Siyah Mektuplar

20. Restoran

Helin buluşma için hazırlanıp odasından çıktıktan sonra salonda aneannesini göremedi normalde erkenden kalkıp kahvaltı için onu çağırırdı ama Helin hep geç kalkıp kahvaltı yapmazdı ya da kalksa bile çok az bir şeyler atıştırırdı.

Bugün anneannesi ona seslenmemişti bile, kız kardeşini ve anneannesini göremeyen Helin telaşlanıp anneannesinin odasına gitti. Anneannesi yatakta sessiz bir şekilde uzanıyordu. Ona yaklaşıp kontrol etti. Helin, bir süre sonra anneannesinin öldüğünün farkına vardı.

Artık kız kardeşi dışında kimsesi kalmamıştı. Hayatı yaşamanın bir anlamı yoktu onun için. Dünya hiç sevmediği bir yerdi ve giderek daha da kötüleşiyordu. Kendisinin ve tüm insanların yaptığı hatalar canını acıtıyordu.

Burda, hala hayatta olmasının tek sebebi küçük kız kardeşi Berfini bu dünyada yalnız bırakmamaktı Berfin yetişkin bir birey olduktan sonra Helin kendi yaşamına veda edecekti.

Anneannesinin öümünden sonra Helin çok depresif bir ruh haline girmişti. Kız kardeşiyle yalnız kalmış üzerinde büyük bir sorumluluk oluşmuştu. 18 yaşını geçmişti artık bir iş bulup hayatına devam etmeliydi. Helinin Yıldırım beyin sunduğu iş teklifini kabul etmekten başka bir şansı kalmamıştı.

Anneannesinin ölümünden 2 hafta sonra Helin Yıldırım beyin sahibi olduğu ünlü restoranda garson olarak işe başlamıştı. Gruptakilerle bugün restoranda kısa bir konuşma gerçekleştireceklerdi. Helinin anneannesinin ölümünden sonra buluşmalar iptal olmuştu. Sanem ne kadar Helinsiz devam edelim dese de diğerleri buluşmalara gelmek istemediklerini belirtmişti.

Süveyda tüm süreç boyunca Helinin yanındaydı. Helin için iyi bir arkadaş olmuştu. Bu kadar yalnız hissetiği bir dönemde Süveydanın yanında olması ona iyi hissetirmişti. Buluşmalar ise ona anlamsız geliyordu artık Süveydanın ısrarından olmasa bugün de gelmelerini istemiyecekti ama çocuklar onu görmek istemişlerdi.

Helin, arkadaşları gelene kadar işinin başındaydı tüm dikkatini işine veriyordu. İş yeri beklediğinden kat kat daha güzeldi maslar yemekler müşteriler her şey fevkaladeydi. Müşterilerden aldığı yüksek miktarda bahişlerse gününün çok güzel geçmesini sağlıyordu.

Dikkatini işine vermişken içeriye gelen Yıldırım Beyi gördü. Helinin elleri birden titremeye başlamıştı. Neden böyle korktuğuna anlam veremedi. Siparişleri verdikten sonra kasaya doğru yöneldi.

Kıvırcık saçlı garson kız elini sallayarak onu yanına çağırdı. "İçerden çağırdılar Yıldırım Bey seni görmek istiyormuş"
"N-ne beni mi? Neden ki?"

Garson kız tuhaf bakışlarla gülerek, "Korkmana gerek yok yeni başladın ya iş yeri ve kendi hedefleri hakkında kısa bir konuşma yapacaktır." dedi.

Helin bunun için çağırılmadığını biliyordu ama gidip konuşmaktan başka yapabileceği bir şey yoktu. Garson kıza kafasını salladı ve içeri Yıldırım Beyin yanına gitti.

Yıldırım beyin gözleri Helini görünce sevinçle doldu. Helin ise biraz korkuyordu. Yıldırım Beye yaklaşıp, "Buyrun efendim beni çağırmışsınız." dedi.

Yıldırım Bey sakalını ovduktan sonra, "Evet yeni işin hayırlı olsun. Kerem iş aradığını söyleyince çok sevindim. Senin gibi güzel birinin benim çalışanım olmasını çok isterim. Hemen kabul ettim ama gelmene şaşırdım doğrusu."

Helin yapılan konuşamadan şimdiden rahatsız olmuştu. Derin bir nefes alıp, "Bakın Yıldırım bey özel hayatınız beni hiç alakadar etmiyor ben sadece şu an çok zor bir durumdayım ve bana iş imkanı sağlamanız beni çok mutlu etti. Onun dışında herhangi bir şey beni ilgilendirmez sadece işimi yapmak için burdayım." dedi.