Bir Winchester'ın Kızı

10.Bölüm

Sam'in Ağzından•

"İrena?" diye fısıldadım sessizce.

"İsmini nereden biliyorsunuz?" diye sordu Lisa.

Aman Tanrım. Gözlerimi Dean'e çevirdiğimde, o da bana bakıyordu. Onun gözlerindeki telaşı görebiliyordum, normalde iyi saklasada şuan içtiklerinin etkisiyle bunu pek iyi başaramıyordu muhtemelen. Dean konuşmayınca ben konuşmayı seçtim. Masanın üstündeki çerçevenin süsü dikkatimi çekti "İrena & Lisa" muhtemelen doğum sonrası çekilmiş bir fotoğraftı.

"Çerçevenin kenarındaki süste yazıyor" deyip gülümsedim. "Telaffuzu zor bir isimmiş, neden seçtin?" diye ekledim. Umarım Cass bu işin içinde yoktur.

"Hastanedeki doktor ona bu ismin çok yakışacağını söylemişti. Aslında bir amerikan ismi olmasada, hoşuma gitti işte. Bilirsin."

Dean hala 'kızına' bakıyordu. Daha kaç kere baba olacaktı?

"Lisa...." dedi sessizce.

"O geceyi hatırlıyor musun?" diye sordu. Pekala bunu beklemiyordum.

Lisa kafasını öne eğdi. "Dean, aslında... bireysel algılama. Ancak hayatımda seninle olan tüm kısımı sadece izlemişim gibi hissediyorum. Yani, bilmiyorum. Sam'in gidişi senin bana gelişin. Daha sonra, ben değilmişim gibi." Kafasını kaldırdı.

"Ele geçirilmiş gibi." dedi.

Ne yani? Ben gittiğimden beri bir melek Lisa ile mi birlikteydi?

"Dean, bunu konuşmalıyız." Dean gözlerini, Lisa'nın gözlerine sabitlemişti.

"Bir sorun mu var? Bakın, Dean ona babalık yapmanı istemiyorum! Onu benden de alamazsın. Sadece ondan haberin olmasını istiyordum, hepsi bu!"

"Lisa bak, bu daha önemli bir konu. Konuşmalıyız" dedim.

"Lisa da gelecek." dedi Dean.

"Bundan emin misin?" tamam, Lisa bizim yaptığımız işi biliyor olabilirdi. Ancak şeytan ve melek olaylarını kaldırabilicek miydi?

"Elbette eminim!" diye bağırdı Dean.
İrena'dan mıyıklamayalar gelmişti. Lisa onun yanına gidip saçını okşadı.

"Şştt tamam. Uslu bir kız ol." Bir süre sonra tekrar uykuya dalmıştı. Dean sanki, şuan evde olan İrena'yla vakit geçirememişliğini? bu İrena'yla geçirmek istermişcesine sadece izliyordu.

"Dışarıya çıkıp da konuşalım mı? İrena'nın uyanmasını istemem. Uykusunu alamayınca gereğinden fazla vahşi olabiliyor." deyip yüzüne masum bir gülüş yerleştirdi Lisa.

"Bizim de bir oda tutmamız gerekecek. Bir oda tutalım, ve orada konuşalım olur mu?" diye ortaya bir fikir attım. Dışarıdaki gürültüyü çekemezdim.

Aşağıya inip danışmadan bir anahtar alıp, tekrar Lisa'ların odasına çıktım. Kapıyı açtığımda, Lisa, Dean'i önüne almış bir bıçağıda boğazına dayamıştı.

"Lisa?" dedim sessizce. Yalnızca Lisa olmasını umuyordum. Ardından Lisa gözlerini açıp kapadı ve, siyahtı.

"Seni orospu çocuğu!"

"Lisaya laf atma, Sam. Ben daha yeni geldim." deyip gülümsedi. Ancak bu, Lisa olmaktansa daha farklıydı. Olması gerektiği gibi, daha kötü.

"Şimdi izin ver, İrena ve Dean'le gideyim, mutlu bir aile tablosu çizelim ha?"

Ardından başımı arkasında bir ağrı hissettim, kapının eşiğinde durmanın zararları diye geçirdim içimden. Kendimden geçmeden, bir de içeri sürüklenmiştim.