• efgan •

on sekiz

18• 25 Mayıs 2015

"O kim?" Yoongi sorduğunda Jeongguk ona susmasını söylemişti. "Sana anlattım Yoongi." Yoongi dudaklarını büzmüştü. "Hatırlamıyorum." Jeongguk, kısaca onun kim okduğunu anlattığında Yoongi başını sallamış ve onunla göz göze gelmişti. Kalbi hızlanırken başını çevirmek istemişti ama onun bakışları çok korkunçtu.

"Müvekkillerim Kim Seokjin, Min Yoongi ve Elvis Min, sanık Cheon Hwan tarafınfan iki yıl alıkonmuş ve çeşitli işkencelere maruz kalmıştır. Min Yoongi daha öncede doğduğu andan itibaren yirmi yıl boyunca birçok işkenceye maruz kalmış ve dövülmesi için yine birçok kişi getirilmiştir. Ayrıca Min Yoongi'de travmaya bağlı hafıza kaybı olmuştur ve Cheon Hwan, hem insanları öldürdüğünü hemde kaçırdığını itiraf etmiştir." Adam derin nefes alıp elindeki dosyaya göz atmıştı. "Min Yoongi'ye bu yirmi iki yıl boyunca yaptığı işkencelerden sadece bir kaç tanesini sayacağım." Sayfayı bir kez daha çevirmişti. "Bir çok kesici, delici alet yardımıyla ölümüne dövülme. Vücudunda üçüncü derece yanık oluşturacak şekilde vücudunu ateşe verme ve dövme." Dosyayı elinden bırakıp yargıçın gözlerine bakmıştı.

"Sayın yargıç, zaman aşımından dolayı yedi yaşından sonra olan şeyleri size anlattım. Dediğim gibi, sanık bütün suçlarını itiraf etti. En hafif idam cezası ile yargılanmasını talep ediyorum." Eğilerek yerine geçtiğinde avukat onun yerini almıştı. "Sanık, bütün suçlamaları kabul etti ve daha bulunamayan on yedi tane daha ceset olduğunu, bütün cesetlerin Min Yoongi'yi dövmek için getirdiği insanlara ait olduğunu belirtti. Para alarakta getirdiği insanlardan yüzlerce Won aldığınıda ayrıca belirtti." Avukatta eğilerek yerine geçtiğinde yargıç bir süre kağıda bir şeyler yazmış ardından elindeki tokmağı tahtaya vurmuştu.

"Karar!" Herkes ayağa kalkmıştı. "Sanık Cheon Hwan, müebbet hapis cezasına çarptırıldı." Derin nefes almışlardı. Üzerilerinden bir yük kalkmış gibiydi, omuzları hafiflemişti sanki. Elvis çoktan ağlamaya başlarken Yoongi ne olduğunu kavramaya çalışıyor, Seokjin'de Elvis'i teselli etmeyi deniyordu. "Bitti her şey," Jimin mırıldanmıştı. "İki yıllık emeğimiz, sona erdi." Namjoon gülerek başını salladığında, Jeongguk ve Yoongi duruşma salonundan hızlıca çıkmıştı.

"İki dakika daha bekleyemedin mi?" Yoongi başını sallamıştı. "Ne yapabilirim, çok sıkıştım." Tuvalete girdiklerine Yoongi kabinlerden birine girmişti. "Acele et, yoksa bizi bırakıp giderler." Yoongi garip sesler çıkartmıştı. "Bıraksınlar, umrumda değiller." Jeongguk kıkırdamıştı. "Çıktığında seninle bir şey konuşacağım."

🦋

"Sonunda tanışabildik," Yoongi elini sıkan adama bir süre sadece bakmıştı. "Jimin senden o kadar fazla bahsetti ki anlatamam, hergün senin hakkında konuşuyordu--" Jimin, adamın kafasına vuduğunda adam susmak zorunda kalmıştı. "Hoseok, bu kadar yeter." Hoseok'ta Jimin'e geri vurduğunda ikisi bir süre birbirine vurmuş, Yoongi'de önlerinde durmuştu. Olayları kavramaya çalışıyor gibiydi.

Jimin onu aniden Jeongguk ile kaldığı evden almış ve buraya getirmişti. Jeongguk'ta iki gündür onunla konuşacağı şeyi konuşmamıştı. "Ben Jung Hoseok, Jimin'in arkadaşıyım." Jimin'e bakarken mırıldanmıştı. "Tamam, şimdi. Yoongi benimle gelir misin lütfen, seninle bir şey hakkında konuşmalıyım." Yoongi'nin içini bir korku sarmıştı. "Ne konuşacaksın? Jeongguk'ta dedi aynısını ama konuşmadı. Kötü bir şey mi?" Jimin anında başını sallamıştı. "Hayır! Kesinlikle değil."

Bir masaya oturup içecek bir şeyler sipariş etmiş gelmesini beklemişlerdi. Geldiklerinde ise Jimin bir yudum alarak konuşmaya başlamıştı. "Yoongi, biz ekip olarak bir davaya atandık." Direkt konuya girmişti. "Bu yüzden şehir dışına çıkmamız gerekiyor. Yalnız." Yoongi kaşlarını çatmıştı. "Normalde sizin davanız biter bitmez gitmemiz gerekiyordu ama senin için biraz daha oyalandık çünkü bunu sana nasıl söyleyeceğimizi bilemedik. Özellikle Jeongguk senden kesinlikle ayrılmak istemedi ama anlarsın, gitmek zorundayız." Yoongi başını sallamıştı. "Beni bırakacak mısınız?" Jimin başını sallamıştı. "Geri geleceğiz ve biz gelene kadar sana Hoseok ve Seokjin hyung bakacak. Hoseok'ta eski polis, yani ona güvenebilirsin."