Helin, bugün tüm şüphelerini Süveydayla paylaşmaya kararlıydı. Önce Yıldırım beyin anlattıklarını sonra da dün duyduklarınının hepsini ona anlatacak ve onun bu konu hakkındaki görüşlerini dinleyecekti.
Helinin Saneme karşı şüpheleri olsa da elinde net bir kanıt yoktu. Bu yüzden o evde tam olarak neler döndüğünü anlaması gerekiyordu. Tek başına bunun üstesinden kalkamayabilirdi. Şüphelerinin boşa çıkmamasını ve Süveydanın da onunla aynı şüpheleri paylaşmasını çok istiyordu.
İçindeki büyük heyecan ve merakla Süveydayla buluşacakları kafeye gelmişti. Masalardan birine oturup beklemeye koyuldu. Bir müddet sonra Süveyda kafeye gelmişti. Helin heyacanla elini sallayıp onu yanına çağırmıştı.
Birbirlerini görmekten çok mutluluk duymuşlardı. Uzun zamandır görüşmemiş gibi sımsıkı sarıldılar. Aralarındaki bağ her seferinde daha da güçleniyordu. Helin siparişleri verdikten sonra çok beklemeden kafasındakileri anlatmaya başladı.
"Geçen gün işyerinde Yıldırım bey bana bir şeyler anlattı. Anlattığına göre yıllar önce Sanemlerin evinde yaşayan bir aile birdenbire kaybolmuş ve ne kadar uğraşılsa da bir daha bulunamamışlar."Süveyda anlamsız bakışlarla Heline bakıyordu. "Öyle mi? Hiç duymadım. Korkunç."
"Evet. Ben de hiç duymamıştım önce Yıldırım beyin saçmaladığını düşündüm sonra merakıma yenik düşüp olayı araştırmaya başladım. Kütüphaneye uğradım ve eski gazetelerde kayıp haberini buldum. Her şey doğruymuş. Sanemin yaşadığı evde yaşıyorlarmış."Süveyda yine duraksadı yüzünde bir şeylere anlam vermeye çalışan bir surat ifadesi vardı. "Yıldırım bey durduk yere sana niye bunu anlattı ki? Sanemin yaşadığı evi bildiğini sanmıyorum."
Helin suratını ekşiterek, "Bilmiyorum zaten tüm gün saçmaladı durdu. Yok beni görünce benden etkilenmişte küçükken de etkilendiği bir kadının o ailenin yaşadığı eve girdiğini ve onlarla birlikte onun da kaybolduğunu ama kimsenin onu tanımadığını ve bulmadığını söyledi." dedi.
Süveyda fazlasıyla irkilmişti. Gözleri kocaman açılmıştı. Ne diyeceğini bilmeden bir iki kere ağzını açsa da kelimeler ağzından dökülmedi.
Masada bulunan suyunu yavaşça yudumladıktan sonra, "Ne? Senden etkilenmiş mi?" diye sordu.
Helin gözlerini devirerek, "Evet. Buna mı taktın? Önemli olan konu bu değil önemli olan o evde yaşayan bir ailenin kayıp olması ve şu anda o evde Sanemin yaşaması." dedi.Süveyda kafasını eğdi. "Kimmiş bu gördüğü kadın? Onun hakkında bir şey dedi mi? Senle ne ilgisi var?"
"Bilmiyorum sadece sarışın kıvırcık saçlı bir kadın olduğunu söyledi. Hayatında ilk defa ondan etkilenmişte şimdi benden de aynı hisleri alıyormuş falan."
"Sana aşık olduğuna inanamıyorum."
"Evet ben de şaşırdım ama anlattıklarından sonra aklım tamamen o aileye takıldı. Bahsettiği kadın hakkında ben de bir şey bulamadım. O konuda saçmalıyor herhalde."
"Çok tuhaf bir hikayeymiş."Helin heyecanla kahvesini yudumladıktan sonra, "Daha da tuhafı bu olayı duyduktan sonra Sanemlere yakın olan iki eve uğradım." dedi.
"Ne? Neden?"
"Neden olacak bilgi alabilmek için. Ekstra bir şey bulamadım ama o zamanki komşuları kayıbın olduğu hafta havanın fırtınalı ve yağmurlu olduğunu söylemiş. Bu sana neyi hatırlattı?"Süveyda tuhaf bakışlarla Heline bakıyordu kısık bir sesle, "Neyi?" dedi.
"Neyi olacak tabii ki mektupları aldığımız günü o gün de hava fırtınalıydı. Bir düşün aile kaybolduğu zaman hava fırtınalı ve biz de mektupları fırtınalı bir havada alıyoruz aynı zamanda ailenin kaybolduğu evde buluşuyoruz. Bu garip değil mi?"Süveyda kafasını kaldırıp hafif güldü. "Mevsimlerden kaynaklı olabilir mi acaba?"
