2🔳 "İnci küpeli kız"

26.8K 2.1K 1K
                                    



Lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınız. 🤍

İnstagram hakugu

🔳🔳🔳

"Konya'nın kenar mahallelerinde işlenen seri cinayetlerin ardı arkası kesilmiyor. Polis ve alanında uzman müfettişler titizlikle çalışırken bugün saat üç sularında yeni bir cesede rastlandı. Gelinlikle sarmalanıp özenle gömülen genç kadını ailesinin ihbarı üzerine arama kurtarma köpekleri buldu. Genç kadınla birlikte sayı on dörde çıkarken katile ait tek bir iz bile bulunamadı. İstanbul'dan takviye ekip..."

Herkes başını yere eğmeye başladığında kimsenin nefes alacak gücü bile kalmamıştı. Elimdeki tepsiyi göğsüme sıkıca yapıştırıp tık çıkmayan ortama baktım. Çalan telefonlara bakılmıyor, bilgisayarlar öylece açık bekliyor, yemek vakti gelmesine rağmen kimse yemeğe inmiyor ve herkes şoka girmişçesine sadece bekliyordu. En son dağıttığım çaydan tek bir yudum bile alınmamıştı. Bardaklar dahi beklemeye geçmişçesine dumanlarını üzerlerinde tutmaya devam ediyorlardı.

Başımı müdürün camekân odasına çevirdiğimde içerideki takım elbiseli insanları gördüm. İstanbul'dan gelmişlerdi ve bir kere daha müdür değiştirmek için istişare ediyorlardı. Onlara göre bizler yanlış yönetiliyorduk ve değişen her yeni müdür potansiyel kati avcısıydı. Oysaki mevzu çok başkaydı. Değişen her müdür bizi en başa getiriyor ve on adım daha geriye gitmemize neden oluyordu.

Saatler süren istişare sonunda müdür hava almak için dışarı çıktığında hepimiz ayağa kalktık. Çok müdür değiştirmiştik ama içlerinden en insaflısı Levent Bey olmuştu. Aramızda haksızlık yapmaz ve babacan bir tavır sergilerdi. Bolca kızar ve azarın en hakikisini bize sunsa da o geldiğinden beri daha çok mesafe kat etmiştik sanki.

Levent müdür, eli ile işaret edip oturmamızı istediğinde ben hariç herkes oturdu. Herkes hüzünle ona bakarken o ceketinin kendisine ağır geldiğini düşünürcesine eteklerinden kaldırarak ellerini yanlarına koydu. İçindeki nefesi esefle dışarı verip adımlamaya başladı. Her bir adımı daha fazla düşünce ve bizim için daha fazla merak olurken eğer o da giderse b sefer yeniden başlamaya gücümüzün olmadığını düşünerek hüzne boğuluyordum. Beraber çalıştığınız dava arkadaşlarınız gidince de tahammül gücünüz zayıflıyor. Her yeni kişi sizi daha az anlıyor ve daha fazla sıkıştırıyor. Oysaki bir süre sonra kendisi de sizin gibi oluyor ama o zaman da gitme vakti geliyor.

Dün gelen müfettişten sonra müdürü bir daha sinirli görmemiştik. Hatta bugün rutin azarımızı bile atmamıştı. Meğer nedeni gitme ihtimaliymiş. Bu sessizlik bizi daha çok üzerken polis arkadaşlardan biri öne atıldı.

"Müdür Bey bizi bırakmayın."

Onun bu isteği aslında hepimiz için geçerliydi ama kimimiz yeterince cesur olamıyor işte.

Müdür hafif bir tebessümle baktı. Bir an yine bize bağırsın ama değişiklik olmasın diye geçirdim içimden. İnsan işittiği hakaretleri bile arıyor bazen.

"Zaten böyle giderse sizi de değiştirecekler. Artık komple bu ekibin işe yaramadığını düşünüyorlar. Benimle birlikte siz de gelecekmişsiniz gibi görünüyor."

Çok iyi bilmesem de aramızda ailesini geçindirmek için bu işten başkasına sahip olmayanlar vardı. Evine ekmek götürmek ve çocuklarını okutmak için bunca sıkıntıya göğüs geren insanların hüzne boğulduğu o anları seyrettim birkaç saniye içinde. Ama bir katili bile yakalayamayan polis, polis olur muydu? Her şeye rağmen kalmakta ısrarcı olmaya hakkımız var mıydı?

PROFESYONEL  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin