Son 3 bölüm kaldı. Bol bol yorum yaptığınızdan emin olun. Tek harf ve emoji değil please...Hacer Gazel 🥀
Tüm dünya da dursa fark etmez. Kalp atar onun için. Kelebekler uçar derler ya hani; kıpır kıpır olur içinde bir şeyler. Tüm kötülüğe kapatır gözünü ona bir kere bakman. Her kapı ona açılır, her ses onu hatırlatır. Yüksek numaralı bir gözlük gibidir aşk, taktığında her şey bulanık görünür. Oysa çıkarabilse insan gerçekleri daha net görebilir ama bir kere takan bir daha çıkarmak istemez.
Hemen karşımda olan Haris'in yüzüne açtığım gözlerim şahane bir manzara görmüşçesine şenlenmişken ilk defa bu kadar yakın olduğumu fark ettim. Saçları mesela, hafif kıvırcıktı. Dümdüz değildi. Daha önce tam fark edememiş olmalıyım. Kaşlarının kıvrımları özenle çizilmiş gibiydi. Sonuna doğru inceliyor, hemen çatılacakmış gibi hazır bekliyordu. Gözleri kapalıyken bile kirpikleri uzunca örtüyordu elmacık kemiklerini. Dudakları hareketsizce dururken bile hoştu. Sinirlendiğinde, alaya aldığında, gerildiğinde, endişelendiğinde adem elmasının hareketini ezberlemiştim artık. Ters baksam bile oydu. Tamamen o. Haris'in bende böylesine bir yer edineceğini asla tahmin edemezdim. Ne değişmişti? Nasıl olmuştu? Tam olarak ne yapmıştı da, benim için diğer herkesten bir adım öne geçmişti?
Ya da ben mi onun için bir adım önde kaldım?
Sahi, ilk emniyete geldiği gün Devran komiser gönüllü bir kişi öne doğru bir adım atsın demişti de ben kalmıştım. Bile isteye olmamıştı belki ama kader zaten bu değil midir? Sana bir yol çizilir ve sen o yolda yürüyeceğini bilemeden güne be gün ilerlemeye devam edersin. Geriye dönüp baktığında her kestirmenin aslında aynı yola çıktığını görürsün.
Gözlerim ters şekilde yattığımız için onun çenesine denk gelirken ellerinin üzerimde olduğunu fark ettim. Bayılmadan hemen önce bana uzatmış olmalıydı. Dudaklarımız bu kadar yakınken nefesi bana çarpıyordu ama o kendinde değildi. Çenesinde yeni çıkmaya başlayan sakallarının uçlarına bakarken derin bir nefes aldım. Neden bilmiyorum hayatımda ilk defa ailemden olmayan birine bu kadar yakın hissediyordum kendimi. Ve babamdan sonra ilk defa bir erkeğe bu kadar bağlanmıştım. Onu sevmek, onunla vakit geçirmek, ona değer vermek, onunla çalışmak, her şey onunla öyle güzel ki. Ona güvendiğim için, ona dayandığım için, ondan destek aldığım için...
Gözlerim hafifçe nemlendiğinde bunun yanlış olduğunu biliyordum. Bir insanı ne kadar zorlayabilirsiniz ki, sizi sevmesi için?
Kendi hislerimle baş edemiyorsam bile daha fazla ona zarar vermemeliydim. Madem istemiyordu daha fazla zorlamanın bir anlamı yoktu.
Bitiriyorum...
Ölümle burun buruna geldiğimiz bu yerde, Haris'le olan bağımı tamamen sonlandırıyorum. İçimdeki tüm hisleri silip atıyorum. Sevgi, aşk, tutku her neyse... Siliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PROFESYONEL
AventuraO bir hırsız. Dahası dolandırıcı ve yalancı. O bir profesyonel. Üstelik gerçek bir dâhi. Ve şimdi polisin ona ihtiyacı var.