tanıtım

2.7K 114 26
                                    

Saklanmış sırlar, kirli oyunlar, acı gerçekler... 

 Aksiyon kaldığı yerden devam ediyor!

Aynı zamanda da, başa dönüyor... Hikayenin en başına, Aras ve Rüya'yı birbirine kenetleyen, aynı zamanda Rüya'dan ailesini koparan o olaya dönüyor. Peki, gerçekler ne kadar yıkıcı olabilir?

...

Üzerimdeki elbiseyi çıkarıp yere bıraktım. Keskin soğuk, vücuduma doğrudan temas etmeye başlarken, bedenim tir tir titrese de bakışlarım donuktu. Yüzlerce hayal dolu balonu benden koparabilmiş güçlü rüzgar tenime dokunuyordu.

Şiddetle dev kayalıklara vuran ve martı seslerini bastırabilecek güçteki dalga sesleri, usulca zihnimde yankılanıyordu. Evet, küçük çaplı bir uçurumdaydım. 

Şuan, fiziksel olarak intihar etmiyordum belki, ama zihnim, çoktan balonlarımı bağladığım ipi boynuna geçirmiş, balonları da kendisiyle beraber ölüme mahkum etmişti...

Gözlerimi kapattım.

Ellerimi birleştirip pozisyon aldım ve bu yükseklikten balıklama atladım.

Henüz havadayken, adeta rüzgarı kucaklıyor, dalga seslerinin kulağıma fısıldayışını dinliyordum. Birkaç saniye sonra bedenim buz gibi suya kavuştu. Denizin derinlerine doğru giderken, soğuk tüm bedenimi esir almıştı. Kış ayının acımasız soğuğu bile zihnimdeki yanardağ patlamalarını dindiremiyor, külleri aralıksız bir şekilde içime akıtıyordu.

Yüzeye çıkıp derin bir nefes alırken donuk ifadem acıya dönüştü.

Gözümden akan iri bir gözyaşı denize damladı. O küçük damla, denize karışmasıyla acıdan, öfkeye dönüştü.

Ve denize yayılıp, tüm denizi adeta öfkenin ateşine dönüştürdü.

Bir kafese tıkılıp kalmıştım, ya bu ateşle yanacaktım, ya da Aras beni kurtaracaktı.

Başka bir şansım yoktu.


KAFESHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin