isterim."
"Ouw, sen baya cahilsin piyano konusunda"
"Ayıp oluyor ama!"
Güldü. Çok güzel gülüyor arkadaşlar. İlk görüşüm bu, daha çok gülmesi gerek.
Dünya barışı, insan psikolojisi için. Bencilce düşündüğümden değil.Gürkan tam hayalimdeki gibi olmadı. Kumraldı benim kafamda. Ama ona uygun birini bulamadım. Neyse şimdi ben derse gireyim.
Çıkınca bir bölüm daha atarım.