Medya: Bora Pamir
Yavaş yavaş karanlık çökmeye başlamıştı. Tatlı tatlı esen o rüzgar akşam serinliğini getirmişti. Yavaşça nemli çimlere bir adım atıp etrafa bakmaya başladım. Az ileride hamağa oturmuş düşünceli düşünceli sigarasını içen Borayı gördüğümde yanına gidip gitmemek arasında kararsız kaldım. Ancak etrafta hiçbir koruma olmadığı için yanına gitmekte karar kıldım ve yavaş adımlarla ona doğru yürüdüm.
Beni fark etmiş olacak ki kafasını kaldırıp yüzüme baktı. Daha sonra yanında bir boşluk açarak salanan koltuk hamakta bana da bir yer açtı. Yanına gidip yavaşça oturduğumda bakışlarının karnımda olduğunu fark ettim.
'' Sadece birkaç gündür görüşmüyoruz. Bu kadar çabuk nasıl büyüdü bu göbeğin?''
Kıkırdamaya başladığımda amacının kafamı dağıtmak olduğunu fark ettim. Ancak onun da canının sıkkın olduğu belliydi ve bu konu Arasla alakalı olan konu değildi. Düşücelerim yüzümün düşmesini sağlamış olacak ki Bora yeniden konuştu.
''Arasa mı sıkıyorsun canını? Buğrayla konuştuğunu sanıyordum.''
Ah... Seni düşünüyorum diyemezdim ki.
Ama neyi olduğunu da sormak istiyordum.
Pff... Annecim hadi bana yardım et de amcayı biraz sosyalleştirelim.
''İyiyim ben. Sıkmıyorum canımı. Evet üzülüyorum ama, çok yakında her şey eskisi gibi olacak buna inanıyorum.''
''Umarım dediğin gibi olur Doğa.''
Sigarasından son bir nefes daha çekip ayaklanmak için hazırlandığını gördüm. Dudaklarımı büzüp yüzüne baktım.
''Gidiyor musun?''
Kafasını olumlu anlamda salladı.
''Evet. Daralıyorum bu aralar. Gidip biraz kafa dağıtsam iyi olacak.''
''Oysa bende sohbet ederiz diye yanına gelmek istemiştim. O halde beni de götür. Aksi takdirde kafayı yemek üzere olup, hepinizden dertlisi ben oluyorum şu durumda.''
Bir elimle içeriyi gösterip bir elimde de kendimi işaret ettiğimde, kalkmaktan vazgeçip oturduğu yere yayıldı ve dudaklarından erkeksi bir kahkahanın kopmasına izin verdi. O an gerçekten Arasla bir akrabalık bağı olduğunu anladım. Gülüşü tıpkı Arasın ki gibiydi.
''Şu durumla bile dalga mı geçiyorsun gerçekten?''
''Elimden bir şey gelmiyor.''
''Peki ya Doğa, söyler misin Aras eskisi gibi sana davranmaya başlarsa ne yapacaksın? Buna ben dahil hiçbirimiz izin vermez tabi ama.''
Düşünür gibi yapıp tek kaşımı kaldırdım ve Boranın yüzüne baktım.
''Aslında bakarsan Hamilelik bana bayağı yaradı. Fazlasıyla Cesaretlenmiş hissediyorum. Arasın aklı varsa bana bulaşmaz anlayacağın.''
Gözümü kırptığımda bir kez daha güldüğüne şahit oldum. Ancak o sırada bakışları kapıdan çıkan Tahayı buldu ve donuklaştı. Hatta şey oldu, tam da Arasta bulunan damarın aynısı Boranın anlında belirginleşmeye başladı. Kalkıp kaçsa mıydım? Bunlar bu hale geldiklerinde pek normal davranamıyorlardı çünkü. Belki de konuyu açmanın şimdi tam sırasıydı ha?
''Bora iyi misin?''
Dikkatini çekemeyince elimi gözünün önünde salladım. Ancak o kadar sinirlenmiş olacak ki, fazlasıyla alakasız bir cümle sarf etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nefret: Aşk'a Sadık♥
Random/ ~2. KİTAPTIR♥ / "ÇÜNKÜ DOĞA, SEN HAYATIMI GÜZELEŞTİRİYORSUN..." Önceden Nefretinin Nedenini Bilmiyordu, Geçmişi Aklındaki Bütün Soruların Cevaplarını, Nefret İle Yeşertiyordu. Ancak Bu Nefreti Hak Eden, Karşısında ki Kız Değildi... Geçmişi Planlay...