Helin eve vardığında o kadar çok yorgun düşmüştü ki hemen kendini salondaki koltuğa attı. Önce yıldırım beyin aşk itirafı sonra da anlattığı hikaye Helinin kafasını allak bullak etmişti. Çok geçmeden gözleri kendiliğinden kapandı ve derin bir uykuya daldı.
Sabahın erken saatlerinde kuşların cıvıltısıyla gözlerini açan Helin, hemen duvardaki saate baktı. Saat daha sabahın 6sıydı güneş yeni doğmuştu. Artık güneş çok sık görülmüyordu. Helin, güneşi pek sevmemesine rağmen pencereyi açıp ona baktı. İçi ısınmıştı.
Erken uyanmasına sevinmişti bugün çok işi vardı. İlk olarak eski gazetelere bakmak istiyordu ama onları nerden bulabilirdi ki şehirdeki kütüphanede bulunabilir mi diye düşündü. Pek emin olamadı ama uğramaktan zarar gelmez diye düşündü.
Hemen mutfağa girip bir seyler hazırladı ve kız kardeşini uyandırmaya gitti. Berfin yatakta mışıl mışıl uyuyordu. Helin ona bakıp gülümsedi. Yanına gidip onu uyandırdı. Beraber mutfağa gidip kahvaltı yaptılar.
Helin kız kardeşini okula yazdırabilmişti. Sabahları onu okula bırakıyordu bugün de onu okula bıraktıktan sonra kütüphaneye uğrayacaktı. İşine devam etmeyi düşünmüyordu kısa bir süre çalışmış olmasına rağmen onları bir süreliğine idare edebilecek parası vardı. Yeni bir iş bulmak için acele etmiyordu.
Kahvaltılarını yaptıktan sonra Helin ve Berfin evden çıktılar. Okul yakın olduğu için varmaları çok sürmedi. Helin, berfini uğurladıktan sonra şehrin merkezindeki kütüphaneye gitmek için yola koyuldu.
Kütüphaneye vardığında pek umudu yoktu. Koltukta oturan iri yapılı gözlüklü ellili yaşlarında olan görevli kadının yanına uğrayarak, "Pardon, ben eski haberlere ulaşmak istiyorum da o zamanki gazeteler elinizde bulunuyor mu?"
Görevli kadın somurtkan suratıyla Heline bakıyordu. Dilini rujlu dudağına değdirdikten sonra, "Ne kadar eski?"
"Sanırım 40 50 yıl öncesi"Kadın gözlüğüne dokunup kafasını kaşıdı. "Evet bazı eski gazeteler bulunuyor ama tarihleri o kadar eski olan gazeteler var mı emin değilim."
"Bakabilir miyim?"Kadın Helini süzerek, "Tabii bakabilirsiniz. Neden eski haberlere ulaşmak istiyorsun?"
Helin ne diyeceğini bilemedi ama anlatmaktan zarar gelmez diye düşündü. "Duyduğuma göre yıllar önce bu şehirdeki bir evde yaşayan bir aile kaybolmuş ve kimse bulamamış. Hala nereye kayboldukları bilinmiyormuş. Onun gerçekliğini merak ettim."Kadın hevesle, "Evet doğru bir olay. O zamanlar küçüktüm ve herkes bunu konuşuyordu. Kaybolup gittiler. Nerde oldukları asla bulunamadı."
"Öyle mi?"
"Evet. Sana bir süprizim var."Helin merakla, "Ne?" diye sordu.
"Evet. O günki gazete kütüphane arşivlerimizde var. Gel de göstereyim"Kadın masasından kalkıp kütüphane raflarına doğru ilerledi. Helin, kadının bu kadar hevesli olmasına şaşırmıstı. Demek ki eskiden çok konuşulan bir olaydı.
Beraber kütüphanenin en arka raflarına doğru ilerledikten sonra gazetelerin bulunduğunu rafa ulaşmışlardı. Gazeteler arasında o günki gazeteyi bulmak biraz uzun sürmüştü ama sonunda bulmuşlardı.
Helin merakla uzanarak gazeteyi eline aldı. Kayıp haberi ilk sayfadaydı. Gazetede gösterilen evin fotoğrafına baktı. Evet bu ev Sanemin şu an oturduğu evdi ve o evde yaşayan aile kayıplara karışmıştı. Demek ki Yıldırım beyin anlattığı doğruydu.
Helin kadına dönerek, "Peki kayıplarından sonra nasıl gelişmeler oldu? Burda sadece kayıp oldukları yazıyor." dedi.
Kadın gülümsedi. "Hiçbir gelişme olmadı ki! o zamanki yetkililer evi dolaştı ve hiçbir şey bulamadı onlar da kayıplara karıştı. Yani ilgi çekici olan sadece kayıp olmaları."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyah Mektuplar
Mystery / ThrillerŞehirde hiç beklenmedik bir fırtına vardı. Bu fırtınada gelen siyah mektuplar da neyin nesiydi? Mektubu alanlar bunun gizemini çözebilecek miydi? Destek için oylayıp kütüphanenize ekleyebilirsiniz.