(ALİ-MERVE-SEDAR'IN GEÇMİŞİ)
Merve daha 17 yaşındaydı. Babasının işi yüzünden buraya, İstanbul'a yeni taşınmışlardı. Eski okulundan ayrılmayı hiç istemese de buna mecbur kalmışlardı. Burada hayatının, ömrünün kalanını birlikte geçireceği kişiyi bulacağını nereden bilebilirdi ki.
Sınıfa, insanlara, bu yeni şehre uyum sağlaması biraz zor olmuştu. Ama sonunda başarmıştı. Sınıfta 3 tane yakın arkadaşı vardı. Merve güzel bir kızdı. O gün de yine okul çıkış saati gelmişti. Ama kütüphaneye uğrayıp bir kitap alması gerekiyordu. Kütüphane de bodrum katta ve ıssızdı. Tam merdivenlerden indiği sırada karşısına Serdar çıktı. Serdar da bir üst sınıfta okuyordu. Kafayı Merve'ye takmıştı. Yolunu kesti.
- Merhaba güzellik.
- Şey, benim kütüphaneye gitmem lazım. Yolumdan çekilir misiniz?
- Hiç mi şansım yok. Belki sevgili oluruz diye düşünmüştüm.
Diyerek geçmesine engel oldu. O sırada Ali'de kütüphaneden çıkıyordu. Ali biraz yapılı ve güçlü bir gençti. İnsanlar onunla kavga etmek istemezdi. Serdar'ın Merve'yi sıkıştırdığını görünce hemen yanlarına koştu. Serdar Ali'yi tanıyordu. Namını duymuştu ama Ali Serdar'ı tanımıyordu.
- Hayırdır, bir sorun mu var? Diyerek Serdar'ı kolundan çekti. Merve:
- Hayır konuşuyorduk.
Dese de korkusu yüzünden okunuyordu. Ali Serdar'ı köşeye çekip dişlerini sıkarak:
- Bana bak, seni bir daha bu kızı rahatsız ederken görürsem dinlene dinlene döverim haberin olsun. Diyerek gözdağı verdi.
Serdar korkak biriydi, hemen oradan uzaklaştı ama Ali'ye olan nefreti hiç geçmeyecek ve ileride üzerine başka sebeplerin de gelmesi ile onu öldürmeye kadar gidecekti. Ali e Merve o günden sonra birlikte zaman geçirmeye başladılar. Zamanla sevgili oldular. Maalesef bazı şeylerin ters gitmesi ve imkansızlıklar yüzünden üniversite okuyamadılar. Liseden sonra evlendiler. Ali onun hep koruyucu meleğiydi. Çeşitli işlerde çalıştı.
Serdar'ın babası ise zamanla yatırım yaptığı bir firma ünlenince zengin olmuş ve bir inşaat sektörü kurmuştu. O ölünce de şirket Serdar'a kaldı. Ve adaletsiz dünya, Ali'yi Serdar'a beş kuruşa çalışan bir işçi yapmıştı. Ali onu tanımasa da o Ali'yi tanıyordu. Ona hep ağır işler verdiriyor, maaşından saçma bahanelerle kesintiler yapıyordu. İntikamını alnının teriyle çalışıp, helal yoldan para kazanan bu insandan aklı sıra böyle alıyordu. Oysa dünyanın en aşağılık şeyini yapmıştı. Ali'nin ekmeğiyle oynamış ve hakkını vermemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BULUTKU (Kitap Oluyor)1( YILDIZLARIN DANSI)
Romanzi rosa / ChickLitBulutku macerası başlıyor hazır mısınız? Utku sıradan olduğunu düşünüyordu ve bu sıradan hayatı kabullenmişti, aşık olmak hiç hesabında yoktu. Aşk ve gerçekler hep böyle midir? Aşk bize gerçeklerle, gerçekleriyle mi gelir? Hayatımızdaki perdeleri ka...
