14. Sakladım

117 37 41
                                    

🌑 Tüm düşüncelerinizi yorumlara dökebilirsiniz.

Süveyda, evden çıkıp ıslak yolda yürüyordu. Rüzgar, kırmızı saçlarını savuruyordu. Yürürken aynı zamanda etrafındaki insanları inceliyordu. Bunu yapmayı çok severdi.

Bugün Kaderin ölümünden sonra grupla olacak ilk buluşmalarıydı. Süveyda erkenden çıkıp Helinlere uğramaya karar vermişti. Onunla birlikte Sanemlere uğramanın daha iyi olacağını düşünüyordu. Hem Helinin halini de merak ediyordu. Bu olayın üstesinden kalkabilmiş miydi?

Süveyda, Helinin güçlü bir yapısı olduğundan bu olayı üstesinden rahatlıkla atabileceğini düşünüyordu. Helinlerin evine yaklaşıp zili çaldı.

Kapıyı açan Helini, daha iyi bir halde gördü. Evet olayın şokunu üstünden atmıştı. Şimdi daha mantıklı düşünecek ve daha mantıklı kararlar verecekti. Helinin şüpheleri yine başlayacaktı. Süveyda bunun farkındaydı. 

Helin heyacanlı bir şekilde, "Hoşgeldin Süveyda, Hadi çıkalım! Bugün için çok heyecanlıyım. Tüm haftadır bu anı bekliyorum." dedi.
"Evet ben de aynı şekilde. Sanemin neler yaptığını çok merak ediyorum. Keremin de aynı şekilde."
"Ben Keremin durumunu daha çok merak ediyorum. Umarım bir hata yapıp başımı yakmamıştır."

Helinle Süveyda güzelce sohbet ederek Sanemin evine doğru ilerliyorlardı. Aralarında çok güzel bir bağ oluşmuştu. En önemlisi ikisi de birbirine güvenebiliyordu.

Helinin Süveydaya güvenmesinde mantığının bir etkisi yoktu. Sadece duyguları ona Süveydaya güvenebileceğini söylüyordu. Helin ne kadar aklıyla hareket eden bir insan olsa da onun da duyguları vardı ve yeri geldiğinde duygularıyla hareket edebiliyordu.

Süveyda ise Helinin akıllı ve güçlü olmasını sevmişti. Ona karşı hisleri olumlu yöndeydi. Şimdi zor bir durumda ve pişmanlık içerisinde olması Süveydanın ona daha fazla yakınlık hissetmesine sebep olmuştu. Heline yardımcı olmak istiyordu.

Artık Sanemin evine gelmişlerdi. Zili çalarak Sanemin kapıyı açmasını beklediler. Sanem bir süre onları bekletti ama sonunda kapıyı açtı.

Sanem, "Erken gelmişsiniz! Neyse hadi gelin içeri." dedi.
Süveyda, "Evet kusura bakma. Benim hatam aslında çok erken çıktım." dedi.

Sanem gülümseyerek, "Hiç önemli değil canım. Hadi yukarı çıkalım." dedi.

Helin, Sanemin durumunu gayet iyi bulmuştu. Hiçbir şey olmamış gibi gayet süslü ve neşeliydi. Onu gören bir hafta önce ceset sakladığına asla inanmazdı. Yüzüne saf ve yardımsever görüntüsünü eklemeyi de unutmamıştı.

Süveyda ile Sanemi bu yönden birbirine benzetiyordu. İkisi de saf ve yardımsever görünüyordu ama Saneminki sahteydi. Bunu hissedebiliyordu.

Helin, Sanemin bir hafta önceki halini biliyordu. O yüzden saf olmadığına gayet emindi. Sadece kendini öyle gösteriyordu. Belki bundan zevk alıyordu.

Helin bu hislerini gömmeye karar vermişti. Saneme karşı fazla acımasız davrandığını düşünüyordu. Sanemin onu koruması işine yaramıştı. Sanem sayesinde şu an özgürdü. Belki Sanem olmasaydı Kerem ile Süveyda çoktan onu ele vermişlerdi.

O yüzden Saneme karşı hislerini içinde tutup yansıtmamaya karar vermişti. Sadece merak ettiği bir kaç şey vardı. O konuda Sanemi bugün baya yoracaktı ama onu karşısına almaktan da çekinmişti.

Kızlar odaya gelmişlerdi. Her zamanki gibi hazır olan minderlerine oturdular.

Sanem oturduktan sonra, "Kerem gelmedi. Daha vakit var. Gelir elbet." dedi.
Helin suratını asarak, "Nerden biliyorsun? Belki de gelmez. Belki çoktan birilerine anlatmıştır da." dedi.

Siyah MektuplarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin