Gece Işığım

Özür Dilerim

Başımın ağrısı şiddetini arttırırken burnumu çektim. Kerem bana cesaret verircesine bakıyordu,ama ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. "Neden gelmedin abi? Neden gelip o saçma töreyi durdurmadın?" Kaan dakikalar sonra ilk defa konuşurken kalbime yüzlerce bıçağın saplandığını hissettim. "Geldim,yüzlerce kez konağa girmeye çalıştım ama babam her seferinde beni gönderdi." Kerem bakışlarını Kaan'a çevirmişti. "Geri kalanı Dolunay anlatsın. Ben kapıdayım." Kerem ayağa kalkarken bende kalkmıştım. Allahın belası yumru her saniye büyürken Kaan'ın yatağına oturdum ve yutkundum. Kerem bizi yalnız bırakmıştı. Hatta ben,Kaan ve Kaan'ın kalbinde yeniden canlanan Pelin aşkı. Yani 3 kişiydik. Birde baş ağrımı sayarsak 4. Koltuklar- tamam sustum. "E-elini tutabilir miyim?" Gözlerine bakmaya korkarken,kısa bi tereddütten sonra iğneli elini hafifçe kaldırdı.

Pozitif bir bulgu.

Elini yakalayıp hafifçe tuttum ve alnımu yasladım. Ona dokunmayı özlemiştim. "Özür dilerim,çok,çok özür dilerim. Beni affetmeyebilirsin. Benden nefrette edebilirsin." Derin bi nefes aldıktan sonra elini oynattı. "Bir dakika sakin olur musun? Bana sadece şu an hayatımda nelerin olduğunu anlat. Sonra kazayı nasıl yaptığıma. Ve neden Amerikadayız?" Titreyen dudaklarımı durdurup ıslattım. "T-tamam. Şu an, evliliğimizin 1.senesi dolmak üzere. Bir oğlumuz-"

"Ne? Daha 12 ay geçmeden çocuk yapıp birde doğurdun mu? 9 ay karnında taşısan evlendikten 2 ay sonra hamile kaldın. Beni iki ay içerisinde nasıl ikna ettin çocuk yapmaya? Doğruyu söyle." Başı ağrımıyor muydu bu adamın? Ayrıca ne iknası! Tamam,sakin olmalıydım. Hafızasını kaybetmişti. Bu hareketleri normal. "9 ay falan taşımadım erken doğum yaptım,yalnızca 5,5 ay karnımda taşıdım. Şu an küvezde ve üst katta kalıyor. Seni ikna etmedim,sen önüne gelenle yatmaya meyilli olduğun için birlikte olduk. Ama sende sperm zayıflığı vardı ve hamile kalmam için tedavi olman lazımdı. Ogün ve Rüzgar beni kaçırdılar-"

"Yavaş ilerle. Bana sadece nasıl çocuk yaptığımızı anlat." Kaşlarım anlamsızca kalkarken hafifçe gülümsedi. Bu,yalnızca 2 saniye sürmüştü. "Yani,detaylara girme."

"Baya zor uğraşlardan sonra hamile kaldım,ama sen buna inanmadın. Beni az da olsa hırpaladın ve bebek,etkilendi. Erken doğum yapmak zorunda olduğum için buraya geldik. Birde çift vatandaş olması için." Gözlerini daldığı noktadan bana çekti. "Seni seviyor muydum?" Başımı aşağı yukarı salladım. "Evet,birbirimizi çok seviyorduk. Ben sana üniversiteden aşıktım,sende evlendikten 2 ay sonra aşık oldun."

"Peki neden kaza yaptım?" Dudaklarımı yeniden ıslattım. "Bilmiyorum. Yani,kavga etmiştik. Ve 2 gündür konuşmuyorduk. Aksel'in yanındayken bi anda kaza haberini aldım ve işte burdayız." Kaşları kalktıktan sonra soracağı soruyu bekledim. Tahmin etmek o kadarda zor değildi. "Aksel kim,ve ne kavgası?"

"Aksel oğlumuz oluyor. Sen gece eve geç gelmiştin ve bende yemek yapmamıştım. Zaten doğumda kan kaybetmemden ve erken doğum olmasından dolayı ağrılarım çok fazlaydı. Sende yemek olmadığını görünce,biraz çenemi sıktın. Ama bendede suç vardı kalkıp sana imada bulundum. Bide sen 4-5 çocuk istedin ben Aksel yeter dedim bu da var tabii." Gözleri şaşkınlıkla açıldı. "4-5 çocuk ku? Doğulu muyuz biz ne 4-5'i?" Kahkaha atmamak için dudaklarımı birbirlerine bastırdım. "Yani doğulu olabiliriz ama 4-5 çocuğun doğuyla ilgisi yok değil mi mesela ben 2 kardeşim. Sen tek çocuksun. Fazla çocuk yapmanın tek mantıklı cevabı ya zevktir,ya da çocuklara olan sevgidendir. Ben çocuklara olan sevgimden dolayı öyle demişimdir muhtemelen." Minik kahkaham ağzımdan çıkarken derin bi nefes aldım. Normale dönüyordu sanırım. "Şey,ben.. Sana zarar verdim mi? Yani manevi açıdan?" Başımı iki yana salladım. "Sen dünyanın en iyi kocasısın." Dudaklarını kemirmeyi bırakıp gülümsedi. "Umarım öyleyimdir." Hafifçe gülümsedim. En azından Pelin diye sayıklamıyordu. "Pelin'i tanıyorsun değil mi?" Hay benim dilime eşşşek arıları soksun! "Tanımaz mıyım onu. Evlendikten sonra yakamızı bırakmadı. Sen bile onu evden kovdun." Gözleri kocaman açılırken doğrulmaya çalıştı,yeniden. "Olamaz,çok üzülür. Kalbi kırılmıştır şimdi. Zaten yeterince ona zarar verdim. Allah beni kahretsin! Neden öyle bi şey yaptım!"