4.Bölüm ''Akşam Yemeği''

11.9K 846 215
                                    

'' Adi köpek! Siktirdin gittin Van'a, bir de paramı mı harcıyorsun ulan!!'' Babam hala bana saydırırken karanlıkta ilerlemeye başlamıştık. Yanımda Baran gülmemek için zor duruyordu. Babam tüm karizmamı çizmişti yeminle. Gerçi Baran'a söylediklerimi düşünürsek pek bir karizma kalmamıştı ortada. Derin bir iç çektim.

Ah ah, Turgut görüyor musun başına gelenleri...

''Babacığım, beş kuruşsuz kaldım..'' parmaklarım ağrıdığı için poşetlerin birazını bileğime doğru kaydırdım. ''Parasız pulsuz kalınca da ben de dedim madem kart açık, neden yıllık alışverişimi yapmayayım ? Mazallah aç susuz kalırım buralarda.'' Ciddiyetsiz sesimle telefonun diğer tarafındaki adamın sinirden kıpkırmızı olduğuna emindim. Elli küsür yaşlarındaki adamla resmen alay ediyordum. Evden kovmakta çok haklıydı muhterem bey babam.

''Geber şerefsiz herif!'' babam son sözlerini söyleyip yüzüme telefonu kapatmıştı. Eh yine iyi konuşmuştuk. Canım babam nasıl da güzel seviyordu beni.

''Babanın sana karşı tutumuna bayıldım.'' sırıtarak yüzüme bakıyordu. ''Imm, mükemmel .'' Baran öyle bir ımm demişti ki yutkunmadan edemedim. Bu hormonlarım yerinde dursalar iyi olurdu. Yıllarca çalışmamışlardı, şimdi de çalışmasalar bir yerleri şişmezdi.

Benim acilen bir sigaraya ihtiyacım vardı. Bu kafa iyi değildi arkadaş. Van'ın havasında mı suyunda mı bir şey vardı da yapmadığım şeyler yapıyordum. Kafamı yürüdüğümüz karanlık yola çevirdim kendimle savaşırken. Belli aralıklarla sokak lambaları vardı ama her yeri aydınlatmaya yetmiyordu. Yol kenarındaki tarlalar ve tek tük evler vardı. ''Bilmemm mii?'' adımlarımı hızlandırdım. ''Kim bayılmaz ulan bu tipe?'' elimle yüzümü gösteriyordum. Baran kafasını bıkmış şekilde iki yana salladı.

''Beni sinir etmek için yavşak yavşak konuştuğunu biliyorum ama toplum içinde yapma böyle şeyler.'' Baran'dan gelen şefkatli sesle şaşkınlıkla kafamı ona tekrar çevirdim. "Buradakiler hoş karşılamaz..." sonlara doğru sesi kısılmıştı sanki kötü bir anı hatırlıyormuş gibi. Beni umursuyor muydu? Sabahtan beri her türlü yavşaklığı yapan beni ? Vay anasını satayım nasıl bir herifti bu böyle?

Ela gözler yeşillerimi buldu, dudaklarındaysa hafif bir gülümseme. ''Bakma öyle, buraya gelenler arasından en adam gibi olan sensin.'' derin bir nefes alıp önüne döndü. Ayağım şaşkınlığımdan dolayı taşa takılırken yere doğru uçuşa geçmiştim bile. Baran hızlıca elini belime atarken yere yapışmaktan beni zar zor kurtarmıştı.

Ben de öküzden hallice olduğumdan zorlandığını görebiliyordum. 1.85 boyum 80 kilomla beni yakalaması bile bir şeydi. Nefes alış verişim hem şaşkınlıktan hem de belimdeki elden dolayı artarken şaftım kayıyordu ufaktan. Sigara istiyordum, gerçekten iyi değildim. Sigara dumanının beynimi bulandırmasını hiç bu kadar istememiştim.

Baran beni yakaladığı hızla geri çekti elini. Boğazını temizledi ve adımlarını hızlandırdı. Yavru ördek gibi peşinden giderken kafam karışmıştı. Yolun geri kalanında sesimi bile çıkarmazken öylece yürüdük sessizlikte.

    ********

Eve geleli yarım saat civarı oluyordu. Saat sekize vurmak üzereydi ve ben daha valizlerimi boşaltmamıştım. Gerçi içinde şu an sadece acil şeyler bulunuyordu. Kargo sitesine girip gönderi takibe baktım. Hala kargolarım Ordu'daydı. İki koca koli gelecekti. Bir koli ful TUS kitaplarımla doluyken diğeri sadece kıyafetti.

Böğürtlenli sigaramdan derin bir nefes çekerken başımı koltuğa yaslayıp dumanı yavaşça tavana doğru bıraktım. Eve gelince sadece market poşetlerini boşaltmıştım. Geri kalanındaysa üç veya dört artık saymayı bıraktığım sigaramı içiyordum. Buraya gelirken böyle hızlıca ev bulacağımı hiç düşünmemiştim.

NEFES BİLE ALMADAN (GAY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin