-Emir diye bağırarak onu durdurdum bir anda, ne söyleyeceğimi çok iyi biliyordum.
- Sana güveniyorum derken şaka yapmıyordum diyerek devam ettim. Galiba büşranın sapığının kim olduğunu biliyorum.
Emir dikkatli bir şekilde bana bakıyordu.
-Sana Anonimden bahsetmek istiyorum...
***
Emirin kafası karışmıştı ama ben ona benim sözlerimi anlamlandıracabilecek kadar bile süre vermeden konuşmaya devam ettim. Ona bildiğim her şeyi anlattım hatta gidip tek tek anonimin bütün numaralarını ve bana yazdıklarını ,tehditlerini gösterdim ona . O ise çok şaşkın bir şekilde bana bakıyordu. Ta ki ona bu sapığın beni takip ettiği ve hatta Denizin anahtarlığını çalarak ona zarar verdiğinden endişelenmemi sağladığını anlatana dek.
Burnundan solumaya başladı ve bana bunları nasıl söylemezsin diyerek kızmaya.
-En azından polise haber vermeliydin !
-Onun en son ana kadar bir şaka olduğunu sanıyordum. Büşra bana yazıyordur benimle oyun oynuyordur diyordum. Böyle bir şey aklımın ucundan dahi geçmezdi yani. dedim ağlamaya başlayarak
O çok haklıydı kesinlikle polise ihbar etmem gerekirdi bu yabancı numarayı ama ben nereden bilebilirdim ki? Hıçkırıklarım hiddetlendi. Benim aptallıklarım yüzünden kendim hatta ve hatta yakın arkadaşlarım zarar görebilirdi.
-Tamam, tamam seni de anlıyorum dedi yatıştırıcı bir sesle. Tam kollarını açmış bana doğru geliyordu ki bir anda vazgeçti. Ve başı önüne düştü. Bana nasıl yardım edeceğinden emin olamıyordu büyük ihtimalle. O sırada telefonum titredi ve ben de hemen ona doğru hamle yaptım.
Bildirime tıklayınca ise bana bir konum atıldığını gördüm. Yabancı numaradan. Anonimden.
Hemen Emiri yanıma çağırdım ve onun da telefonu görebilmesini sağladım. Emir şiddetle ellerini ve dişlerini sıkıyordu.
Telefonum tekrar titredi ve Anonimden bir mesaj daha geldiğini gördüm.
konum bilgisi
açmak için dokunun0578****: Ne zamandır görüşememiştik bu yüzden seni bekliyorum Arap kızı
0578****: Ha gelmem diyorsan o başka tabi ama bende senin çok değer verdiğin bir şey vardı. Onu sana geri vereceğim.
0578****: Ayrıca o arkanıza Kabeyi aldığınız aile fotoğrafınıza bayıldım :)
0578****: Umarım ikna olmuşsundur. Yalnız gel, 23.00.
Gelen mesajları Emirin de rahatça görebilmesi için ona uzattım. Ve Emir bir kaç tane küfür savurdu ortalığa ikimiz de ne yapacağımızı kestiremiyorduk.
Benim ellerim titremeye başlamıştı. Bizim Kabede çektirdiğimiz aile fotoğrafını görebilmesinin tek yolu bizim mutfağımızdaki buzdolabının üzerine bakmasıydı.
Ya tahaya bir şey yapmışsa o pislik? Peki ya babama? değerli bir şey derken neden bahsediyordu?
Nefes alamıyordum. Ne kadar çabalasam da ciğerlerimi dolduramıyordum. Yine panik atak krizi geçiriyordum ve ilaçlarım yanımda değildi. Ne kadar ayakta durmaya uğraşsam da başaramadım ve yere yığılıverdim.
Beynime yeterince oksijen gitmediği için yere yığıldığımı söylerdim ben ancak terapistim bunun tamamen bir beyin oyunu olduğundan bahsederdi. Bu kadar bedenimi etkileyen ve her seferinde ölecekmişim gibi hissettiren hastalık nasıl olur da bedensel değil de zihinsel olur her zaman şaşardım. O yüzden psikiyatrist olmak istiyorum. Beynimizin daha ne kada ileri gidebileceğini bulabilmek için.
Ben yere yığıldığımda ve bir kaç soluk için delilercesine çırpınırken Emir beni ayağa kaldırmaya ve yardım etmeye çalışıyordu. Çaresizlik okunuyordu gözlerinden.
-Hümeyra ,Hümeyra ne oluyor?
-İlacım ...
-Ne ilacı hümeyra ? Sesinde çaresizlik ve büyük bir korkunun yankılarını duydum.
-Panik atak ilacım.
-Nerede hemen getireyim.
-Yanımda değil evde kaldı ama beni yalnız bırakma.
-Tamam elbette sen nasıl istersen dedi ben hala nefes almaya çabalarken . Ne yapalıııım ne yapalıııım . Onun da elleri titriyor ve sakin kalmaya çabalıyordu.
-Bir arka sokakta açık bir Eczane olması lazım dedim son nefesimi de tüketerek.
- O zaman ben oradan alayım ilacını . Amaaa şiimdi seni bırakamam burada yürüyemezsin de dedi bir ileri iki geri yürüyerek başımda. Çok panik olmuştu o da belli ki .Çabuk sırtıma atla
Ben daha onu reddetmeye kalmadan sırtında buldum kendimi. Beynim ciğerlerime oksijen gitmediğini kendine o kadar inandırmıştı ki başım dönüyor ölecekmişim gibi hissediyordum ve dışarıdan gelen sesler de git gide boğuklaşıyordu.
Emir öyle bir koşuyordu ki sanırsınız maraton koşucusu. Ben de çok hafif bir şey değildim yani bu güç nereden eliyor şaşırmıştım. İman gücüydü galiba. Çok çaresiz kaldığınız zaman Allah elbette size yardıma koşuyordu. Dayan Hümeyra dayan çok az kaldı diye birkaç ses duydum ancak çok uzaktan geliyorlardı sanki.
En sonunda eczaneye girmiştik ve Emir sırtındaki beni bir sandalyeye yavaşça bıraktı. Kasada kimse yoktu o yüzden Emir avazı çıktığı kadar bağırmaya başlamıştı ama bu fayda etmeyince Emir de çözümü arka kısma geçmekte buldu. O beni sandalyede yalnız bırakırken ben o ve eczacı arasındaki konuşmayı sesler boğuk boğuk da gelse dinliyordum.
-Çabuk lütfen çabuk olun bir panik atak krizi geçirdi galiba arkadaşım lütfen panik atak ilacı alabilir miyim?
-O ilaç reçete ile alınıyor yalnız, yoksa çok pahalıya gelir sana
-Abi Allah için ne parası kız orada bayılıyor gerekirse bütün servetimi veririm sen sıkıntı etme çabuk ilacı vermeye bak
-Sakin ol sakin oğlum. Aceleyle hiçbir yere varılmaz.
-Şu an hayat dersi vermek için çok sıkışık bir durumdayız abi sen şu ilacı ver hele .
-Ben sana söyledim söylemesine
Emir bir anda eczanenin arka kısmından çıkarak koşturmaya başladı ve aldığı ilacı sol elime tutuşturdu. Plastik su şişesinin kapağını açıp sağ elime verince hiç vakit kaybetmeden ilacı içtim.
Şu an Emire sarılarak ağlamak istiyordum o olmasa ne yapardım acaba?
-Allah razı olsun Emir gerçekten Allah razı olsun dedim gözüm dolmuş bir şekilde.
-Ne demek çöl çiçeği. Allah cümlemizden razı olsun. Daha iyisin demi şu an ?
-Aynen öyle artık rahat nefes alabiliyorum ve aynı zamanda biraz garip davranırsam mazur gör lütfen.
-Neden ki ?
-Bu ilaç bütün vücudu uyuşturduğu için insan sarhoş gibi oluyor da ondan dedim gülümseyerek. İlacın etkisini şu andan görebiliyordum. Bu ilaç insanda kafa yapıyordu.
-Aklı başında olmayan Hümeyra ha ? Pek sanmıyorum benim tanıdığım hümeyra ne yapar ne eder ipleri aklına geri verir ve duygularını mantığına göre yönetir.
Alttan alttan laf sokmuş olsa da çok haklıydı.
-Neyse ne kod adı çöl çiçeği. Şu an halletmemiz gereken çok daha büyük çok daha önemli bir şey var dedi bileğindeki saati göstererek. Saat 22.00 'ı gösteriyordu.
🌵🌵🌵
Sonunda Anonim ile karşı karşıya gelecek karakterimiz siz ne düşünüyorsunuz?
Merak etmeyin bundan sonraki bölüm çok yakın zamanda gelecek
Kendinize iyi bakıııın hepinize galp❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
🌵ÇÖL ÇİÇEĞİ🌵~Çeyrek Texting
Humor"Belki de bazı şeylerin en güzel hali ile gerçekleşmesi için zamana ihtiyacı vardır" 🌵🌵🌵 -Şimdi gerçekten bazı insanlar sana kaktüs mü diyorlar? -Aynen oluyor öyle şeyler arada -Aslında çok da yanlış bir tabir değil senin için ama ben o "bazı" in...