Helin Süveydanın onun gibi şüphelenmediğini anlamıştı. "Evet olabilir ikisi de sonbahara denk geliyor ama bir ihtimal bu sadece tesadüf olmayabilir. O mektuplar ve Sanemin davranışları çok tuhaf. Bir alakası olamaz mı sence?"
Süveyda sakince kafasını sallayıp Helinin elini tutarak, "Çok üzgünüm canım ama ben bunlardan net bir şey çıkaramadım." dedi.
"Ben de kesin bir kanıt çıkaramadım ama bu kadar tesadüf fazla hem Kaderi de birden kaybetti kimse bulamadı. Reha da kayıp bana çok ilginç geliyor."Süveyda korku dolu bakışlarla ona bakıyordu. "Kadere ne olduğunu biliyoruz ve Sanem her şeyi en iyi şekilde yaptı. Rehanın da buralardan gitme isteği vardı ve kendini kaybettirdi. Sanemin bununla nasıl bir ilgisi olabilir ki?"
Helin ellerini Süveydanın elleri arasından çekti. "Ya kendi kaybolmadıysa? Ya o evle ya da mektuplarla ilgili bir şeyse? Sanemin kesin olarak bu işte parmağı olduğunu söylemiyorum ama baksana yaşadığımız şeyler çok tuhaf. Belki o evde bir şeyler vardı?"
"Ne gibi bir sey olabilir? Normal bir ev. Olağanüstü şeylere pek inanmadığını düşünüyordum. Bunları söylemene şaşırdım."
"Evet inanmıyorum ama bu beni de aşıyor. Bir açıklama bulamıyorum ama şüphelerimden de eminim kafayı yiyecek gibiyim."Süveydanın bakışlarında hüzün vardı. "Seni anlıyorum çok zor dönemlerden geçtin önce Kader meselesi sonra anneanneni kaybetmen Berfine bakmaya çalışman... Her şey üst üste geldi. Sadece biraz dinlenmen ve kendini toplaman lazım. Yalvarıyorum bu tür şeylerle uğraşma daha fazla."
"Elimde değil ki ne kadar şüphelerimi bir kenara atmaya çalışsam aklımı başka şeylerle oyalamaya çalışsam da dönüp dolaşıp aynı yere geliyorum. Sanem, o ev, o mektuplar onları düşünmeden sırrını çözmeden rahat edebileceğimi sanmıyorum."
"Bu durumda ne yapacaksın peki?"
"Bilemiyorum. İlk her şeyi araştırıp sonra sana anlatmayı düşündüm. Sen de benim gibi şüphelenirsin sanıyordum ama yanılmışım. Şu an nasıl bir adım atacağımı bilemiyorum. Belki buluşma günü Sanemle konuşurum."Süveydanın gözleri büyümüştü. "Sanem mi? Ne diyeceksin?"
"Eve taşınırlarken bu kayıp aileyi biliyor muymuş? Bu konu hakkında ne düşünüyor? Bunları soracağım."
"Anladım ama bunun cevabı yine pek bir şey değiştirmez."
"Haklısın. Belki gizlice evi incelerim. Ya da evin içinde bir gariplik hissetmiş mi diye sorarım."Süveyda gözlerini kısıp başını okşayarak, "Saçmalıyorsun. O ev sıradan bir ev. Ailenin kaybolmasının evle bir bağlantısı olduğunu düşünmüyorum. Kim bilir belki öldürülmüşlerdir ve cesetleri titizlikle saklanmıştır." dedi.
"Olabilir, ihtimaller sonsuz ama hislerim sorunun kaynağını ev olarak görüyor. Bizim de orada buluşmamız tesadüf değil. O siyah mektuplar bizi o evde buluşturdu."
"Bilemiyorum. Senin kararın istediğin gibi araştır ama ben arkasında pek bir şey bulacağını düşünmüyorum. Sadece kendini yormandan ve halsiz düşmenden korkuyorum."Helin Süveydaya sıcak bir gülümseme verdi. Onun kendisiyle aynı şüphelere sahip olmaması Helini büyük hayal kırıklığına uğratmıştı ama onun düşüncelerine de hak vermeye çalışıyordu. Süveydanın ona beslediği sevgiyi hissedebiliyordu. O yüzden ona güveni tamdı.
Süveyda ne kadar Helinin bu işin peşini bırakmasını istese de Helin adım atmakta kararlıydı. Bir şeyler bulmaya ve sırrı çözmeye çalışıcaktı. Belki de aradığı cevapları hiç bulamayacaktı ama pes etmek ona göre değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyah Mektuplar
Mystery / ThrillerŞehirde hiç beklenmedik bir fırtına vardı. Bu fırtınada gelen siyah mektuplar da neyin nesiydi? Mektubu alanlar bunun gizemini çözebilecek miydi? Destek için oylayıp kütüphanenize ekleyebilirsiniz.