Medya: Bell 525 Relentles (Aras'a Ait Özel Helikopter. )
Buğradan Devam:
Yarım saat gibi kısa bir yolculuğun ardından İstanbul Havalimanına ulaştığımda daha ben kapıdan girdiğim anda benden daha da uzun bir yoldan gelen bütün korumalar peş peşe içeriye doluştuğunda, güvenlik görevlileri derhal toplandı. Bütün kalabalık bize bakarken yürümeye başlamıştım ki önümü kesen güvenlik görevlileri ile küçük bir küfür savurdum. Fazlasıyla ince bir arama bizi bekliyor gibiydi.
''Affedersiniz. Arama yapmamız gerekiyor.''
Kollarımı hızla kaldırıp kafamı sağa çevirdim. Güvenlik görevlisi üstümü ararken tam da bel kısmımda öten o lanet şeyle hızla elini ceketimden içeriye attı. Çıkardığı silahı gözüme sokarcasına gösterdiğinde tek kaşımı kaldırıp yüzüne bakmaya başladım. Anormal bir durum mu vardı sahiden?
Bir anda diğer korumaların üzerinden çıkan silahlarla korumaların bakışlarına şahit oldum. Benden ufak bir hamle bekliyorlardı. Aras da beni orada bekliyordu ancak ben burada nelerle uğraşıyordum.
Cüseli ve benden biraz daha uzun boylu bir görevli yüksek seste bağırdı.
''SAVAŞA MI GİDİYORSUNUZ LAN SİZ! BU NE HAL!''
Kafamı olumsuz anlamda sallarken gözlerimi devirerek konuştum.
''Çıkarın kimlikleri.''
Güvenlik görevlisi yüzüme bakarken bende arka cebimdeki cüzdanımı çıkararak içinden hem silahımın ruhsatını hem de canım babacığım sayesinde aldığım Sivil Polis kartını gösterdim.
''Ancak siz polissiniz...''
Güvenlik görevlisi yüzüme şaşkınca bakarken konuştum.
''İstersen Emniyet Müdürlüğünü arayıp onay al. Ancak gitmemi engellediğin her bir saniyeyi sana gerçekten ödetirim.''
''Korumaların bütün silahları ruhsatlı efendim. Her biri özel koruma.''
Adam önümüzden çekildiğinde hızla Arasın Uçakları ve Helikopterleri için özel olarak açılan ve birebir İstanbul havalimanı adına sponsoru olarak verilen ofise yürümeye başladım. Ne kadar dikkat çeksek de korumalar da tam arkamdan geliyordu.
İçeriye girdiğimde beni ilk karşılayan Cemre Hanım olmuştu. Hızla ayağı kalkıp elini uzattığında bunu görmezden geldim. Arasa öncelik verdiğim için henüz hiçbir çalışanı sorguya çekmemiştim. Ama bu kazanın nedeni unutulacak bir şey değildi. en kısa sürede bununla ilgilenecektim. Bir Bell 525 Helikopteri son model donanımlara sahipken, her hava koşuluna uygun iken nasıl düşebiliyordu?
''Derhal bir helikopterin hazırlanmasını istiyorum! Derhal!''
''Tabi efendim hemen uçuş izinlerini çıkarıyorum. Kaç kişi gidilecek?''
Korumalara göz ucuyla baktığımda 15-16 arası olduğunu gördüm.
''20 kişilik bir izin çıkar.''
''Uçuş nereye efendim?''
''Yunanistan!''
Hızla kafasını kaldırıp yüzüme baktı.
''Aras beyden bir haber mi var efendim?''
''Hastanede olduğunu öğrendik.''
15 dakika sonra Cemre kafasını kaldırıp yüzüme baktı.
''Uçuş izinleri tamamlandı Buğra Bey. Yunasitandan gerekli izinler alındı. Kuleler sizinle her dakika iletişimde olacak. İyi yolculuklar Efendim.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nefret: Aşk'a Sadık♥
Sonstiges/ ~2. KİTAPTIR♥ / "ÇÜNKÜ DOĞA, SEN HAYATIMI GÜZELEŞTİRİYORSUN..." Önceden Nefretinin Nedenini Bilmiyordu, Geçmişi Aklındaki Bütün Soruların Cevaplarını, Nefret İle Yeşertiyordu. Ancak Bu Nefreti Hak Eden, Karşısında ki Kız Değildi... Geçmişi Planlay...