▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎
Karanlık sokağı aydınlatan tek şey, uzaktan yansıyan sokak lambasının aradan sızan ışık kırıntılarıydı. Dar yol, gecenin sisli karanlığına terk edilmişti. Çöpleri karıştıran kedilerin aralarında verdikleri dişli çekişmenin dışında ses duyulmuyordu. Sokağın iki ucunda bakışan insanlar ilk olarak görsel açıdan birbirlerini tanımaya çalışıyorlardı. Özellikle çete üyelerinin Taklitçi'ye bakışları meraktan çok hayranlık duymaktan doğan bir bakıştı. Gece gündüz hikayelerini dinledikleri kahramanı karşılarında görmek, heyecandan kasılmalarına neden oluyordu. Bu yüzden sessizce Selim'in onları Taklitçi'yle tanıştırmasını beklediler.
"Sizi Taklitçi'yle tanıştırayım arkadaşlar. Yeni lideriniz. Yola birlikte devam edeceksiniz."
Deniz olduğu yerden kıpırdamadan karşısındaki insanların tepkisini ölçtü. Beş kişi olmalarına rağmen düşündüğünden güçlü duruyorlardı. Bu insanlarla çok şeyi başarabileceğine dair inancı büyüdü. En azından denemeye değerdi. Kendisi gibi farklı olan bu insanlarla aynı amaç için savaşacak olmak yalnız kalmayacağını hissettiriyordu ve bu his onu mutlu etmişti.
"Merhaba Taklitçi. Ben Yiğit. Namı diğer Düş Kapanı. İnsanların rüyalarını ve düşüncelerini kontrol edebildiğimden dolayı bu adla tanınırım. Tanıştığımıza çok memnun oldum. Seninle olmaktan onur duydum." diyerek öne atılan kişi kısa boylu minyon bir yapıya sahipti. Kızıla kaçan siyah saçları vardı ya da karanlıktan dolayı öyle görünüyordu. Gözlerinin rengini anlamak zordu fakat sevimli bir görünüşe sahipti. Kot ceketi ve altına giydiği siyah tişörtüyle -karanlıkta siyah görünüyor- kombinlediği siyah dar paça pantolonu sevimli ifadesini gizlese de yüzü sempatik duruşunu gözler önüne seriyordu. Yeteneği de oldukça etkiliydi.
"Ben de Serdar. İnsanları güzel dövdüğümden dolayı Savaşçı olarak da adlandırılırım. Tanıştığımıza sevindim."
Zoraki konuştuğunu düşündüren donuk çocuk, yaklaşık bir yetmiş beş boylarında, yapılı bir görünüme sahipti. Siyah olduğu anlaşılan saçları kısa ve havaya dikilmişti. Kaslı kollarını gizleyen fermuar detaylı deri bir ceket giymişti. Siyah dar paça pantolonu, zayıf bacaklarını daha ince gösteriyordu. Yüzünün donuk duruşu görünümünü iyice güçlendiriyor, karşısında bakan insanın yüreğine korku salıyordu. Görüntüsünde zarifliği ve yumuşaklığı yansıtan tek şey koyu gözleriydi.
"Ben de Didem. Düşünceleri okuyabilme yeteneğimden dolayı Okuyucu olarak tanınırım. Seni tanıdığıma çok mutlu oldum Taklitçi."
Konuşan kızın sevecen bir ifadesi vardı. Gözleri, omzuna dökülen siyah saçlarıyla aynı karanlıktaydı ve bu karanlığa rağmen ışıl ışıldı. Hayat dolu bir enerjiye sahipti. Kalbindeki iyilik ve merhamet metreler ötesinden hissediliyordu. Kısa sayılmayacak bir boydaydı. Çok zayıf olmamakla birlikte kilolu da değildi. Bol kot pantolonunun altına beyaz spor ayakkabılar giymişti. Yine beyaz salaş bir tişörtü, üstüne geçirdiği açık mavi kot bir ceketle tamamlamıştı. Sportif görünümü tatlı ifadesini destekler nitelikteydi.
"Ben Alara. Tekno Alara. Bilgisayarlarla aram iyidir. Tabi teknolojik olan her şeyle. Tanıştığımıza memnun oldum patron."
Bakıldığında güzelliğiyle dikkat çeken Alara, boyandığı belli olmayan gri saçlara sahipti. At kuyruğu şeklinde arkasında toplamıştı. En belirgin olan şeyi, narin beyaz yüzünü süsleyen gözleriydi. Açık renk oldukları anlaşılsa da ne renk olduğu tam görünmüyordu. Yaptığı koyu makyaj, gözlerinin güzelliğini daha çok ortaya çıkarmıştı. Bir yetmiş boylarında etkileyici bir fiziği vardı. Minyon yapılı olmamasına rağmen maskülen görünümünü destekleyen vücudu, giydiği deri ceket ve dar paça siyah pantolonla uyumluydu. Yine siyah dişli topukları olan botları ise duruşunu güçlendiriyordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
TAKLİTÇİ (TAMAMLANDI✔)
ParanormalDeniz doğuştan getirdiği farklılığı ile zamanla aranan bir insan haline gelir. Fakat onu arayanlar çokta iyi insanlar değildir. Kendi taklit sorunları yetmezmiş gibi bir de peşinde olan bu insanlarla uğraşmak zorunda kalır. Değişen kimliği sayesind...