***
"Didem!" Abimin beni çağırmasıyla hemen elimdeki telefonu yatağıma bırakıp odamdan çıktım. Aşağı kata indiğim zaman abimi gördüm. Salondaki üçlü koldutğa yayılmış televizyon izliyordu. Ağır adımlarla yanına gittim. Ayak seslerini duyunca bana baktı. Onu gıcık etmek için daha da yavaşladım ama bu benim aleyhime işliyordu. Kaşları çatıldığı zaman adımlarımı hızlandırıp yanına ulaştım.Tam televizyonun önünde durdum. Gıcıklık değil mi? Bana ne. "Efendim abi?" Anında düzelen kaşları tekrar çatıldı. "Çekilsene kızım televizyonun önünden." "Ne istediğini öyle ben de gideyim." Diye karşılık verdim ama sabrını çok sınıyordum.
Sabır diler gibi nefesini verdi. "Kumandayı ver." Dedi ve elini salonun ortasında duran ve istese kolaylıkla ulaşabileceği kahverengi sehpaya uzattı.
Bu sefer benim kaşlarım çatıldı. Ne yani bunun için mi çağırmıştı beni? "Kalk kendin al!" dedim ama demez olaydım. "Didem!" Diye bir ses duymamla yerimden sıçradım.
Babam yanıma gelip bana baktı. Abimle böyle konuşmamam gerektiğini çok kez söylemişti ama dinleyen kim? Hiç kimse.
"Abinle böyle konuşma demedim mi ben sana?" Bunu kaçıncı kez duyuyordum bilmiyoruma ama replik artık ezberimde. "Nasıl konuşayım baba? Dibindeki kumandayı almak için aciz gibi benden yarım istiyor. Ben ne yapayım şimdi?" Bu söylediklerimden sonra abime döndü. Tabi ben bunu biraz daha masum bir şekilde söyledim ama fark etmez bence. "Ne uğraştırıyor kızı. Kalk alsana kumanda neredeyse?" Abim babama ifadesiz bir şekilde bakınca babam birşey demeden salondan çıktı.
"Maymun!" Diye bağırıp hemen babamın arkasından kaçtım. Sanki daha demin babam beni böyle konuşamam için uyarmamış gibi.
Tam merdivenlere gelmiştim ki arkamdan gelen ayak seslerini duydum. Kim olduğuna bakmak için arkamı dönerken bir çift kol beni yakaladı ve gıdıklama ya başladı.
Katıla katıla gülerken abim annemin sesiyle durdu. "Demir yavaş oğlum bayılacak kız!" "Tamam anne, zaten bence o cezasını çekti." "Dimi cadı?" Kafamı olmulu anlamda sallayıp hemen odama çıktım.
Kapımı açar açmaz odamı dolduran bildirim sesi ile yatağımın üzerine bıraktığım telefonumu aldım ve mesajlara girdim. Yaşam mesaj atmıştı. Hemen konuşmaya girip mesajları okumaya başladım.
Yaşam kaynağım= Kaaankaaaaaa!
Yaşam kaynağım= KAAANKAAAAA!
Yaşam kaynağım= Lan! Kankaaaa!
Yaşam kaynağım= Bak artık baaaakkk!
Didem= Eeefeendiimm?
Yaşam kaynağım= Şükür ya. Üç saattir sana ulaşmaya çalışıyorum burada.
Didem= Kanka arasana o zaman.
Yaşam kaynağım= Senin telefonun sessizde olmuyor mu?
Didem= Yoo.
Yaşam kaynağım= Dünya tersine mi dönmeye başladı, ne oldu da sen telefonunu sessizden kalırdın?
Didem= Hiiç. Öyle sınıf grubundan, hocalardan falan mesaj gelir diye şey ettim.
Yaşam kaynağım= Yalana gel.
Didem= Ne yalanı yaw. Yalan falan yok.
Yaşam kaynağım= Neyse ben bunun hesabını sorarım elbet.
Didem= 🙄
Didem= Ee sen neden yazmıştın?
Yaşam kaynağım= He şey ya. Şu tarihçi slayt ödevi verdi ya. Onu şey ettin mi diye soracaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİLGİSAYAR KORSANIM |YARI TEXTİNG|
Chick-Lit054* *** ** **= Yine mi görüntülü konuşmadasın? Didem= Pardon siz kimsiniz? 054* *** ** **= Bilgisayarına dikkat et... The latest computer bender... 💻 Reklam ve spoi yorumları siliniyor Not: Yazım hatalarından dolayı linçlemeyin. Emin olun ben de ç...