3. Bölüm

51 8 10
                                    

(Şüphesiz ki en büyük pişmanlığı, bir kalbe geç kalan yaşar.)
..
..
''Aşkın kıymetini bilenlere ve geç kalmayanlara ithafen ''

Siyah ve beyaz iki kelebek varmış. Beyaz olan o kadar kibirli ve burnu havadaymış ki. Başını eğip aşağı bile bakmazmış. Aşağı dalda da siyah mı siyah bir kelebek varmış. Beyaz kelebeği sever ve hep ona bakarmış. Beyaz kelebek de onun hep kendisine baktığını bildiğinden, ve gururundan aşağı bakmazmış. Kibirden dimdik dururmuş. Siyah kelebek beklemiş, beklemiş ve anlamış ki aslında o beyaz kelebeğin rengine vurulmuş. Kalbi çok kötüymüş. Uçup gitmeye ve onu orada bırakmaya karar vermiş. Uçmuş, uçsuz bucaksız denizlere, yemyeşil ormanlara, bembeyaz bulutlara, güneşin o davetkar ışığına yıldızların masumiyetine, ayın dostluğuna, gecenin karanlığına uçmuş. Sonra uçarken yorulmuş ve bir su kenarına su içmek için eğilmiş. Kalktığında güzeller güzeli bir kelebeğin on baktığını görmüş. Gülümsemişler, aşık olmuşlar ve evlenmişler. Mutlularmış.

Bizim beyaz kelebeğe gelince, o da sıkılmış öylece durmaktan. İki dakika şu siyah kelebeğe bakayım da sevinsin demiş içinden. Ama o da ne! Kelebek yok. Kanatlarına bakmış. Öylece durmaktan ve pislikten beyaz kanatlar, kapkara ve pismiş. Aşağı inmiş ve suya bakmış. Antenleri çok çirkin ve sarkıkmış. Kendini çok kötü hissetmiş. Hep yalnız kalacağını ve öylece öleceğini düşünerek korkmuş. Uçmaya karar vermiş. Siyah kelebeği bulmaya. Uçmuş, uçmuş... Zaten pis olan kanatları paramparçaymış. Bulmuş siyah kelebeği. Bir ağacın en yüksek dalındaymış. Tırmanmış kan ter içinde. Bir de ne görsün! Siyah kelebek ve güzeller güzeli kelebek, kanatlarını birbirine dolamış, anten antene, göz göze ölmüşler. Yüzlerinde hafif bir tebessüm... Aşk içinde, huzur içinde ölmüşler.

Beyaz kelebek tam siyah kelebeğe koşarken nefesi kesilmiş. Ve onun önüne düşerek can vermiş. Hafif bir rüzgar esmiş ve ikisinin cesetlerini bir suyun üzerine düşürmüş. Öylece gözden kaybolmuşlar. Yüzlerini güneş ışığı okşarken ve rüzgar onları sarmalarken, sonsuzluğa uğurlamış kader. Beyaz kelebek o dalda kibirden inemediği gibi kalmış. Bunu gören ağaç ağlamış ve gözyaşı onun üzerine düşmüş. Kelebek canlanmış. Artık simsiyahmış. Bu kelebeğe sonsuza dek yaşama cezası verilmiş ve onu kimse beğenmemiş. Her gün vicdan azabı ve pişmanlıkla aşkı özlemiş. ÇÜNKÜ O BİR KALBE GEÇ KALMANIN BEDELİNİ ÖDÜYORMUŞ...

🐞🐞🐞

devam edecek...

BULUTKU (Kitap Oluyor)1( YILDIZLARIN DANSI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin