KOMŞU KIZI

8.BÖLÜM

Oy ve yorum yapmayı unutmayınız.

Keyifli okumalar...

Neymiş efendim adım çıkacakmış mahalleli tarafından görende bir şeyler yaptım sanacak. Arkadaşımın evine gidiyorum bunda konuşulacak ne olabilir ki.

Karaca takma kafana umursama o kızın dediklerini. Kendi kendime konuşup yürürken sokağın ortasında durmuş Cihad'ı duvara yaslanmış sigarasını içerken görmüştüm. Bakışlarını bana çevirince görünüşü pek iyi gözükmüyordu suratında bir yorgunluk vardı. Nasılsın diye sorsam mı? Evet Karaca adam sana iyiyim mi desin bu iki hafta içinde yaşadıkları hiçte kolay değildi. Sevdiği kadın tarafından ihanete uğramış ondan ayrılmıştı bu kim için olursa olsun çok ağır bir yüktü.

Ama böyle de durup yanından geçip evine giremezdim ki. En azından bir selam vereyim,"Selamınaleyküm." Deyip ona doğru yürüdüğümde,"Aleykümselam." Deyip sigarasını yere atıp ayağıyla söndürürken izmariti yerden alıp yanında duran çöp kutusuna attı. Birkaç adım atmıştım ki arkama dönüp,"Sen iyi misin?" Diye sordum. Böyle gidersem içim hiçte rahat etmezdi.

Derin bir nefes alıp verirken,"İyiyim Allaha şükür." Dediğinde yüzündeki o yorgunluk sesinde de vardı. Aşk acısı çeken birisine nasıl davranmam gerektiği hakkında hiçbir fikrim yoktu. Üniversitedeyken yurtta kalmadığım için okuldaki kızlar yurtta geçen olayları bana anlatır bende şaşkınlıkla onları dinlerdim aşk acısı çeken iki günde bir olurmuş orada ama şimdi bir erkeğe nasıl yaklaşmam gerektiğini bilmiyordum. Hele ki o kişi Cihad'sa.

"Benimle konuşmak ister misin? Yani böyle konularda pek tecrübem yoktur. Yapabileceğim tek şey yanında durup seni dinlemek olacak." Nefes almadan konuşmamı bitirdiğimde Cihad'ın yüzünde hafif bir tebessüm görmüştüm."İyiyim ben Karaca sen Elif'in yanına git." Bir şey söylemeyip eve doğru gittim ve kapıyı çaldım.

"Mesaj atalı kaç dakika oldu nerede kaldın sen?" Ayakkabılarımı çıkarıp terlikleri giydiğimde,"Geldim işte." Deyip salona geçtik. Lale teyze koltukta oturmuş beni gördüğünde,"Hoş geldin Karaca kızım nasılsın?" Bugün herkesin suratı bir düşüktü anlaşılan olaylar ilk günki gibi sıcaktı."İyiyim Lale teyze ama sen pek iyi gözükmüyorsun." Lale teyze camdan kafasını eğip dışarıya bakarken,"Nasıl olayım kızım Cihad'ım bu olanları hiç hak etmedi." Her anne gibi oğlunun mutlu olmasını istemesi hakkıydı.

"Ah yok mu o Ebru yellozu mahfetti benim gül gibi oğlumu." Koltuğa oturduğumda,
"Size de aşk olsun bana neden söylemediniz ama ben anladım bir şeylerin ters gittiğini benim kız benden bir şeyler gizliyordu az üstüne gidincede hemen döküldü. Allahıma şükürler olsun bizi yolun en başından geri çevirdi." Elif'e baktığımda o koltuğa yaslanıp kollarını birbirine doladı.

"Ne yapayım,ben öyle bir şeyleri gizlemede pek iyi sayılmam hele konu abimse hiç saklayamam. Zaten abim benimle konuşmuyor anneme söyledim diye." Sona doğru sesi kısılırken bu duruma pek bir üzülmüş gözüküyordu.

"Mahalleden taşnıyorlarmış Cihad'ım olmasaydı ben onları rezil ederdim de konuyu kapatın diyor başka da bir şey demiyor."

"Tamam anne sus lütfen şimdi abim gelir, duyacak seni." Lale teyze iki kolunu birleştirip koltuğa iyice yaslanınca,"Ben oğluma helal süt emmiş bir kız elbet bulurum. Kız bizim köyden mi bulsam ben?" Elif ayağa kalkıp kolumdan tuttuğunda,"Evet anne git yarın bir kız bul  hemen düğününüde yap için rahat oturursun burada. Tövbe tövbe millet deliye biz aklıya hasretiz. Hadi sen de gel kahve yapıp çardakta içelim." Mutfağa gidip on dakika içinde kahve ve yanına atıştırmalıklar koyduğumuzda ben tepsiyi almıştım.

"Tamam sen git ben de anneme kahvesini veriyorum."

Çardağa giderken orada oturan Cihad'ı gördüm.Tepsiyi masaya koyduğumda,
"Bilseydik sana da kahve yapardık." Dediğimde Cihad tepsiden kahveyi alıp,"Kendine yeniden yapsın." Deyip kahvesinden bir yudum içti. Anlaşılan Elif ile araları biraz çekişmeli geçecekti.