▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪
Safir, yıllardır ayrı kaldığı Deniz'i karşısında görmenin sersemliğini yaşıyordu. Onun buraya gelmesini bekliyordu fakat kalbini ele geçiren duygunun, onu böyle aptala çevireceğini hesap edememişti. Deniz'i özlemiş miydi yoksa ondan nefret mi ediyordu anlayamamıştı. Yedi yıl beklemek, nefret etmek için yeterli bir sebepti. Gelmeyeceğini bildiğin halde, hastanenin acı kokmuş, ağaçlarının arasında yalnızlığın en koyu haline terk edilmiş duvarları arasında, öylece yollara bakmak ve geçip giden senelere inat boş kalan yollarda kalbini bırakmak... Tarifi zor, yalnızlık acısını iliklerine kadar yaşadı tekrar. Düşündükçe, içindeki ızdırap öfkesini perçinliyordu. Bu yüzden kendini topladı ve sinirle kasılan yüzünü Taklitçi'ye çevirdi.
Deniz de öldüğünü sandığı Safir'i kanlı canlı görmeyi beklemediğinden, afallamıştı. Ateş edilerek yaralanmış halde bıraktığı bedenin yaşadığını bilmek, onu hem şaşırtmış hem de geçmişin tatlı anılarıyla boyanan hastaneye götürmüştü. Yine çatıyı delmek istercesine yağan yağmurun, hastanenin kasvetli duvarlarını daha ürkütücü hale getirdiği bir gündü. Safir'in, eline tutuşturduğu kitabı okurken gelen gök gürültüsüyle sarsılıyor, yarı anlaşılır sesi, kopan çatırtıyla kayboluyordu. Düşen şimşek ışıkları, pencereden hızlıca odaya süzülerek, yanan lambayı karanlıkta bırakıyordu. Safir ise hiçbir şey olmuyormuşçasına Deniz'i dinlemeye devam ediyordu. Her zaman olduğu gibi kitabın içindeki dünyaya dalmıştı ve etrafında olanlar onu pek ilgilendirmiyordu. Deniz yorulana kadar okur, o da sonunda sorularını sorar ya da çıkarımlarını yapardı. Fakat o gün, kitabın bitmesini beklemeden konuşmuştu.
"Deniiizzz. Beni hiç bırakmayacaksın değil mi? Hep yanımda olacaksın."
Deniz hayretle, yanında oturan küçük kıza bakmıştı. Kendisi küçük olmasına rağmen sözlerinin büyüklüğü karşısında bazen ne diyeceğini bilemiyordu. Yine tepkisiz, yüzüne dalıp kalmıştı. Konuşurken gülücükler saçan dudakların kıvrımlarına yerleştirdiği hayat enerjisi, onu her zaman mutlu etmişti. Öyle güzel gülerken ve parlayan gözleri umutla ışıldarken, sonunun nereye gittiğini kestiremediği bu dostluk hakkında ne söyleyebilirdi ki?
"Bu da nereden çıktı şimdi?"
"Bilmem. Aklıma geldi işte. Beni bırakmayacağına söz verir misin? Senden başka kimsem yok, biliyorsun."
Ellerini tutan Safir, sevecen bir ifadeyle, sadece göz bebeklerinin göründüğü şekilsiz yüzünü incelemeye devam etmişti.
"Ben çok çirkinim Safir. İnsanlar böyle olduğum için bana eziyet ederler. Eğer yanımda olursan seni de üzerler. Acı çekmeni istemem."
"Bize kötü davranmaya kalkarlarsa hepsini kölem yaparım. Seni korurum ben, merak etme."
Deniz, onu böylesine seven küçük yüreğin karşısında bir defa daha aciz kalmıştı. Ellerinden kurtardığı parmakları bırakıp Safir'i kucaklamış, onu gördüklerinde korkup kaçan çocuklara inat, belini sımsıkı saran kolların arasında, kardeşliğin en sıcak halini yaşamıştı. Huzurla çarpan kalbi, bu küçük kızı hayatının en kıymetlilerine terfi etmişti. On beş yaşında olmasına rağmen dudaklarından dökülenlerden emin olamasa da sonucuna katlanmaya razıydı.
"Söz veriyorum Safir. Seni asla bırakmayacağım."
Safir'e verdiği sözden sonra birlikte yemişler, birlikte uyumuşlar, birlikte vakit geçirmişler, birlikte büyümüşlerdi. Hiç ayrılmamışlar, hiç yalnız kalmamışlardı. Ta ki on sekiz yaşına girdiği ay, takım elbiseli adamlar onu almaya gelene kadar. Hala kim olduğunu bilmediği gizemli adamlar, kolundan tutup onu götürmek istediklerinde Safir önlerine geçmiş, onu korumak istemişti. Yeteneğini kullanırken onları kontrol ettiğini anlayan adamlardan biri, Safir'e ateş etmişti. O zamanlar on beş yaşında olan dostunun kanlar içinde yere düşen bedenini görünce, öldüğünü düşünmüştü. Bacakları, vücudunu taşıyamadığından olduğu yere çöküp kalmış, gözlerinden akan yaşların yanaklarını ıslattığını hissetmemişti bile. Nefes almasına engel olmak istercesine kalbini sıkan yumrukları dün gibi hatırlıyor ve doktorun haykırışlarını unutamıyordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
TAKLİTÇİ (TAMAMLANDI✔)
ParanormalDeniz doğuştan getirdiği farklılığı ile zamanla aranan bir insan haline gelir. Fakat onu arayanlar çokta iyi insanlar değildir. Kendi taklit sorunları yetmezmiş gibi bir de peşinde olan bu insanlarla uğraşmak zorunda kalır. Değişen kimliği sayesind...