11. Bölüm "Sik*ş"

14.7K 699 184
                                    

Sabah zar zor belimi doğrulturken artık bu kanepeye küfür edecektim. Adi köpek yine izin vermemişti yatakta yatmama.

Yemin ederim beşinci gündü ve benim belim yok olmuştu. Gerçi uyuyabildiğimden değildi. Kalktıktan sonra uyumuyordum, biraz yanında durup kanepeye geri dönüyordum ya da ders çalışıyordum. Beni odada istemiyordu zaten.

Hızlıca banyoya gittim ve dişlerimi fırçaladım. Kahvaltı yapmaktan nefret etmekle kalmayıp tiksiniyordum hatta. Belki öğlene kadar kahve veya şeker atardım ağzıma. Önlüğümün cebinde her zaman olips bulunduruyordum. Malum tansiyonumuz düşer, bayılır kalırız, ölmeye hiç gerek yoktu. Yüzümü de yıkayıp kapıyı ses yapmamaya çalışarak kapattım. Odanın kapısına gidip Baran'a baktım. Çift kişilik gri çarşaflarla çevrili yatakta yorganı kafasına kadar çekmiş uyuyordu. Uyuması iyiydi.

Hızlıca dolaba yerleştirdiğim kıyafetlerden kalın olanları çıkardım. Soyunurken donuyordum. Soba söneli saatler olmuştu. Hızlıca giyinip aynadaki tipime baktım. Yeşil gözlermin etrafı kırmızı damarlarla çevriliydİ. Amına koduğum uykusuzluğundan bayılıp kalacaktım bir gün. Kumral dalgalı saçlarımı elimle düzelttim.

Hızlıca sobayı da yakıp evden çıktım üstümde montumla. Soğuk beni daha merdivenlerin başında karşılarken zıplaya zıplaya indim merdivenlerden. Donmamak için dansöz gibi kıvırmaya bile vardım şu an. Sağlık ocağına gitmek için evin soluna saptım ve koşar adım yürüdüm.

Donuyordum lannn.

          ******

Önümde kitaplarıma boş boş bakıyordum. Bize müsahade dercesine kalkıp gitmişti nöronlarım. "Beni beni Turgut'unu, nasıl görmezden gelirsin??? " Diye attığım tonlarca taciz mesajlarım çift tik şeklinde duruyordu. Öğlen yemeğine bir saat vardı. Çoktan uyanan paşamız beni görmezden geliyordu resmen. Üstüne onunla kalmayıp çevrimiçiydi ulan!

Kapım çaldığı için "Girin." Dedim somurtarak. Şerefsiz zaten olmayan keyfimi iyice kaçırmıştı.

Önde şerefsiz civciv, arkasında ise yaveri Mehmet vardı. "Allahımmm'' diye isyan ettim ''Keçilerime mukayyet ol rabbim." bıkkın sesimle bana sırıtarak baktı iki gerizekalı.

"Pansumana geldik doktor." dedi şerefsiz civciv sendeleyerek muayene koltuğuna otururken. Yüzümü buruşturdum. Allah canımı alaydı da bunlarla uğraşmasaydım keşke amına koyayım.

"Yüzsüzler. " dedim hırsla Robins patoloji kitabımın kapağını çarparak kapatırken. "Uu birileri mutsuzz" zevzek civciv bana bulaşıyordu. Pansuman yaparken bilerek bastıra bastıra pamukla dövmezsem bana da Turgut demesinler ulan !

''Çıkart lan pantolonunu!'' atarlı atarlı Soner'e yaklaştım. ''Şaka lan şaka.'' dedi geri kayarken. ''Biz buraya konuşmaya geldik.'' eliyle Mehmet'le kendini gösterdi. Yüzünde hala aptal bir sırıtış vardı.

''Sizde galiba önce kaçır, sonra konuş olayı meşhur.'' dedim alayla sırıtıp. Ellerim ceplerimde masaya yaslanmış yüzlerine bakıyordum. Mehmet masanın yanındaki sandalyeye oturup montunu çıkardı. ''Valla ben dedim çıkışta gelelim hasta gelir felan ama bu mal'' diyip civcivi işaret etti ''Sabırsızlandı, biz de gelelim dedik.'' omuz silkip masum masum gülümsemeye çalıştı. Senin anca eben masum olur yaver demek istedim.

Yaslanmayı bırakıp geri yerime oturdum ellerim ceplerimdeyken. ''Ee ne konuşcaz?'' dedim bakışlarım telefonu kontrol ederken. Şerefsiz hala cevap vermemişti bana. Dün 'Jelibon alır mısın' demesini biliyordu ama... Resmen kullanılıyordum amına koyayım.

''Biz Baran'la çocukluk arkadaşıyız. Bundan 2 yıl öncesine kadar da arkadaştık.'' dedi yaver Mehmet. Devam et dercesine kafamı salladım. ''Bitme sebebi de'' eliyle civcivi gösterdi. ''Aha bu şerefsizin Baran'ın kardeşine yan gözle bakması.'' Sonerden itiraz sesleri geldi.

NEFES BİLE ALMADAN (GAY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin