Yukarıya sizin için yaptığım bir çalışmayı bıraktım. Yana kaydırırsanız da bir şarkı göreceksiniz. Çalışmada kullandığım renklerin aksine şarkı tam bu bölüme uygun. Dinleyerek okursanız daha hoş olur<3
Aşağıya da farklı bir şarkı bıraktım. O bitince de bunu açabilirsiniz.
Keyifli okumalar🖤
36. Bölüm - Her Yer Kanla Kızıllaşsın, Toprak Bile
Bir Süre Sonra
Güç. İçimde büyüyüşünü hissedebiliyorum. Damarlarımda akıyor, kemiklerimin arasında geziniyor, kaslarımdan beslenip kanımı içiyor. O ben oluyorum, ben o oluyor.
Bir çığlık atma arzusu var her yanımı saran. Hayır. Bir değil, çok çığlık. Dağlara dek ulaşana kadar sesim yankılansın istiyorum. Gücümü onlar da hissetsin. Onlar da duysun ve görsün beni. Ve... Var olan her şey korksun benden.
Koridora bakıyorum. Eski duvarları kaplayan pislik artık sadece toz ve geçmiş değil. Kan da aralarına girdi. Her yer kan. Her yer yakında kokmaya başlayacak insan cesedi.
Bu bir rüya değil. Hayal değil. Halüsinasyon değil. Gerçek. Biraz önce canlı olan insan bedenlerine yaptığım şey tüm gerçekliğiyle tablolaştı, koridor duvarlarıyla çerçevelendi. Ölüm kollarını belime sarıp boynuma soğuk öpücüğünü bıraktı. Bu bir tebrik. Ben buradayım ama sayısız ceset sundum ona.
Dizlerimin üstünde yükseldim. Bıçağı, soktuğum gırtlaktan koparır gibi çektim. Kan daha şevkle akmaya başladı. Onu özgürlüğüne kavuşturduğum için bana teşekkür ediyor olmalıydı ama az sonra kuruyup gidecekti. Lekesi kalacaktı en fazla.
Bıçağı sallayıp üstündeki kandan biraz kurtuldum. Artık bir yere sürtmeye bile gerek duymamaya başlamıştım. Arkada bir ses duydum. Bir hareketlilik. Tüm ölülere karşın canlı bir şeyin kıpırdanması, nefesini bırakışı. Böyle bir sessizlikte kalbinin güçlü çarpışını bile duyabiliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAFES
ActionGerçeklesen Rüya(ajan) kitabının devamıdır. 1. kitabı okumadan da az çok anlayabilirsiniz. Ancak lise kısmını ve tanışma yerlerini merak ediyorsanız 1. kitabı okuyun. ... Anne babası bilinmeyen biri veya birileri tarafından öldürülen, sevdiği adam t...